2. Bölüm

87 5 5
                                    


Multi: Uraz Demir







Bir yalandan sonra tüm gerçekler şüpheli olur ve şüphe tek gerçektir...

.......

"Geç otur şuraya da hesap ver bana." Diyip koltuğu işaret ettiğinde itiraz etmeden dediğini yapıp koltuğa oturdum. "Neyini anlatayım başım çatlıyor zaten." Diyerek inledim. Yüzüme bakıp tek kaşını kaldırdı. "Az önce ceylan gibi sekiyordun." Dediğin de şirin bir gülümseme yerleştirdim dudağıma. "Hiç boşuna gülme anlat dinliyorum." Gergince başımı geriye yasladım. Bu içki denen inleti bir daha asla içmeyeceğim. Birde sihir gibi diyorlardı. İçiyorsun sabah olmadık yerde uyanıyorsun. Ne sihir ama. Olan biten herşeyi anlattığım da Zeynep'e bakıp bir elimi havada savurdum. "İşte böyle." Ona doğru savurduğum elimi itip, ayağa kalkıp karşıma oturdu. "Bilmediğin şeyleri içersen öyle olur. Hayır anlamıyorum neden bana haber vermiyorsun ki? Çağır geleyim birlikte yaparız ne yapılacaksa." Dediğinde başımı doğrultup yüzüne baktım. "Ciddi misin, tek derdin bunları sensiz yapmam mı?" Diyip yüzünü süzdüm. Yaptığı şeyin farkına varınca yerine rahatça yayıldı. "Neyse ne bırak beni şimdi." Diyip bir süre sonra gözlerini büyüttü. "Neden bu adam sana sonda öyle birşey dedi ki? Yoksa takıntılı falan mı? Hani olur ya filmlerde adam kızı bir süre takip eder sonra yapacağını yapar." Gülerek yüzüne baktım. "Of saçmalama be!" Diyip yanımdaki yastığı ona attım. Bir süre sonra aklıma gelen görüntü ile yutkundum. Adını bile bilmediğim bir adamın nasıl olurda beni böyle etkisi altına alabiliyordu aklım almıyordu.

"Gözlerimi ilk açtığımda bende senin gibi sandım ama öyle değilmiş. Hoş adam bana resmen şeymişim gibi davrandı. Sevişmiş olsak ne olacak falan filan işte." Diyip sinirle gözlerimi kapattım. "Boşver zamanla alışırsın erkeklerin tek derdinin ne olduğunu." Gözlerimi açıp Zeynep'e baktım. Bir süre ne demek istediğini düşündüm. Sonra omuz silktim. Ne diye düşünüyorsam sanki. "Onu bırak da asıl içme nedenin ne onu söyle sen?" Dediğinde başımı koltuğun arka kısmına yasladım. "Ne olacak yine Neslihan hanım, babamın yokluğunu fırsat bilip canıma okudu." Diyerek ayağa kalktım. "Neyse boşver az önce baştan salma bir duş yapmıştım. Şimdi gidip rahat uzun bir duş alacağım." En iyisi güzel bir duş almaktı. Belki de şuan ihtiyacım olan tek şey sadece sıcak uzun bir duştu? Derin bir nefes alıp üzerimi çıkardım. Duşa kabine girip suyu ayarladım. Su başımdan aşağı döküldüğünde aklıma gelen anılarla dudaklarımı bir birbirine bastırdım. Alnımı mermere dayayıp gözlerimi kapadım. Annemin bana çikolata yasağı koyduğunda, odamda ondan gizlice sakladığım, çikolataları yerken bir anda içeri girip bağırmaya başlamıştı. Ben daha ne olduğunu anlamadan kolumdan tutup hızla banyoya götürmüştü. Üzerimi çıkarmadan beni duşa kabine sokup soğuk suyla yıkanma ma neden olmuştu. Ben bütün gece ateşler içinde yanarken o kendi odasında rahatça yatıyordu. Ondan sonra ise babamın her evde olmayışından bana kendince cezalar verip dururdu. Aklımda dolan anıları yok sayıp yıkanmaya başladım.

Sabah odaya sızan güneşle gözlerimi zorlukla araladım. Başımda dikilen Zeynep'i görünce çığlığı mı son anda bastırdım. "Ne yapıyorsun be başımda!" Diyip doğrulmaya çalıştım. "Baban aşağıda." Dediği an hızla yataktan çıkıp salona doğru indim. Salona geçtiğim de, babamın tekli koltukta oturduğunu gördüm. Gözleri beni bulduğunda ayağa kalktı. "Canım." Dediğinde canından olduğumu bir kes daha hatırlattı bana. Bu an dünyalara bedeldi. "Güzel kızımla biraz vakit geçirip öyle şirkete geçeyim dedim." Diyerek beni kendine çekip koltuğa oturtdu. "İyi yapmışsın baba." Babam Zeynep ve ben güzel bir kahvaltının ardından, kahvelerimizi içmek için salona geçtik. "Lavinya kızım bu gece benimle bir davete katılmanı istiyorum." Babamın sesiyle başımı kaldırıp ona baktım. "Olur gelirim baba da, sen genelde benimle ortalıkta gözükmek istemezsin." Diyip kahvemi sehpaya bıraktım. "Biliyorum kızım aslında hala istemiyorum ama artık benimle gözüksen fena olmayacak." Başımı salladım. "Dedim ya benim için sorun değil." Babam kahvesini sehpaya bırakıp ayağa kalktı. "Ben gideyim artık. Akşam için ben gelip alırım sizi kızım. Bu arada itiraz istemiyorum sende gelip kızıma sahip çıkıyorsun Zeynep." Diyerek kapıya doğru yürüdü. "Ama Selim amca ya ben gelemem öyle ortamlara." Diyen Zeynep ile babam ona döndü. Zeynep anında lafı çevirdi. "Senin için tabi ki gelirim." Babam gülerek saçlarını karıştı. Zeynep sürat asıp kollarını bir birine bağladı. Babam çıkınca kapıyı kapatıp salona geçtik. Koltuğa uzanıp gözlerimi kapattım. Küçük bir şekerleme çok iyi olacaktı benim için.

MASADAKİLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin