10- The Talk

715 40 2
                                    


.................

Gulf pencereden süzülen güneş ışığıyla gözlerini kırpıştırırken kafasında bir zonklamayla uyandı.

Bir an nerde olduğunu sorgular gibi olsa da sonrasında kendi odasında olduğunu anlayıp yatakta doğrulmuştu.

Odada tek olduğunu fark edince mırıldandı.

G: "Yine o rüyalardan biriydi demek."

Sonra üzerindeki örtüyü kaldırıp bacaklarını yataktan sarkıtırken buraya nasıl geldiğini hatırlamaya çalışsa da anımsayamadığını fark etti. En son Boun ve Mew'un konuşurken yanlarında içki içtiği kesik anılar vardı sadece aklında.

Boun getirmiştir herhalde neyini düşünüyorsam bu kadar.

Biraz kendine gelmek için duş almak adına direkt banyoya yöneldi. Duştan sonra elindeki havluyla saçlarını kurularken sandalyesinin üstünde duran ceketinin cebinde olduğunu tahmin ettiği telefonuna bakındı ve gerçekten de oradan çıkmıştı.

Bildirimlere baktığında sabah Boun'un aradığını gördü ama telefonu sessizde olduğu için duymamıştı elbette. Sonrasında Mew'dan gelen birkaç mesaj bildirimi olduğunu gördü.

İmaj düzeltmek için adamı davet edip üstüne sarhoş olmak da benden beklenecek hareket zaten.

Kendi kendine saydırırken bildirimlere tıklamış ve okuduklarıyla gözleri kocaman açılmıştı.

MewSuppasit: Dün gece çok içtiğin için büyük ihtimal sabah geç saatte ve baş ağrısıyla uyanacaksındır. İlaç alıp bol su içmeyi unutma.
Çok derin uyuduğun için seni uyandırmak istemedim.
Zaten cumartesi olduğu için iş yok eğer bir şey gerekirse de ben ilgilenirim sen dinlenmene bak.

Gulf sabaha karşı atılan bu mesajlara karşı şok içinde kalmıştı. Sonra zihnini biraz zorlayınca Boun'un Prem'in rahatsız olmasıyla ilgili bir şeyler dediğini ve Mew'un onu omzuna yaslayarak arabaya götürdüğünü anımsadı.

Anılarla boğuşmadan önce hemen Boun'u arayıp Prem'i sordu. Neyse ki sadece yedikleri dokunmuştu ve şimdi iyiydi. Boun o kadar içmesi yüzünden kısa bir azar çekse de Mew'un onu bıraktığı için şanslı olduğunu söylemişti. Gulf daha fazla gevezeliğini dinlememek için konuşmayı kesip telefonu kapatmıştı.

Umarım geri kalan iş hayatım boyunca utanç içinde yaşamama sebep olacak bir şeyler yapmamışımdır.

Gulf masanın başında elinde telefonla dalıp gitmişken bir mesaj bildirimi gelmesiyle yerinden sıçramıştı.

Yine Mew mu bir şey yazdı diye düşünürken gelen mesajın Bright'tan olduğunu görmüştü.

Bright: Konuşmamız lazım. Müsait olunca bana dön.

Gulf sinirle saçlarını karıştırırken daha sabah sabah bunca şeyle neden uğraşmak zorunda kaldığını sorgulamaktaydı.

Sadece biraz huzur istiyorum. Çok şey değil.

——

Gulf öğleden sonra eve yakın bir kafenin önünde içeri girmek için hazırlanırken hala daha gece eve gelirken neler olmuş olabileceğini düşünüyordu.

Bright'ın mesajından sonra bu olayın gittikçe büyümemesi için onunla buluşmaya karar vermişti. Bu yüzden bu kafede buluşmak adına mesajına karşılık vermişti.

Neyseki ilaç alıp biraz dinlendiği için baş ağrısı daha iyiydi şu an. Sıcak mekanda masalara bakarken Bright'ın üst katta olduğunu düşünüp merdivenlere yöneldi ve sonrasında en köşede kafenin en sessiz sakin kısmında oturduğunu gördü.

Mew&Gulf - Harleys in HawaiiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin