Kuroo X Reader |Yakın arkadaşımın kardeşi|

"Dostlar ve Endişeler"

Kuroo Tetsurou

"Kazanan Nekoma olduğuna göre cezayı Karasuno çekiyor" denildiğinde sahadan ayrılıp köşeye geçtim. Suyumu alıp hızlıca oturdum. Suyumu içmeye başladığımda yanına Bokuto geldi. "Hey, hey, hey?" dedikten sonra sırtını duvara yasladı.

Esneyerek "Bokuto.." dedim. Bokuto "Karasuno ile oynamak çok yorucu. Sonuna kadar zorluyorlar." dedi. Gülerek "Aynen öyle" dedim. Ardından gözlerim Keinaya kaydı. Karasunonun kızlar takımına aldıkları 5. galibiyetten sonra hızla köşesine çekilmiş içecek birşeyler arıyordu.

"Hmm. Gerçekten karasunonun iki takımıda bir birinden ap ayrı..." dedi Bokuto. Gözlerimi kısıp "Bunu yeni mi fark ettin?" dedim. Bokuto gülüp "Hah! Tabikide arkadaşımın oynadığı takım daha iyi olacak. O yüzden kaybediyorlar" dediğinde güldüm.

O sırada Kira ve Keina bize el salladılar ve bize doğru yürümeye başladılar. Bokuto neşeyle Keinaya geri el salladıktan sonra ona koşup onu kolu altına aldı ve saçını karıştırmaya başladı. Keina bir kedi misali gerildi ve "Bokuto! Terle kaplıyım dokunma!" dedi ama dinleyen kim.

Ayağı kalkıp ekstra yanımda getirdiğim ekstra suyu hafifçe kafasına vurdum. Keine ilk şaşırsada ardından gülümsedi ve suyu elimden aldı. Suyu soluk soluğa içtikten sonra "Ah bu gerçekten iyi geldi. Saol Kuroo." dedi. Gülümseyerek "Ne demek." dedim.

"Ah şey ben Sakura. Karasunonun pasörüyüm." dedi bir kız gelerek. Kira ve Keinada yüzlerini yanımıza yanaşan kıza çevirdiler. Kız ellerini bir o yana bir bu yana sallayıp heyecanla haraket ediyordu. "Şey ben sadece arkadaş olmak istemiştim. Hem belkide bir kaç tavsiye verirsin" dediğinde bir süre uzun bir sessizlik sürdü.

"Arkadaş mı?" dedi Keina. Yüzünde bir sırıtışla. "Tavsiye mi? Tavsiye ile bir yere gelemeyecek birine neden tavsiye vereyim ki?" dediğinde şaşkınlıkla Keinayı izliyordum. "Eğer yeteneğin yoksa başka bir şey denemelisin" dediğinde sözlerinin keskinliğini ben bile hissetmiştim.

Kız kaşlarını çattı ve "İyi biri olduğunu düşünmüştüm." dedi ve arkasını döndü. "Bu beklenmedikti" dediğimde Bokuto gülerek Keinanın sırtına vurdu. "İşte Keinamız. Bıçak dilli!" dediğinde Keina Bokutoyu hızla tekmeledi.

"Sana bana öyle seslenme demedim mi?" Diyip ellerini göğsünde bağladı. Bokuto bacağını tutarak acı içinde kıvrandı. "Ah sanırım bacağın kırıldı. Hayatım boyunca yürüyemeyeceğim. Bunun sorunluluğunu almalısın!" dedi Bokuto dramatik bir şekilde.

"Geri kalan tüm hayatını bana bakmakla geçirmelisin!" dediği sırada içmeye başlamış olduğum suyu püskürttüm. Herkes bana bakarken "Ah şey bi an boğazıma kaçtı." diyip elimi saçlarıma attım. Keina "yoksa kötü mü hissediyorsun?" diyerek ilgiyle yaklaştı.

Ellerimi iki yana sallayıp "Yok sadece su boğazıma kaçtı" diyip çaresizce gülümsedim. Koçlardan biri "Tüm maçlar bittiğine göre öğlen yemeğine geçebiliriz" diye seslendiğinde Kira karnını tutup "Bu an için yanıt tutuşuyordum" dedi. Bokuto elini havaya kaldırıp "İlk giden kazanır" dedi.

Ardından geriye saymalarından sonra ikiside çocuk gibi kafeteryaya koşuşturmaya başladılar. Onların hemen ardından çoka gelen Akaashi elini yüzüne koyup "Gerçekten..." diyerek iç çekti.

"En azından enerjileri yerinde." dediğimde Keina güldü. Elini çenesine koydu ve "Neden bizde kafeteryaya doğru gitmiyoruz?" dedi. İkimizde kafa salladık ve diğer herkesin arkasından ilerlemeye başladık.

Kafetaryaya geldiğimizde herkes yemeklerini çoktan tek tek tepsisine koymaya ve sırada ilerlemeye başlamıştı. Keinada bir tepsi aldı ve yiyeğeceklerini koymaya başladı. Az şeyler aldığını görünce yanına gidip onun yerine tepsisini doldurmaya başladım.

"Hey Kuroo! Her şeyi yiyemem!" dediğinde yüzümü çevirmeden ona baktım. "Her şeyi yiyemezsin diyede kendini aç bırakmamalısın." dediğimde elini, ip ince bileğine koydu. Bu ara az yemek yiyordu ve hava habire değiştiğinden sağlıklı kalmalıydı. Onun için gün geçtikte endişeleniyordum.

İkimizinde yiyecek işini hallettikten sonra diğerlerinin yanına oturduk. Bizden başka karasunodan ve bizim takımdan başkalarıda bizimle masa paylaşıyordu.

Kennada Keinanın yanına oturduğunda herkes yemeğe başladı. Keinanın balığı, Kenmanıb sebzeleri ayıkladığını fark ettiğimde "Hey siz ikiniz! Keina sadece sebze yeme! Sende Kenma sadece eti yeme!" diye onları uyardığımda ikiside bir anlık durdu.

Yamamoto "Bazen gerçekten aynı kişiler olduklarını düşünüyorum." dediğinde Hinata "Eğer Keinanın saçları uzun olmasa onları ayırt edemezdim." diyip ağzına koca bir pirinci tıktı.

Bir yandan gülerek bir yandan ikizlerin her şeyi yediğinden emin olarak geçirdiğiniz öğlen satlerinden sonra biraz daha antrenman yaptık ve hava kararıncada her yıl yaptığımız şekilde olmak üzere ben, Akaashi Bokuto sahayı kullanmaya karar verdik. Keina yorgun olduğundna sadece izlemeye karar verdi.

Yoldan geçen Karasunonun Blokçusunuda yanımıza aldıktan sonra bir süre daha antrenman yaptık. Antrenmanın ortalarında Keinanın dizleri kendine çekmiş bir şekilde uyuduğunu fark ettiğimde ceketimi alıp yanına gittim. Uyanmamasına dikkat ederek ceketi üstüne koyduğumda Karasunonun Blokçusu "pfftt. Bu işler hiç size göre değil Kuroo~san" dedi imayla.

Gözlerimi kısıp ona baktım ve antrenmana geri döndüm. Yarım saatten sonra akşam yemeğinide kaçırmamak için ayrılmak için hazırlanmaya başladık. Keinanın yanına gidip onu uyandırmaya çalıştım. Derin uykuya dalmış, Keinayı uyandıramadığımdan derin bir mefes alıp verdim.

Akaashi yanımıza yaklaşıp "siz önden gidin bari. Ben onu odasına taşıyayım. Bize bir kaç kaçamak şey bulursanız iyi olur uyandığında yer belki." Diyip Keinayı kucaklamaya yeltendiğinde panikle önüne geçtim.

Bir süre nedensizce bakıştıktan sonra yanaklarımın kızarmaya başladığında "eh şey bende biraz yorgunum. Siz gidip yiyin bize bir şeyler bulursunuz" diyip Keinayı kucağıma aldım. Bokuto " Hay hay!" diyip bir şey fark etmeden ayrıldı.

Akaashi güldü ve "Umarım aranız dahada iyi olur" dedi. Ne yapacağımı bilemeyerek gülümsedim. Kendimi bir anlık panik ve kıskançlıkla rezil etmiştim. "Size bir şeyler ayırırım" dedikten donda gitti Akaashi. Bende hemen ardından Keinanın kaldığı tarafa doğru gitmeye başladım. Bir o kadar küçük vücudunu kollarımın arasında taşırken kızarmama engel olamadım.

Salak Kuroo. Neden aptal gibi hareket ediyorsun?

Merhabaaa öncelikle bir anlık Keinanın davranışlarından dolayı ondan nefret etmemeniz için açıklama yapayım. Kendisi çabalamayan kişilere, yada bir şeyi hak etmediklerini düşündüğü kişilere hep tavrı böyle. Kolay yoldan bir şey elde etmeye çalışanlardanda pek haz etmiyor.

İkinci olarak Kuroo çok tarlı değil mi? Neyse konu bu değil. Sınavlardan pek yazamıyorum. Ama bittikten sonra sizleri bölümlerr boğucağım. Oy ve yorum atmayı unutmayın.