23 - The Kiss

681 40 36
                                    


Uyandığı en güzel sabaha açmıştı gözlerini Mew. Odaya dolan gün ışığına karşı kırpıştırdığı gözlerinin ardından kendine geldiğinde başını sola çevirip aralarındaki yastığa rağmen kendisine doğru dönmüş huzurla uyuyan yüze bakmıştı.

Yarasını zorlamamaya çalışıp bedenini de döndürüp usulca izlemeye koyulmuştu her bir zerresine kendini adamak istediği adamı.

Şu an bile gece yaşananlar canlanıyordu hala zihninde.

Dün geceye kadar gerçekten sadece iki kelimenin kendisini bu kadar etkileyebileceğini hiç düşünmemişti.

Aşkı tatmamış, hiçbir zaman varlığına inanmamışken şimdi aşka düşmenin sarhoşluğunu yeni yeni kabul etmek bir yana aşkına karşılık bulmak sanki gerçekleşmesi imkansız bir düş gibiydi. Ama o düşü yaşamıştı. Yaşıyordu. İlk kez tamamiyle yaşadığını hissediyordu.

Bu zamana kadar hep eksik hissetmişti kendini. Ailesi diğer aileler gibi değildi. Zaten hep anne ve babası arasında mekik dokumak zorunda kalmıştı. Yanında biri varsa diğeri olmazdı. Şimdiyse o eksik yanını sanki tüm varlığıyla kutsamış gibiydi Gulf.

Ve daha ona aşık olduğunu anladığı ilk andan bu yana hep Gulf'ın onu itmelerinden belki de hiçbir zaman kendisi gibi sevmeyeceğinden korkmuştu. Sadece onda gördüğü o cılız ışığa tutunup vazgeçmemiş sonuna kadar zor bulduğu bu aşkın yolunda yürümeye çalışmıştı.

Dün gece Gulf hiç beklemediği bir anda tamamiyle kendisine açıldığında ise tüm çabasının bir anlamı olduğunu anlamıştı. Onun seni seviyorum deyişini duymak için yıllar da gerekseydi yine de vazgeçmeksizin çabalardı. Bunu anlamıştı.

Şimdi kirpiklerine dahi hayranlıkla baktığı bu adam onun tüm dünyası olmuşken onun için her şeyi yapabileceğini biliyordu.

Onun artık tek bir gün dahi mutsuz olmasına izin vermeyecekti.

Mew bu düşüncelerle karşısındaki yüze dalmış aşkla bakarken bir süre sonra Gulf kıpırdanıp gözlerini aralamıştı.

Gözlerini açar açmaz kendisine bakan bir çift göz görmesiyle şaşırması da bir olmuştu. Gözlerini kısıp yerinde doğrulurken Mew konuşmuştu.

M: "Günaydın ~"

Gulf kafasını toplamaya çalışırken elini saçlarından geçirip boğuk bir sesle konuştu.

G: "Günaydın. Ne zaman uyandın?"

Mew da yavaşça yerinde doğrulmaya çalışırken konuştu.

M: "Çok olmadı."

Gulf uzanıp doğrulmasına yardım ederken pek de sert olmayan bir şekilde azarlamıştı karşısındaki adamı.

G: "Beni niye uyandırmadın? Acıkmışsındır."

Mew beline dolanan kollardan istifade Gulf daha ne olduğunu anlamadan başını eğip bir öpücük kondurmuştu yanağına.

M: "Çok güzel uyuyordun. Manzaranın keyfini çıkarmak istedim."

Gulf bu adamın her zaman bu kadar açık sözlü olmasına ne zaman alışacağını bilmiyordu. Hafif kızarsa da olabildiğince sakin kalmaya çalışarak başını iki yana sallayarak geri çekilip ayaklandı.

G: "Sabahın bu saatinde bile formunda olman inanılmaz."

O banyoya yönelirken Mew gülümseyerek arkasından seslendi.

M: "Senin için her zaman ~"

Gulf'ın dün geceki tüm cesaretine rağmen hala en küçük hareketine karşı bile böyle utanıyor oluşu Mew'a fazlasıyla tatlı gelmişti.

Mew&Gulf - Harleys in HawaiiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin