Yeni bölüme hoşgeldiniz ~
Bölüm sonundaki açıklamama bakarsanız sevinirim kitabın devamıyla ilgili önemli bir bilgi verdim. İyi okumalar 🌸UYARI!!! EĞER SPOILER YEMEK İSTEMİYORSANIZ SONDAKİ AÇIKLAMAMI OKUMAYIN KARAR SİZE KALMIŞ
Chungha'nın Ağızından
Ciğerlerime dolan litrelerce su yüzünden rahat nefes alamıyordum. Öksürme komasına girmiştim. Solar saçlarının suyunu sıkarak yanıma gelip sırtıma vurdu.Sonunda biraz rahatlamıştım. "İyi misin?" diye soran Solar'a evet anlamında kafa salladım. Boğazım öksürmekten dolayı konuşamayacağım kadar acıyordu.
Taehyung ve Baekhyun'da öksürerek doğruldular. Anlaşılan baya bir hırpalanmıştık.
"Ah, nefes alıp verirken içimde sallanan suları hissedebiliyorum, iğrenç." dedi Jimin ayağa kalkıp saçlarını karıştırırken.
"Durumu ciddi olan var mı? Ya da yaralanan?" Jungkook bana bakarak konuştuğunda omuzumun kırıldığını çoktan biliyordu ama sözünü etmediğim için gelip iyileştirmiyordu. Ona muhtaç duruma düşmektense dayanılmaz ağrıyı hissetmeyi tercih ederdim.
Ona karşı kırgın olduğumun farkındaydı. O da bana kırgındı. Böyle yaşayıp gidecektim sanırsam.
"İyiyiz. O kolye olmasaydı neler olacağını düşünmek bile istemiyorum." Rose haklıydı. Bu kolyeyi veren kadın hayatımızı kurtarmıştı.
Ama neden bana vermişti? Neden bana gözükmüştü?
Kafamdaki cevapsız soruları sonra yanıt aramak için bir kenara ittim.
"Asıl düşünmemiz gereken şey buradan nasıl çıkacağımız? Ölmediğimizi anlarlarsa üstümüze kötülük salmaya devam edeceklerdir." Taehyung'un dediği hepimizi germişti çünkü ne buradan nasıl çıkacağımızı biliyorduk ne de bundan sonrasında başımıza ne gelebileceğini.
"Suyun sihrini bozunca ortamdaki negatif enerji miktarı azaldı. Az önceye göre daha güçlü hissediyorum, bir yerden delik açıp dışarıya ulaşmaya çalışabiliriz."
Herkes bu konuda hemfikirdi ama nereye zarar verip kaçacak yol açabiliriz bilmiyorduk. Ayrıca gölün oradaki tepe boşluğundan çıkamayacağımız da bir gerçek.
Diğerleri düşüncelere kapılmışken Jungkook yanımızdaki duvara gidip ellerini koydu. "Mağaranın duvarları da topraktan. Onları bize yol açacak şekilde değiştirebilirim."
Bu dediği kulağa inanılmaz geliyordu ama toprağı şekillendirmesi için çok güç harcamalıydı. Bütün gücünü tüketebilirdi.
"Gücünü yenilemek için besinimiz yok. Kendine zarar vereceksin." dedi Rose telaşla. Hepimiz yapmaması için Jungkook'u ikna etmeye çalışıyorduk.
"Güçlerimizi birleştirip şu duvarı kırarsak eminim bir çıkış bulabiliriz." dedi Jimin ilerlememize engel olan demir kadar sert duvarı gösterirken.
Duvarı kıramayacağımızı hepimiz biliyorduk ama belki Jungkook fikrini değiştirir diye bir umut deniyorduk, yani en azından Baekhyun dışında herkes deniyordu.
"Bence Jungkook'u dinlemeliyiz. Başka şansımız yok." İkisinin ilk kez aynı tarafta olması hepimizi şaşırtmıştı. Ama Baekhyun bunu Kook'un planını sevdiği için değil kendisini affetmesi için yapıyordu.
"Siz çıldırmışsınız." dedi Taehyung bu fikre ne kadar karşı olduğunu belli ederken. "Gücünü tüketince karnın acıkacak. Gözün dönüp bize saldırırsan ne yapacağız?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Okulu
Fantasy"Aydınlık olduğu sürece yeterince yürekliyiz, ama sonra? Her şey bitiyor mu, mumlar sönüyor mu yoksa sadece güneş mi batıyor? Ama belki de güneş aysız hiç batmamıştır.." Vampirlerin iblislere karşı verdiği yaşam mücadelesi.