Sonraki 4 hafta her şey olağan akışıyla ilerlemişti. Terapiler ikisinin de umduğundan daha iyi geçmekteydi ve Gulf gerçekten hızlı ilerleme kaydediyordu. Bunda doktorun da etkisi büyüktü o yüzden Mew doktora ayrıca müteşekkirdi.Gulf'ın tez teslimi yaklaştığı için normalden çok daha sıkı bir çalışmaya girmişti ve Mew da derslerle ilgili onun yükünü olabildiğince almaya çalışmış kalan vaktinde de yine atölyede tablolarıyla ilgilenmişti.
Buldukları her fırsatı değerlendirseler de eskiye göre birbirlerini çok daha az görebiliyorlardı ve özellikle Mew bu durumdan fazlasıyla memnuniyetsizlik duysa da Gulf'ın ne kadar yorulduğunu bildiği için tezini sorunsuz teslim etmesini o da dört gözle ve sabırla bekliyordu.
Neyseki Gulf'ın düşündüğünün aksine profesör çalışmasıyla ilgili bir sorun çıkarmamıştı. İlk kontrol sonrası birkaç düzeltme hariç sorunsuz ilerlemişti. Hatta sandığından daha erken sunma şansı olmuştu.
Sunumların ve kabullerin ardından Gulf omzundan büyük bir yük kalkmış gibi hissetmişti. Sonunda hep istediği öğretmenlik için önünde bir engel kalmamıştı ve başarılı çalışmasının ardından zaten okuldan hemen bir kabul alacağı ortadaydı.
Boun'lar bunu bir yerlerde kutlamayı teklif etseler de Gulf geri çevirmişti. O yüzden evde hep birlikte yedikleri bir yemekle kendi aralarında kutlamışlardı sadece.
Gulf zaten yeterince yorgun hissediyordu ve şu an istediği sadece bolca dinlenmekti.
O hafta perşembe günü Mew'un evinde birlikte oturmuş film izlerken Gulf birden başı kucağında olan adama hitaben konuşmuştu.
G: "Bir yerlere gitsek nasıl olur?"
Halinden memnun bir şekilde filmi izlemekte olan Mew duyduğu soruyla başını kaldırıp sevdiği adama bakmıştı.
Gulf da kendisine dönen gözlerle sözlerine devam etmişti.
G: "Haftalardır yoğunluktan birbirimizi zor görebildik. Sen de çok çalıştın. Hafta sonu birkaç günlüğüne bir yerlere gidebiliriz diye düşündüm."
Gerçekten yorulmuşlardı ama Gulf'ın isteği sadece bu yüzden değildi.
Gulf Mew'un hala kendisine karşı çekingen olduğunun farkındaydı. Başta kendisi de bu konuda farklı değildi ama terapilerle birlikte çok fazla yol katetmişti. Şimdi onun da kendisiyle tamamiyle rahat olmasını istiyordu. Artık ona daha fazla kırılacak bir eşya gibi davranmasını istemiyordu. Bu yüzden baş başa kalmak herkesten her şeyden uzaklaşıp yalnızca birlikte vakit geçirmek istemişti.
Duyduklarına karşı Mew şaşırarak sordu.
M: "Ama zaten çok yoruldun seyahat daha çok yorar seni."
Mew'un bir de gereksiz evhamları vardı evet. Bu yüzden Gulf kucağındaki surata yaklaşıp alnına minik bir öpücük kondurduktan sonra tekrar konuşmuştu.
G: "Bu kadar teferruatlı düşünmene gerek yok. Sonuçta orada dinleneceğiz değil mi?"
Mew Gulf'ın bu konuda bayağı kararlı olduğunu görünce heyecanla sırtının üzerinde dönmüştü.
M: "Hmm. Peki o zaman nereye gitmek istiyorsunuz efendim?"
Gulf sahte bir düşünür edayla bir süre gözlerini kısıp duraklarken sonrasında konuşmuştu.
G: "Onu sana bırakıyorum. Eminim benden daha çok gezmiş, en bilinmeyen güzel yerleri öğrenmişsindir."
Gulf'ın hafif imalı konuşmasıyla Mew rahatsızca doğrulmuş sonrasında sivri dilli sevgilisini kollarına çekip konuşmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mew&Gulf - Harleys in Hawaii
RomanceŞarkı başlamadan önce Mew o çocukla esmerin arasından gerçekten bir şey mi var diye düşündüğüne kendi de şaşırmıştı. Zaten bu ara ne aklı ne de vücudu onu dinlemiyordu... . "Bilmek istiyor muyum? Eğer bu duygu iki tarafında hissettiğiyse... Gidiyor...