ZORAKİ EVLİLİK |EnKay|

24

Hello guys 🙋🏿‍♀️ bu bölüm dönüm noktasının bir parçası 💛 coverphoto sevvmr instagram hesabından alıntıdır.

Iki gündür ulaşamıyordu kadına adam. Onu son gördüğünde şirket odasında sarmaş dolaşdılar. Kadın yanından ayrıldıktan sonra ruja bulaşmış dudaklarını temizleyerek , sonun da mutlu olduğunu düşünmüştü oysaki. Ama ertesi gün gidemedikleri yemekle araları açılmıştı. Dün sabahtan geceye kadar her ne kadar arasa da, kadın telefonu açmamakta kararlıydı. Bu gün ise öğleden sonra Caneri aramıştı adam. Herşeyin yolunda olduğunu, sabah erkenden şirkete gittiğini öğrenmişti. Peki neden kadın adamdan kaçıyorduki? Neden konuşmak istemiyordu ki? Ne olmuştu da, adam haberdar değildi?
Aklında ki soruların tek bir cevabı vardı. Ona da, yalnız kadına ulaşarak, cevap ala bilirdi adam.
Şirkete vardığında asistanından Enderin odada olduğunu öğrendi Kaya. Kapını çalar çalmaz duyduğu "gel" lafıyla içeri girdi. Bir kaç saniye hiç bir laf etmeden sadece gözlerine baktı kadının. Kadının tek kaşını kaldırarak ardına yaslandığının şahidi oldu. Oldukça soğuk tavırla kendisini süzen kadına bakarak yanına yaklaştı. Göz hizalarını bozmadan, yutkunarak söze başladı.

K: Ender, nasılsın?(masanın üstüne oturur)
E: Iyi.(ayaklanır)
K:(arkasından bakar) Neden telefonlarıma cevap vermiyorsun?
E: Konuşmak istemiyorum da , ondan.
K:(ayağa kalkar) Ne demek şimdi bu?
E: (gözlerini kısarak bakar) 2 gün önce kiminleydin?
K: Hiç kimseyle!(yaklaşır)
E: ( ellerini koynunda birleştirir) hımmm...peki yemekteki müvekkilin kimdi?!
K: Neden soruyorsunki?
E: Neden benden sakladın Kaya?(ellerini boş bırakır)
K: (korkuya düşer) N-neyi?
E: Yemeye gittiğin müvekkilinin Defne olduğunu!
K:(şok olur) Sen nereden...
E:(telefonu uzatır) Birisi bana iyilik yapmak adına sizin resminizi yollamış...bak ...dikkatli bak...Kadının elini nerede? Ha ? Senin elinin üzerinde...neden acaba?!
K: Ender....lütfen.. öyle değil....kamera açısından öyle....yani farklı yansıtılmış...
E:(telefonu masaya koyar ) diyelim ki sen doğruları söylüyorsun...peki benden neden sakladın? Defneyle yemeğe gittiğini neden sakladın? Hem Defne senin için benden daha mı önemli Kaya?!(sesinin tonunu indirir)
K:...tabiiki hayır...(elini tutmak ister)
E:(elini çeker) dokunma lütfen.
K: (elleri ile ağzını kapar) Lütfen beni bir dinle,ondan sonra ne dersen de. Tamam mı?(kolundan tutar) otur şöyle lütfen (kanepeye getirir) dinle beni.(yanına oturur)
E:(sakince bakar) .....
K: Aslında geçen gün seni almaya gelecektim. Hani restorana gidecektik ya....ben tam kapıdan çıkacakken telefonumu aldım elime, kendi kendime seni arayayım derken, bir de baktım ki Defne kaç kere aramış beni. E benim de haberim olmayınca mecbur ben de onu arayayım dedim ve aradım da..... kadın konuştu benimle, ağladı, hemde durmadan ağladı...Hani bunun kurmuş olduğu şirketi paravan bir şirket tarafından dolandırılmıştı ya.... işte bu şirket tarafından kadının boynuna yüklü miktarda borc atılmış. Işte o borç sahiplerinden bir - iki tanesi bunu tehdit etmiş. O da aradı beni, benden yardım istedi. Gel konuşalım dedi, durumu anlatayım sana dedi,sen de bana hangi yönde,nasıl yardım ede bileceğini söylersin dedi... hayatının tehlikede olduğunu söyleyince de, e bende bunu geri çeviremedim. Böyle olunca da, seni aradım, haberdar ettim. Ama, tamam kabul ediyorum.... Görüşeceğim kişinin Defne olduğunu kasti söylemedim. Çünkü aranızda bir husumetim olduğunu biliyordum. Yani, yanlış anlamandan korktum açıkçası. Yani nasıl söylesem... kırmak istemedim seni.... işte birden Defne olduğunu bilsen küsersin gibime geldi. Belki... belki kızarsın... belki kırılırsın bana sandım.... Sırf bu gibi haller yaşanmasın diye söylememeyi tercih ettim sana...
E:(çatık alınla) yalan söyledin yani...
K: Tam da öyle denemez,(derinden nefes alır) ama evet. (Ellerini tutar) Anla işte Ender...aramız bozulmasın diğe...
E: Kaya sen beni neden bırakıp gittin? Yani en son gitmeni kastediyorum.
K: Ender..lütfen..
E: Lütfen Kaya... Biraz açık sözlü ol. Olan oldu, geçen geçti. Şimdi bak sen bundan neredeyse 6 ay önce beni, sana yalan söylediğim için terk etmedim mi? Ettin! Peki ya ben, bildiğim bir gerçeği senden neden sakladım o zaman? Sırf sen üzülme diye! Sırf aramız bozulmasın diye! Sırf sen bana kızma diye! Sırf sen bana kırılma diye! Sırf sen bana küsme diye! Şimdi senin yaptığın ne o zaman? Ben söyleyince yalan oluyor da sen söyleyince yalan olmuyor mu? Ha Kaya? (Gözlerinin içine bakar)
K: (hayal kırıklığı ile bakar) özür dilerim. Istemezdim böyle olsun. Gerçekten...özür dilerim. (Omuzundan sarılır)
E: (Karşılıksız koyar ) Ağırıma giden şey, senin o kadınla yemeğe çıkmış olman değil, bana onun yüzünden yalan söylemiş olman. Istediğin kişiyle istediğin yere gitmekte özgürsün Kaya!(sonuna kadar açılmış gözlerle) Ama beni suçladığın şeylerle sınaman hiç güzel olmadı...(elini adamın dizinin üstüne koyar )
K:(sertçe yutkunur) haklısın...(masumca bakar)...ne desen haklısın.