"AKAASHII!!" Bokuto her zamanki gibi mutfaktan sevgilisine seslenmiş, kitabına olan ilgisinin dağılmasına neden olmuştu. Artık çocuğun soyadı Akaashi olmasa da Bokuto buna çok alışmış olduğu için öyle seslenmeye devam ediyordu. Keiji demek biraz garip geliyordu doğrusu. Akaashi için de geçerliydi bu. Ona Bokuto demeye o kadar alışmıştı ki Kōtarō deyince bir yabancıya seslendiğini hissediyordu.
"Efendim?"
"Yemek hazır!"
"Geliyorum bir saniye." Ayracı kaldığı sayfaya koyup kitabı masaya bıraktı ve ayağa kalkarak gerindi hafifçe. Bokuto'nun yemek yapıyor oluşunu fırsat bilip bir çift göz tarafından izlenmeden rahat bir şekilde kitap okumak için odaya çekilmişti.
Odadan çıktığı an yemek kokusu burnunu doldurmuş ve yüzünde bir gülümseme oluşturmuştu. Bokuto yemek konusunda kendini aşırı geliştirmişti gerçekten. Bunu severek yaptığı için de her gün çok güzel yemekler yiyorlardı.
"Birileri benden önce gelmiş." diye mırıldandı evlendikten bir süre sonra sahiplendikleri köpeğe bakarak. Evlenmelerinin üzerinden neredeyse iki yıl geçmişti, o zamandan beri de bu evde yaşıyorlardı.
Bokuto'nun isteği üzerine denizi görebilecekleri bir ev almışlardı. Bazen camın karşısında oturup ay ışığıyla aydınlanan suyu izlerlerdi sarılarak. Saçma da olsa bir şekilde romantikti.
"Et varsa kaçırır mı hiç?" derken tabakları masaya koymuş, Kuroo için de ayırdığı eti onun önüne doğru itmişti. Evet, sırf Kuroo'ya gıcıklık olsun diye köpeğe onun ismini vermişlerdi.
"Aç olmasam bile karnımı guruldatmayı nasıl başarıyorsun?"
"Şef olmanın sırrı bunlar." derken hafifçe sırıtmış, hemen yemeye başlamıştı. Tanıştıkları günden beri Akaashi onun için korkuyordu çünkü bir gün yemek yerken boğulma ihtimali çok yüksekti.
Kuroo'nun minnettar bir homurdanmayla başını Bokuto'nun bacağına sürttüğünde Akaashi istemsizce gülümsedi. Onların ilişkisini fazlasıyla seviyordu çünkü Bokuto Kuroo'ya bir çocuk gibi davranıyordu. Çocuk sahibi olamayacakları ve evlat edinmek gibi bir sorumluluğu henüz almak istemedikleri için sahiplenmişlerdi onu. Bu kararından ikisi de oldukça memnundu.
"Pşşt, Kuroo." Akaashi köpeği kendine çağırınca Bokuto "kıskanma" diyerek gülmüştü. Akaashi omuz silkip köpeğin başını okşadı birkaç kez. Kuroo demek hâlâ komik geliyordu.
"Yarın veterinere gideceksiniz, unutmadın değil mi?"
"Unutmadım aşkım."
Kuroo'yu aşı için götüren genelde Akaashi olurdu ama bu sefer o evde kalıp temizlik yapacağı için Bokuto'ya kalmıştı. Bu tabii ki işine gelmişti çünkü Akaashi'yle bile olsa, temizlik yapmaktan nefret ediyordu.
Akaashi tabakları almak için ayaklandığında Bokuto eliyle onu durdurmuş, "dur ben toplarım." demişti.
"Bugün özel bir gün mü?" derken gülümseyen Akaashi'nin yanağından öpüp tabakları eline aldı. "Bugün değil ama iki hafta sonra evlilik yıldönümünüz."
"Onu biliyorum, ama bugün fazla bir centilmensin ya o yüzden sordum."
"Hakkımı yeme, ben her zaman centilmenim."
"Doğru." diye mırıldanırken kendisine yaklaşmış olan adamın boynuna dolamıştı kollarını.
"Senin gibi bir adamla evlenmek hayatımda yaptığım en iyi şeydi." diye fısıldarken dudaklarını dudaklarına sürtmüş, gülümsemesine yol açmıştı.
Bir saniye bile geçmeden birleştirmişlerdi bedenlerini. Bokuto dilini içeri sokarken aynı zamanda eliyle Akaashi'nin kalçasını kavramıştı.
"Yine mi masa?" diye hafifçe gülerek sorduğunda Bokuto başını sallayıp "tabii ki." demiş, sevgilisini kaldırıp masaya oturmasını sağlamıştı.
"Bugün yapamayız." Bokuto'nun dudakları boynunda gezerken nefes nefese konuşmuştu. Bokuto duyduğu şeyle duraklayıp "neden?" diye sordu -aşırı aşırı- seksi bir tonla.
"Geçen günden sonra hâlâ canım yanıyor." Aldığı cevapla kahkaha atmasına engel olamadı. Kendini geriye çekip Akaashi'nin gözlerine dikti gözlerini. "Özür dilerim. O kadar sert davranmamalıydım."
"Her ne kadar acıyor olsa da...kesinlikle bir daha yapmalısın." derken parmağını sevgilisinin dudağına sürtmüş, oturduğu yerden inmişti.
"Akaashi sen var ya!" Akaashi gülerek salona ilerlerken kendisi geçen geceyi düşünüp sırıtmıştı. Artık ciddi anlamda hiçbir şeyden utanmadıkları için yaptıkları şeyler de gittikçe daha zevkli -belki biraz da can yakıcı- oluyordu.
Bulaşıkları makineye yerleştirdikten sonra koltuğa geçip televizyon izleyen sevgilisinin yanına ilerleyip sertçe bıraktı kendini. Yemek yapmak yorulmasına yol açmıştı doğrusu. Gerçi Akaashi yapamayacaklarını söylemiş olmasa yorgunluğunu bir gram bile hissetmezdi ama...
Başını adamın bacağına koyup gözlerini kapattı. İki saniye geçmeden saçlarında hissettiği elle hafifçe gülümseyip araladı gözlerini. "Böyle yaparsan uyurum."
"Biliyorum." diye mırıldanıp parmaklarını hareket ettirmeye devam etti Akaashi. Onunla böyle huzurlu anlar geçirmeyi seviyordu. Bokuto'nun bir plan yapmadığı akşamları böyle geçiyordu ve her ne kadar belki insanlar bunu sıkıcı bulacak olsa da onlara göre dünyalara bedel anlardı. Birbirlerinin yanındayken hiçbir şeyi umursamıyor, sadece huzuru hissediyorlardı.
"İki hafta sonrası için planın var mı?" Öylesine sormuş olmasına rağmen Bokuto ciddiye alıp endişeli bir şekilde baktı çocuğa. "Hayır, hiçbir şey düşünmedim."
Endişesini fark edince gülümsemiş, eğilip alnına bir öpücük kondurmuştu. "Öylesine sordum. Senin yaptığın bir plan yoksa ben yaparım diye."
"Sürpriz gibi mi?"
"Olabilir." Bokuto biraz yan dönüp yanağını Akaashi'nin dizine bastırdı ve "sadece sevişsek bile yeterli olur."
Akaashi kıkırdayıp "o kesin zaten." dedikten sonra hafifçe aşağı kayıp başını koltuğa yasladı ve gözlerini kapattı. "Uykum geldi."
"Yatağa gitmeli miyiz?"
"Çok uzak." Mırıldanmasının ardından Bokuto çocuğun elini tutup göğsüne koyarak "iyi uykular o zaman." diyerek uyumak için kendine izin verdi.
Onlar öyle uyuyakalmışken Kuroo da gelip Bokuto'nun ayak ucuna kıvrılmıştı. Şimdi tam olarak bir aile gibiydiler.
Beğendiniz mi bebişlerim?
bu arada bunlar evlendiyse niye hâlâ sevgili kelimesini kullandığımı soracaksınızdır büyük ihtimalle. öyle çünkü 'koca' kelimesini sevmiyorum. bence yazsam siz de sevmezdiniz..
smuta çevirmeyi düşündüm ve dedim ki olmaz aq ramazandayız şimdi kimse çarpılmasın. yine düşünceliyim eheheh😌
ŞİMDİ OKUDUĞUN
housemate || BokuAka
Fanfiction"Ben Akaashi Keiji. Ev arkadaşı aradığınızı yazmışsınız"