ZORAKİ EVLİLİK |EnKay|

10

Hello guys🙋🏿‍♀️cicili-bicili sahneleri ön plana alalım 😁 hiç sevmesem bile.....

Coverphoto enkay.history instagram hesabından alıntıdır 💛

5 gün sonra...

K: Ender(çağırır) hadi... hazır değilmisin?
E: Geldim geldim (koşarak gelir)
K: Caner nerede kaldı?
E: O biz geldikten sonra buraya gelecek, işi çıkmış.
K: Tamam.  Gel hadi.
E: Kaya...(koluna dokunur)
K: Efendim?
E: Yapa bilirmiyiz sence?
K: Eşyalarını benim odama yerleştirdin mi?
E: Evet  ....
K: Peki ya benimle 2 hafta aynı yatağı paylaşmağa hazırmısın ?
E: O kadar da dedim sana oraya bir çekyat alalım diye.
K: Tamam Ender. Bende sana onu nereye koyacağız dedim?!
E: En azından odanı değiştire bilirdin öyle değil mi? Çocukların için...
K: Evet...sırf o çocuklar için başımıza açmış olduğun oyuna katlanacaksınız Ender hanım.  Oyun bozanlık yok!(imayla)
E: Bunun hesabını sana soracağımı biliyorsun değil mi?
K: Ona ne şüphe?(ellerini iki yana açar)

Birlikte gittikleri havalimanında çocukları gördükleri an sevinçle bir birlerine baktılar. Sırayla sarıldıktan,  görüştükten sonra arabaya bindikleri gibi eve geldiler. Evde onları bekleyen biricik dayıları , Canerle bolca sohbet ettikten sonra birlikte akşam yemeğine oturmuşdular artık.

E: Varyaaa nasıl özlemiştim sizi bir  bilseniz. Neredeyse 1 yıl oldu buralardan gideli.(eliyle Erimin yüzünü okşar) canlarım benim...(Karşısında oturan Yiğitte bakar gülümser).
C: Dayısının bir tanesi (Erim), dayısının kara kurbağası (Yiğit) özlendiniz vAlla.
Yi: vAllaha bende çok özledim sizi. En esasda annemle babamın bu hallerini.(ikisinede bakar)
Er: Evet ya baksana annenim gözlerinin içi gülüyor (Yiğite  bakar)
K: Zaten siz burada olduğunuz için bu kadar mutlu. Londradan döndüğümden  beri ilk defadır bu kadar mutlu görüyorum annenizi.
E: O kadarda değil artık.
K: Aynen o kadar... bu halimizde bile çocuklarının yanında olması mutlu ede biliyor seni....(Endere bakıp gülümser)
Er: Ne varki halinizde?(Yiğite bakar)
K:(sertçe yutkunur) Mağlum ikimiz de Şahikanın bulunması için uğraşıyoruz.
Er: Anne sende mi?
E:...
K: Evet.  Zaten benim en büyük destekçim kendisi . Aramadığı yer kalmadı Şahikayı.
C: Aman saklandığı yerden çıkacaktır o. Abi merak etme sende bu kadar. Şahika bu herhalde her kes biliyor huyunu.
E: Canerciğim her ne kadar söz konusu Şahika ve onun yaptıkları bile olsa kardeşi sonuçta. Öyle değil mi?(göz bereltir)
C: (fermuar işareti yapar ağzına) Sustum abla.
Er: Yani o zaman bizim  plan suya mı düştü?(Yiğite bakar)
Yi: Öyle gözüküyor.
E/K: Ne planı ?(bir birlerine bakarlar)
Yi: Yani açıkçası biz Erimle küçük bir tören düşünmüştük sizin için.
E: Nasıl?(Kayaya bakar)
Yi: Yani bu sefer kendi rızanızla,  sevginiz için evlendiniz. Bizde kutlayalım dedik.
K:(Endere bakar) Eee?
Yi: E si siz Şahikayla kafayı bozmuşsunuz nasıl olacak o iş?
C: Abla bak bu çocuk aynı senin gibi, acı dilli.(Enderin bakışından korkar) Sustum.
E: Yani oğlum ne gerek var zaten böyle bir şeye? Öyle değil mi Kayacığım?(kolunu tutar)
K: Evet yani bencede. Biz zaten birlikteyiz şuan.  Esas olan da o değil mi?(Enderle karşılıklı gülümser)
Yi: Ya birşey soracağım . Sizin alyanslarınız nerede?
K:(bakışırlar) Nerede?
Er: Nerede? Yokmu?
E: Aslında ben gerek duymadım. Ya çocuklar ne gerek var ki şimdi? Gençler gibi.
Yi: Hiç öyle şey olur mu? Bari babamın sana önceden hediyye ettiği yüzüğü taksaydın.
E: Ha onu takıyorum zaten.
Er: Elinde yok ki?
Yi: Yani bende onu diyorum nerede diye?
E: Sadece bu gün takmadım.  Siz geliyorsunuz diye heyecandan elim ayağım bir birine dolaştı zaten. Unuttum takmayı. (Göz ucu Kayaya bakar)
Yi: Yani babacığım sen bu kadına nasıl evlenme teklifi ettin? Yüzük olmadan? Çok merak ediyorum açıkçası.
E:(sertçe yutkunur)......(Kayaya bakar)
K: ....Aaaa....aslında çocuklar ben değil anneniz teklif etti.
E:Ne?(elindeki çatalı düşürür)
Yi/Er: ooooooooooo
C: Ayıp ama çocuklar.
Er: Anne doğrumu bu?
E: Yaniiii ....(burnunu kaşır)
Yi: Herhalde kadın görmüş ki babamdan ses çıkmıyor,  bari ben edeyim demiş. (Karşılıklı güldüler)
Er: Ya siz nasıl oldu da barıştınız ? Asıl konu o...
K:...yani
E: (Kayanın lafını ağzına tıkar) Işte ben bir gece böyle evdeyim. Canerde yok. Kapı çalındı kendi kendime "Caner anahtarını mı unuttu ? "dedim. Birde ne göreyim ?
Yi: Ne?(annesine bakar)
E:(Yiğite kocaman gülümseme ile bakar) Baban....elinde de kocaman bir  çiçek demeti. Kapıdan girdiği andan yalvarmaya başlayınca.....
K: Ee?
E: E si benimki de kalp sonuçta. Acıdım, içeri aldım. (Kahkaha atar)
K: VAlla çocuklar anneniz zaten dünden razıymış. Baksanıza bir demet çiçeğe hemen atladı. (Sinsice Endere bakar)
E: Aa çok ayıp. Yalvarırken hiç öyle demiyordum ama...(karşılıklı gülüş)

Yemekten sonra, birazcık daha birlikte vakit geçirdi "Ekinci"ler. Ardından herkes kendi odasına kurulmuş ve gergin anlar başlamıştı bile.

E: Ya sen neden benim çocuklarıma enneniz teklif etti diyorsun? Hiç denir mi öyle bir şey?
K: Yalanmı?
E: Ahh bravo.
K: E sende aynı şeyi yaptın. Yok efendim kapına gelmişim, yalvarmışım, kocaman çiçek falan.  Uyduruk hikaye....
E: Sana az bile.
K: Yarından itibaren yüzüğü de tak. Baksana sorguladılar.
E: Attım ben onu (göz devirir)
K: Ne? Nasıl?
E: Basbaya...
K: Yalan söylüyorsun.
E: Yooo neden söyleyeyim ki?
K: Beni delirtmek için olmasın sakın?
E: Hiçte bile.(Tek kaşı havada)
K: Nerede senin mücevherlerin? (Kasaya yaklaşır)
E: Kaya ne yapıyorsun?
K:(kasadaki kutuları karıştırır) nerde ha nerde?
E:(elinden çeker) Tamam tamam atmadım. (Nefes nefese) Takacağım yarın merak etme. (Kasayı kapatır)

Adam kadına sinirli bir bakış attıktan sonra üzerini değiştirmeğe başladı. Kadınsa adamın bu hareketi karşısında sakince bakarak,  gözlerini bereltdi.

E: Ne yapıyorsun?
K: Giyiniyorum...
E: Onu görüyorum da, ayıp olmuyor mu yalnız?
K: Hiç yapmadık yani?(göz devirir)
E: E bende nerede değişeceğim?
K: Banyoda..
E: E bir gören olursa?
K: Orasını da sen düşüneceksin artık.
E:....
K: Ben sana bakmam merak etme. Yatıyorum zaten. Değiş üstünü.
E: Kaya?
K: Efendim
E: Yastıklar nerede?
K: Yatakta baksana...
E: Onu demiyorum...
K: Ha sen baya baya kokuyorsun benden yani öyle mi? Sana bir şey yaparım diye?
E: Gerçek evli değiliz her halde. Aramıza yastık koymağımız daha uygun bence.
K: Arka dolapta.(eliyle işaret eder)
E: Teşekkür ederim.

Kadın yastıkları yerleştirdikten sonra üzrine siyah, bol ve mini bir gecelik giyindi. Sabahlığını yatağın kenarına bıraktıktan sonra, kapıyı kilitledi. En azından kapı kapalı olursa,ortada yastıkların olduğunu gören biri olmaz. Yatağa girerken, adamın pozisyonunu tekrarlayarak, arkası dönük bir şekilde uzandı.

K: Ender ?(arkasını dönmez)
E: hı (dönmez)
K: Ben dağınık yatarım biliyorsun değil mi?
E: Ben dağınık yatarım, sen değil. Unuttun galiba?
K: Hayır, itiraf etmeni bekledim sadece.(gülümser)
E:(adama dönür,dirseğine yaslanır ) hepsi senin suçun zaten! Ben söyleyecektim gerçekleri, izin vermedin ki,hemen atladın konuya!!!
K:(Kadının pozisyonunu tekrarlar) ha yani bütün suç bende?
E: Aynen öyle. (Dışını sıkar)

Adam bir kaç saniye kadına baktı. Üzerine bol gelen, göğüslerinin üst kısmını tamamen açıkta koyan geceliğe,bembeyaz tene,açıkta kalmış saçlara..  kadının bu hali fark etmesiyle, gözlerini yere dikerek utandığının farkına vardı. Sertçe yutkunarak "Birazcık idare etmeli olacağız. Şuan onları da,kaybedemem." dedi. Arkasını tekrar dönmeden önce....

Gece yarısını geçmesine rağmen hala uyuyamamıştı adam. Durmadan şuan düştüğü durumu düşünüp durmuştu.  Suç kendisinde değil miydi şuan? Kadın zaten adımını atmıştı. Korkak olan kendisiydi. Aşkına sahip çıkmayı başaramayan....

Arkasını döndüyü anda yastıkları yavaşça kadının üzerinden savurarak yere fırlattı. Kadının yorganını üzerinden kenara iterek,kendininkine girmesini sağladı. Sağ eli ile belinden sıkıca sarılırken, kadının gözleri kapalı bir halde boynuna sokulduğunu anlamasıyla gülümsedi. Yanağından yumuşak bir şekilde öperken, elini, geceliğin altından sırtına götürdü. Bacağını kadının kalçasına sararken, hafifce açıkta kalmış boynundan bir kaç kez öptü. Aynı anda sırtını okşamaya devam ederken, kadının sol elini kendi belinde hiss etti. Karanlık oda da göz ucu kadının göğüslerine bakarken, kafasını aşağı eyip bir kaç kez de, göğsünden öptü. Kadının kımıldandığını hiss etmesiyle hareketlerine son verip sarılarak uyumağa başlardı.

Sabah olduğunda erkenden yatmanın vermiş olduğu rahatlıkla ilk uyanan kadın oldu. Gözlerini açtığında adamla sarmaş dolaş bir halde , kucak kucağa uyuduğunu fark etti. Durumdan hoşnut olsa bile, çaresizce adamın kendi sırtına dolanan elini çekti. Dudaklarına hafif bir öpücük kondurduktan sonra,adamın uyanmamasına dikkat ederek, kendisinin yere fırlatmış olduğunu zann ettiği yastıkları tekrar yerine düzdü.  Yataktan yere düşmüş yorganını düzeltip gece istemsizce "yapmış olduğu " hareket için utanarak üzerini değişmek için dolaba yaklaştı.
Adamsa uyanmış olduğunu çaktırmamanın ve kendi yaptığı işin kadının kendi üzerine almış olmasının vermiş olduğu mutlulukla içten içe gülümsedi.. 

Yazı hataları için özür dilerim 🙋🏿‍♀️