ZORAKİ EVLİLİK |EnKay|

3

Hello guys 🙋🏿‍♀️ hadi azacık tansiyonu yükseltelim 🤷‍♀️

Yine sabah olmuştu. Neye gerekki bu sabahlar? Bu gün doğmalar ? Bu kadar mı önemli yani hepsi ?

Midesinde bir bulantıyla açtı gözlerini sabah Ender. Halsizdi,yorgundu,bıkkındı. Anlam veremediği ağırlık vardı omuzlarında. Eliyle alnını okşadı. "Ateşim mi var benim?" diye mırıldandı kendi kendine. Geçen günde midesinde bir bulantı vardı. Ne oluyordu ki acaba?

Kendini ılık duşun altına attı kadın . Durmadan hep aynı şeyleri düşündü. Istemese de göz yaşlarını tutamadı. Pişmandı belkide..pişman olacaktı belkide..hepten kaybedecekti onu belkide... ama şu an için tek gerçek vardı. O da, adamı kazanamadığı ve ya kazanamayacağı. En azından Şahikaya bir gol atacaktı. Hemde kendisinin bırakmış olduğu hatayla....
Duştan çıktıktan sonra şirketi aradı Ender. Halsizdi,azacık ateşi vardı ve çalışa bilecek durumda değildi. O yüzden bugün şirkete gitmeyecekti.

Kaya evden çıkarken ilk önce karakola uğradı. Kardeşinin işiyle ilgilenen polisle uzun sürelik bir konuşma gerçekleştirdi. Kardeşinin kaybolduğu yer,gün ve diğer deliller tekrar tekrar kontrol edildi. En azından artık Kaya da, haberdardı her şeyden ve direk işin içine dahil etmişti kendini.
Ikinci uğradığı yer ise şirket oldu. Nikah işlemlerinin ne yerde kaldığını Enderden öğrenmeyi planlıyordu. Ama Enderin rahatsız olduğunu sekreterinden öğrendikten sonra direk evine gitmeyi kararlaştırdı. Enderin evinin önüne geldiğinde iki kez düşündü. Birinci kez ne için geldiğini hatırlamağa çalıştı. Ikinci kez her şey düşündüğü gibi giderse nasıl tepki vereceğini. Tekrar elini kapıya doğru uzattı. Bir-kaç kez kapıya vurduktan sonra, duymadığını hesaba katarak zili çaldı.

Kadın kapını açtığında ilk olarak renksiz kalmış dudaklarına kaydı gözleri adamın. Beyaz teni biraz saralmış, gözleri neredeyse çukurlarından akacakmış gibi duruyordu. Galiba gerçekten çok hastaydı kadın.

"Kaya?"diye seslendi Ender kapıda görmeyi ummadığı adama.  Sanki gözleriyle ateş ediyordu etrafa. "Şirkete gittim rahatsızsın dediler" diyerek içeri girmişti adam kadının cevabını beklemeden. Nasıl olsa davet edecekti içeri adamı.  Beklemek neyine gerek ki?

E: Biraz ateşim vardı. Ilaç içtim az önce.
Ne içersin?(mutfağa doğru gider)
K: (kolundan tutar ) hiç bir şey. Gel hadi halsizsin sen.(koltuğa çeker) Eğer bir şeye ihtiyacın varsa ben sana hazırlaya bilirim. (Oturtur)
E: (şaşırır) y-yok... çok teşekkür ederim.  Hiç bir şeye ihtiyacım yok.
K: (yan koltuğa geçer) ben aslında şu nikah işlemlerini soracaktım sana. Ne oldu hall ede bildin mi?
E: Aslında şirkete gitmediğim için Mahmutlada konuşmadım. Şimdi ararım öğreniriz.
K:(kafa sallar) iyi peki tamam.

Ender bir kaç dakika telefonunu aradıktan sonra nihayet bula bildi. Telefonu eline almasıyla " aa Mahmut beni 4 kez aramış " dedikten sonra Kayanın açıkta kalmış ağzına baktı. Ardından hemen adamın numarasını tuşlayıp, telefonu kulağına tuttu. Bir kaç saniye sonra adam geçikmeden Enderi cevaplamış ve konuşma başlamıştı.

Ender Mahmut telefon konuşması:

E: Allo Mahmut
M: Ender hanım. Merhaba çok geçmiş olsun. Rahatsızmışsınız?
E: Merak etme iyiyim şuan. Sen ne yaptın işlemleri hall ettin mi?
M: Evet Ender hanım. Yarın saat 12 gibi  memur sizin evde olacak.
E: Niceeee (ağız dolusu güler) çok teşekkür ederim.
M: Ender hanım bir şey sora bilirmiyim?
E: Tabiki...
M: Siz zaten Ekincisiniz bu evlilik ne için peki?
E: S-sen...nereden biliyorsun bunu?(kısık sesle)
M: Başkanım anlatmıştı. Soyisminiz aynı olduğu için Şahika hanım sadece ismini değiştirerek sizin yerinize evlenmiş başkanımla. Hem başkanım zaten sizin hissleri Kaya beye devr edeceğinizden şüpheci. Yani sizi rahat bırakmaz. Uğraşacaktır sizinle mutlaka. Belki de gerek deyil ha? Evlenmeseniz?
E: Sen şimdi yarın memurla birlikte buraya gel ve benim içinde endişelenme! Okay?
M: Siz nasıl isterseniz.