Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Güzel Kızım Athena'ya... Çünkü nerede olursan ol öncelikle kalbimdesin.
°°°
Truva Savaşında, Zeus tarafsız kalacağını açıkladığında Athena Hephaistos'tan kendisi için silah yapmasını ister.Bunu öğrenen Poseidon ise Athena'ya ufak bir şaka yapmaya karar verir.Hephaistos'a Athena ile yaşayacağı birlikteliği Zeus'un onaylayacağını ve bunu bizzat kendisine ilettiğini söyler.Oysa Athena bakirelik yemini etmiş bir tanrıçadır.Yine de, Hephaistos bu küçük oyuna gelir; Athena atölyesine geldiğinde onunla birlikte olmaya çalışır.Ondan kolaylıkla kurtulan bilgelik tanrıçası uzaklaşır ancak bacağına demirci tanrının menileri bulaşmıştır.Athena bunları bir yün parçasına silerek toprağa atar.Şans eseri, Gaia yani toprak ana döllenir ve buna öfkelenen Gaia doğacak olan çocuk ile ilgili sorumluluk almayacağını bildirir.Bunun üzerine Athena bu çocuğu kendi çocuğu gibi görüp yetiştirir.Ancak bir yandan Poseidon'un yaptığı şakanın başarıya ulaştığını görmesini ve alay konusu olmayı da istemez ve çocuğu bir sandığa kapatarak Atina Kralı Kekrops'un üç kızından Aglauros'a emanet eder, sandığı asla açmamalarını tembihler.*
°°°
Tony sağ omzunda kendi icadı olan, mekanik görünümlü baykuşla bahçedeki talim alanına girdi.Bol bol vakti olduğundan acele etmedi, Jarvis havalanıp bahçedeki bir ağaca tünerken Tony de hazırlanıyordu.
"Jarvis, talim yapmak için üzerinde çalıştığım otomata hazır olduğunda pabucun dama atılır diye üzülüyor musun yoksa?" diye baykuşuna takılmayı da ihmal etmedi.Aldığı tek karşılık baykuşun sinirlendiğini belli eden mekanik sesleri ve altından göz kapaklarının ağır ağır kapanmasıydı.Tony kendi kendine güldü, garip isimli arkadaşıyla bir süredir birliktelerdi ve Jarvis onun ilginç espri anlayışına alışkındı.Kılıcını eline aldığında Jarvis de onu izlemeye devam etmişti.
Yüce tanrıça tüm asaletiyle bahçeden içeri girdiğinde ise yalnızca iki saattir talim yapıyordu.Hızlıca üzerindeki haki renk tek parça kıyafeti düzeltirken alnındaki terleri elinin tersiyle kuruladı ve saygıyla bekledi.
"Anthony..."
Tony başını kaldırıp uzun elbisesi ve topuz yapılmış saçlarıyla havada süzülen ve ardından neredeyse hiç ses çıkarmadan kendisinden biraz uzakta yere inen kadına baktı.Athena onu yıllar önce manevi oğlu olarak himayesi altına aldığından bu yana Tony'nin en çok gördüğü isimdi ancak tanrıçanın yüz ifadesi her zamankinden daha farklıydı.Bu nedenle birkaç adım atıp merakla ona baktı.
"Bir sorun mu var, anne?"
Athena gülümseyip bir elini kahverengi saçlara yerleştirdi.Asıl formuna büründüğü için Tony'den çok daha uzundu ve gözleri mavi bir ışıkla parlıyordu.
"Annen için bir şey yapmanı istiyorum."
Tony kaşlarını çattı.Athena daha önce kendisinden bir şey istememişti.Tanrıça kendi işlerini halledebilecek kadar cesur ve akıllıydı.
