Akaashi gevreğini kaseye koyarken Bokuto da yeni uyanmış, sallana sallana mutfağa girmişti.
"Günaydın." diye mırıldanmasından hâlâ uykulu olduğu anlaşılıyordu. Akaashi ona dönmeden "günaydın" diye karşılık verdi.
"Bana da yapar mısın?"
"Tabii." Bokuto sandalyeye otururken Akaashi çocuk için de bir kase çıkardı ve kendininkiyle aynı miktarda olmasına dikkat ederek ona da gevrek koydu.
"Afiyet olsun." diyerek kaseyi Bokuto'nun önüne itip kendisi de oturdu. Çocuk teşekkür edip yemeye başlamıştı.
Yaşanan şeyleri konuşacaklar mıydı daha? Hâlâ bir şeyler açıklığa kavuşmamış gibi hissediyordu Akaashi. Bunun ne olduğunu bilmese de cevabını öğrenmek istediği şeyler var gibi hissediyordu.
"Bugün kaçta çıkıyorsun?"
"İkide. Okuldan sonra Kenma'nın yanına gideceğim, o da erken çıkıyormuş bugün."
"Bayağı arkadaş mı oldunuz?" Akaashi başını salladı. Tabii Bokuto'nun haberi yoktu Kenma'nın her şeyi anlatabildiği tek kişi olduğundan.
"Arkadaş ediniyor olmana sevindim."
"Ben de."
"Akşam gezmek ister misin? Yani öylesine yürürüz, bir yerde yemek yeriz falan. İstersen sahile gideriz. Gerçi bayağı uzun sürüyor oraya gitmek ama.."
"Şey, olur." Bir randevuya mı çıkacaklardı yani? Öyle bir şey miydi?
"Güzel. Kenma'nın yanında ne kadar kalacaksın?"
"Bilmiyorum ama iki saati geçmez sanırım. Sonra eve gelirim."
"Tamam. Ben dörtte çıkıyorum. Eve gelip duş alırım, beş altı gibi çıkarız. Uygun mu sana?"
"Evet." Bokuto sevinçle gülümsedi. Akaashi'nin moralini yerine getirmek istiyordu. Düşünmenin onu üzdüğünü biliyordu ve düşünmesine zaman kalmasın diye vakit harcamasını sağlayacaktı.
.
"Bilemiyorum Kenma. Gerçekten inanmak istiyorum ama bir şey engelliyor sanki."
"Yalan söylediğini düşünmüyorum ben. Dün heyecanla Kuroo'yu aramış anlatmış. O da bana anlattı. Önceden olanları da anlatmıştı. Yani...gerçekten bir şey olmasa ve sadece ufak bir hoşlantı olsa böyle yapmazdı bence."
"Doğru söylüyorsun. Sanırım çok fazla düşünüyorum. Felaket odaklıyım hep."
"Biraz öyle, evet."
"Off, ya Yoko'yla karşılaşırsam okulda? Çok kötü hissederim."
"Şu an bu ne alaka?"
"Bilmiyorum bir an aklıma geldi."
"Akaashi, daha yeni çok düşündüğünü söylemişken aynı şeyi yapıyorsun bak. Bokuto'nun senden hoşlanması senin suçun değil. Yoko'ya karşı kötü hissetmene de gerek yok. İlişkiler başlar ve biter, kendini bunun için suçlayamazsın."
"Engelleyemiyorum bunu. Elimde değil."
"Ama olmalı. Böyle devam ettikçe sürekli stres içinde olacaksın. Bunu kendine yapma." Kenma'nın bu kadar düşünceli olmasına karşın istemsizce gülümsedi.
"Denerim."
Kenma aklına gelen şeyle sırıttı. "Ee nasıldı?"
"Kenma!" diye gülerek kızdı çocuğun onu utandırma girişimine. Aklına gelince gülümsemesini engelleyememişti. Nasıl hissettirdiğini düşününce ise..hayatında yaşadığı en iyi an olabilirdi.
"Bir daha olmasını iple çekeceğim kadar güzeldi." diye mırıldandı aşık aşık gülümsemeyi sürdürürken. Kenma da arkadaşının mutlu olmasına sevindiği için gülümsemişti.
Bu friendship beni benden alıyo..
Bu arada yine reklam yapmış olucam ama kendlwmxkw dün tek bölümlük bir UshiTen yayımladım, eğer görmediyseniz ve bakmak isterseniz diye🙃
ŞİMDİ OKUDUĞUN
housemate || BokuAka
Fanfiction"Ben Akaashi Keiji. Ev arkadaşı aradığınızı yazmışsınız"