Mew&Gulf - Harleys in Hawaii

5- The Darkness

Mew gelen sesle başını çevirdiği masada sabah kendisini parçalayacakmış gibi davranan esmeri görmüştü. Kalabalık uzaklaştığında masada sadece o ve bir adam kalmıştı. Dikkatiyse sadece esmerdeydi, diğer adamın suratına tam anlamıyla baktığı bile söylenemezdi çünkü esmer adam okuldaki haline nazaran tıpkı kafedeki gibiydi şu an sanki bambaşka biri gibi. Tüm gün üstünde bulunan kumaş pantolunun yerine bacaklarını komple saran yırtık bir kot vardı. Tişörtü ve siyah ceketiyle fazla dikkat çekiciydi.
Kapalı gözlerindense çalan müzikte kaybolduğunu anlamıştı Mew.

Sanki sadece müzik söz konusu olunca kendisi oluyor gibi.

Tam o sırada yanındaki adamın esmere daha da yaklaşıp bir şeyler dediğini izledi Mew. Elbette çalan müzik ve Ash'ın ona doğru konuşmalarından adamın ne dediğini duyamamıştı. Ama bir anda Gulf'ın elini tutup sonrasında dudaklarına yöneldiğini fark ettiğinde gözleri büyüyerek bir anda masasından kalkıp kendini orada bulmuştu.

"Gulf Kanawut."

Bunu yapmasındaki sebebi kendi de bilmiyordu. Ama Gulf'ın tepkisizliği onda bir miktar endişe uyandırmıştı. Belki de sarhoş olmasına yormak istemişti bu kayıtsızlığını. Bilmiyordu lanet olsunki geliş sebebini bilmediği gibi şu an ona dönen iki çift göze karşı da ne diyeceğini bilmiyordu.

—
Gulf

Gulf kendi ismini duymasıyla üzerlerine düşen gölgeye doğru başını çevirmişti. Sesinden de tanıdığı gibi bu Mew Suppasit'ten başkası değildi. Zaten mekana girdiğinde onu görmüştü ama şu an neden başlarında dikildiğini bildiği söylenemezdi. Hem de tam da böyle bir anda kendisini fark etmiş olması ayrı bir saçmalıktı.

Evet bir de sen eksiktin.

G: "Mew Suppasit"

Gulf da istemsiz bir şekilde karşısındaki adamın ismini söylemişti. Göz göze gelmelerinden sonra geçen o iki üç saniyelik sürede sanki ikisi de bakışlarıyla birbirlerine senin derdin ne diyor gibilerdi. Gulf'ın yanında oturan Bright'sa en mutlu anlarında onları bölen bu adama daha ilk saniyeden uyuz olmuştu ama yine de tepkisiz kalmaya çalıştı.

B: "Merhaba?"

M: "Ah merhaba kusura bakmayın bir anda ortaya çıkmış gibi oldum ama Gulf'ı görünce selam vermeden geçmek istemedim."

Gulf Mew'un söylediklerine karşı yüzünde koca bir "Ha?" ifadesiyle bakakalmıştı.

Daha öğlen seninle kavga eden bir adama selam borcun kalmazdı oysa???

G: "Merhaba. Arkadaşım Bright ve çalıştığım üniversiteye yeni katılan hocamız Mew Suppasit."

Bright Gulf'ın kendisini arkadaşı olarak tanıtmasına ilk başta bozulsa da onun işi konusunda ne kadar ciddi olduğunu hatırlayınca yumuşamıştı. Belli ki özel yaşamını uzak tutmak istemişti.

B: "Merhaba memnun oldum."

M: "Ben de memnun oldum."

Gulf el sıkışan iki kişiyle birlikte oluşan saçma havaya daha fazla kayıtsız kalamadan konuştu.

G: "Oturun isterseniz demek isterdim fakat arkadaşınız sizi pek merak etmiş gibi görünüyor. O da aramıza katılmadan önce yanına dönseniz iyi olur sanırım."

Gulf bunları söylerken karşı masadaki kıvırcık saçlı kadını başıyla işaret etmişti. Kadının gözlerinden çıkan alevler masalarına kadar ulaştığı için fark etmemesi imkansızdı. E bu adamın suratını da daha fazla görmek istediği de pek söylenemezdi.

Mew Gulf'ın başıyla işaret ettiği yöne bakınca Ash'in onlara doğru gelmek üzere olduğunu fark etmişti. Eliyle ona durmasını anlamasını sağlayacak bir işaret yapıp Gulf'ın diğer yanına oturdu.