"Biri seni üzer, sense herkesi..."
~ Sehabe
-----------
Daha geçen haftaya kadar, bir ceset ile bakışacaksın, katili ile aynı havayı tekrar tekrar soluyacaksın deseler, deli olduğunu idda eder, doktora yollardım. Ama değildi. Değildik...
Siyah maskesinin altında, yeşil gözleri; ışığın altında parlıyordu.
"Ne intikamı?" Sırıttı. Yeşil elmasından bir ısırık aldı. Gözlerimi devirdim.
"Sadece..." Yanıma geldi. Yutkundum. Geçen gece ki yaptığı hamle gibi, sol eli yanağıma gitmişti. Hızla bileğinden tuttum. Bu kadarı da fazlaydı.. Sırıttı. "O kadın neden evinizin yandığını biliyordu."
Kulaklarımın duyduğu şeyler, benim için kolay şeyler değildi. Kafama bir balyoz misali inmişti. Sersemlemiş miydim?
"Sana söylemek için gelmişti. Bende onu öldürdüm." Ne kadar kolaydı. Söylemesi... 'Öldürdüm. Öldürdün. Ben gördüm..'
"Neyse bu kadar muhabbet yeter kıvırcık." Kulağıma nefesini üfledikten sonra, ayakkabısının sesi ile evimden ayrıldı. Bu kadın masum birinin canını almıştı. Ne kadar profesyonel uğraştığı belliydi. Ona dair tek bir adım yoktu.
Bizimkiler saatler sonra gelince, hâlâ duvara dayanmış, boş gözlerle karşı duvarı izlediğimi fark ettim.
"Lan zatürre geçireceksin kalk!" Mehmet'in kolunu sarsması ile bakışlarımı zar zor çevirebilmiştim.
"Noldu lan sana?" Sarp elinde salladığı yeşil elmayı gösterdi.
"Birileri zehirlenmiş herhalde." Gözlerim o elmaya takıldı. O elma, belki de kanıt olabilirdi...
Hızla ayağa kalktım. Sarp'ın eline vurdum. Onun eline vurunca elma yeri boylamıştı.
"Bence de zehirlenmiş.." Gözlerimi devirdim. Daha kendimi bile yeni toplayabilmiştim. O elma bizim için önemliydi. Buzdolabı poşedine alıp, koydum. Sonra bizimkileri salona oturttum.
"Beni dinleyeceksiniz." Hepsi bana şüpheli bakışlar attılar.
"Hellü!" Berk'in içeriye sosyete edası ile girmesi ile anlatacaklarımı yutmuştum. Berk biraz boş boğazdı. Herkese söyleme ihtimali vardı.
"Berk'im hoşgeldin." Sarp'ın vıcık vıcık karşılaşamasına o da yumruğunu çakıştırarak karşılık vermişti.
"Barış'da bize bir şey anlatacaktı. Devam et Barış.." Berk'e bir bakış attım. Öne eğilip ellerimi birleştirdim.
"Burada bahsedilenler, buradan dışarıya çıkmayacak. Duydunuz mu?" Samet ve Sarp'ın birbirine olan bakışlarını yakaladım. İkisi de birbirini süzüyordu. "Birbirlerinden şüphelenen varsa, kapı orada." Ellerimle kapıyı işaret ettikten sonra hepsinin ağızlarına fermuar çektiğini gördüm.
Derin bir nefes aldım. Her şeyi, konserden itibaren anlatmaya başlamıştım. Hepsi pür dikkat dinlerken, şok olmuşlardı.
"Ne demek gördüm! Ne demek buradaydı Barış! Ya sana bir şey yapsaydı?" Mehmet'in sinirli sesi evi doldururken, hepimiz çıt çıkarmıyorduk.
"Sakin olmalıyız Mehmet." Berk'i ilk kez mu kadar ciddi görmüştüm.
"Kadın güzel miydi bari?" Hepimizin bakışları hızla Sarp'a dönmüştü. 'ne var' bakışını bizlere yollarken sadece gözlerimi devirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
POLİSE ŞAKA OLMAZ
FanfictionKaderin beklenmedik şakaları bazen bizi yıkabiliyor! Burcu Şahan, hayatın ona getirdiği zorlu mücadelelere rağmen ayakta kalabilmiş, polis olmuş ve bütün kaderini belirleyecek adımlar atmış bir kadındır. Ailesinin başına gelenler, onun dimdik ve güç...