Shot 7/ Distance Relationship Vol.2

1.3K 77 7
                                    

"Tony sonunda kıçını kaldırıp gelebildi mi?" Thor bana kapıyı açar açmaz en son gelen kişi ben olduğum için Clint'ten fırça yedim.Bartonların vişneçürüğü ve bej renkleriyle donatılmış geniş salonuna girdiğimde Clint'in Bucky ile halının üstünde oturmuş bilgisayar oyunu oynamakta olduğu anlaşılmıştı.

"Kendisi sanki kıçını yerden kaldırabiliyor da." Thor söylediğim cümlenin üzerine bir kahkaha atarken Clint ona bakmadan bağırdı.

"Thor sen kimin tarafındasın ya?" Thor kendini savunurken yanından geçip salonda ilerledim.

Nat üç kişilik koltuğa öylece uzanmış televizyon ekranındaki oyunu izliyordu.Bana dönünce göz kırparak selam verdi.Eğilip saçlarını karıştırdım.

"Steve yok mu?" Natasha'dan bir cevap bekliyordum ama onun gülmemek için kendisini zor tutan ifadesini gördüğümde ben de yüzümü buruşturdum.

"Arkamda, değil mi?"

"Buradayım Tony." Steve mutfak kapısında göründü.Üzerinde bir mutfak önlüğü vardı ve biraz küçük geliyordu.Elimi kısaca havaya kaldırdım.Ciddi bir ifadeyle başını sallayıp mutfakta her ne yapıyorduysa geri döndü.

"Tony bence el sıkışmalısınız.Bu biraz resmiyetsiz olmadı mı?" Dedi Natasha, Steve'in gittiğinden emin olduktan sonra.Thor, Clint ve Bucky ise kendi evrenlerinde olduklarından onlar için endişelenmiyordum.

"Ha-ha.Gerçekten komiksin!" Abartılı bir yüz ifadesiyle konuşup kendimi Nat'in çaprazındaki tekli koltuğa attım.

"Pizzalar ne zaman pişecek? Açlıktan bayılacağım şimdi," Clint ağlamaklı bir sesle konuştu.Oyun konsolunu halının üstüne fırlatıp bize bakınca durumun ciddi olduğunun farkına vardım çünkü Clint oyunu yarıda bırakmıştı.

"Ah, yapma adamım! Neredeyse rekor kıracaktım." Bucky hüsranla ayağa kalkıp sevgilisinin bacaklarını kendi bacaklarının üzerine koyarak koltuğa yerleşti.

"Steve!" Clint ismini uzatarak mutfağa doğru bağırdı.

"Adamı rahat bıraksana! Hizmetçimiz değil o." Ani çıkışıma kendim de şaşırarak birkaç kere gözlerimi kırpıştırdım.Clint hiç de alınmayarak, "Geçen ay pantolonunu ona giydirtirken bu hiç sorun değil gibiydi." Deyince Bucky ve Thor kahkaha atmaya başladı.Nat Bucky'nin karnına bana gelse iç organlarıma zarar verebilecek düzeyde bir dirsek indirdi neyse ki.

"O pantolona sığmaya çalışıyordum ben bir kere!" Daha fazla açıklama yapamayacak kadar utanmıştım.Esmer oluşumdan dolayı kızardığım pek belli olmuyordu ama şu an kulaklarıma kadar kızarmıştım ve uydulardan bile görülebilirdi herhalde.

"Geldim işte.Kimse arkadaşına yardım etme iyiliğinde bulunmadığından yalnızca iki elimle idare etmek zorundasınız." Steve elinde kocaman pizza tabağıyla söylenerek yanımıza gelip koltuğumun önünde yere çöktü.Thor orta masaya konan tabaktan ilk dilimi kaptı ve uzayan peynirleri eliyle topladı.

"Konu çok başka bir yere kaymıştı aslında." Thor ne yaptığının farkında olup olmadığını anlayamadığım ifadesiz suratıyla pizza dilimini ağzına tıktı.Az sonra bütün pizza dilimlerini boğazına sokmak suretiyle onu boğmayı hayal ediyordum.

"Öyle mi? Konu neydi?" Neden ilk bana bakıyordu ki?

Ağzımı bir şeyler uydurmak için açmıştım ki salonda altı kişi olmamızın avantajıyla araya başka konuşmalar girdi.

"Şunu sürekli yapmak zorunda mısınız? Jane'den ayrıldığımdan beri tahammülüm olmadığını biliyorsunuz çocuklar." Anlaşılan Nat Bucky'e o dirseği attıktan sonra bazı gelişmeler olmuştu.

Stony One ShotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin