26 - The Meeting

644 39 11
                                    


Sabah pencereden içeri giren gün ışığı tüm odayı aydınlatırken Gulf gözlerini aralamıştı. O an yaslandığı sert göğse iyice sokulurken gayet rahat hissetmişti.

M: "Günaydın."

Birden gelen sesle birlikte başını kaldırıp kendisine gülümseyerek bakan adamla göz göze geldi.

Tam geri çekilecekken belini kavrayıp tekrar geniş göğüse yaslandı.

M: "Biraz daha böyle kalalım. Daha erken."

Gulf da duyduklarına uymayı seçerek kendini bırakırken konuşmuştu.

G: "Ne zaman uyandın?"

Mew Gulf'ın çıplak sırtını yavaşça okşamaya devam ederken yanıtladı.

M: "Çok olmadı. O kadar güzel uyuyordun ki manzaranın keyfini çıkarmak istedim."

Mew'un sabahın bu saatinde dahi formunda olmasına şaşırmıyordu artık Gulf. O yüzden belli etmemeye çalışarak hafifçe gülümsemişti sadece.

Dün gecenin ardından Mew Gulf'la güzelce ilgilenmiş duşun ardından onu yatağa taşımıştı. Gulf yorgunluktan hemen uyuyakalmış Mew da onu kollarına çekerek çok geçmeden uykuya dalmıştı.

Artık Gulf onun hiç olmayan eviydi sanki. Kokusunu her içine çekişinde, kollarında onu her hissedişinde sanki uzun yıllardır ayrı kaldığı evine kavuşmuş gibi hissediyordu. 

Onun da kendisini sevdiğini biliyordu, ona şimdi tamamen kendini bırakışının başka sebebi yoktu. Bu yüzden sevgisini doyasıya yaşayabiliyordu çünkü eğer Gulf'tan aynı karşılığı görememiş olsa nasıl yerle bir olacağını düşünmek dahi istemiyordu.

İşte bu yüzden şu an yaşadıkları ana karşı o kadar müteşekkir hissediyordu ki kendini, kelimeler kifayetsiz kalıyordu.

Demek ki aşk böyle bir şeymiş.

Biraz daha süren yatak keyfinin ardından ikili güzel bir kahvaltı yapıp son günlerini iyi değerlendirmek adına sahile geçmişlerdi. Buraya kadar gelip denize girmemek olmazdı.

Gulf geniş şemsiyelerinin altında uzandığı şezlongda kitabını okurken ileri de yüzen Mew'a arada bir bakışlar atmakla meşguldü.

Biraz ilerilerinde güneşlenen genç kadınların sürekli sevgilisine bakmaları elbetteki dikkatini çekmişti ama yine de sakin kalmayı tercih etmişti. Sonuç olarak bu adam gerçekten gittiği her yerde dikkat çekecek tarzda ve vücutta biriydi. Kıskanmak her ne kadar yersiz olsa da elinde değildi ama en azından Mew'un gözlerini ayırmadığı kişinin kendisi olduğunu bildiği için rahattı.

Gulf kitabına dalmış sessizlik içinde vakit geçirirken duyduğu sesle yan tarafına oturan kişiye dönmüştü.

"Merhaba"

Kendisiyle aynı yaşlarda olduğunu tahmin ettiği uzun boylu sarışın bir adamdı konuşan. Turistti belli ki çünkü tayca yerine ingilizce selamlamıştı Gulf'ı.

G: "Merhaba?"

Neyseki Gulf'ın ingilizcesi üst düzeydi o yüzden hiç çekinmeden konuştu.

"Ben Josh. Yalnız olduğunuzu görünce bir selam vermek ve tanışmak istedim."

Gulf duyduklarına karşı şaşırmıştı. Nezaketen gülümseyerek tam yanıtlayacaktı ki yanlarına yaklaşan kişiden tok bir ses duyuldu.

M: "Yalnız değil."

Mew denizden aniden çıkıp yanlarında belirdiği için üzerinden akan damlalarla Gulf'ın yanında belirmişti.

Gulf her ne kadar şaşırsa da yanlarındaki çantaya uzanıp Mew'a geniş plaj havlusunu uzatmıştı.

Mew&Gulf - Harleys in HawaiiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin