Son

1.3K 114 94
                                    

Bayağı uzun bir bölüm yazdım. Sezon finali sayabilirsiniz ama devam edicem.

Uzun süre sonra hepsi nefes nefese küvetten çıkmıştı. Koşarak Stiles'ın yanına gitmek istedim ama kendimi tuttum. Scott nefesini kontrol etmeye çalışırken konuştu.

"Gördüm. Oranın nerede olduğunu biliyorum"

Ardından Stiles küvetten çıkarken ekledi.

"Evet geçtik. Koca bir ağaç kökü var. Artık o kadar büyük değil"

Stiles'a yaklaşıp ona bir havlu uzattım. Gözlerime baktı ama ben hemen gözlerimi kaçırdım. Scott hevesle konuştu.

"Onu bulabiliriz"

Deaton ile bakıştık. Scott Allison  ve Stiles bir şeylerin ters gittiğini anlamıştı. Stiles endişeyle sordu.

"Ne?"

İsaac kimse açıklamayınca durumu açıkladı.

"Uzun süredir baygındınız"

"Ne kadar uzun süredir"

Bu soruyu İsaac cevaplayamamıştı. Onun yerine Deaton cevapladı.

"16 saattir"

Scott endişeliydi.

"16 saattir suda mıyız?"

"Ve dört saatten az bir süre sonra dolunay çıkacak"

Stiles endişelenmeye başlıyordu. Ben de bunu fark etmiştim.

"Stiles sakin ol onları bulacağız"

Stiles sesini yükseltmeye başlıyordu.

"Sakin?! Sakin mi olayım! Babam onların elinde. Scott'ın annesi ve Allison'un babası da"

Panik atak geçirmesini istemiyordum. O yüzden onun sinirlenmesini falan engellemeye çalışıyordum.

"Anlıyorum ama"

Lafımı böldü ve bana bağırmaya başladı.

"Anlıyor musun?! Sen mi?! Senin ailen bile yok"

Bazen bir cümle kalbe saplanan bir oktan çok canı acıtır derlerdi de inanmazdım. Gözlerimin dolmasını engellemeye çalışıyordum. Ağzım açık kalmıştı resmen. Herkes şok içinde bana ve Stiles'a bakıyordu.

Hızlıca ordan çıkmak istedim. Montumu aldım. Hızlı adımlarla çıktım. Stiles arkamdan bağırdı.

"Y/n dur"

Onu dinlemeden Hızla yürümeye başladım. Nereye gittiğimi bilmiyordum ama tek amacım Stiles'tan kurtulmaktı. Ama kurtulamadım. Beni kolumdan tutup durdurdu.

"Öyle demek istemedim. Yemin ederim"

Özrü işe yarar mıydı? Hiç sanmıyorum. Ailemi ne kadar özlediğimi en iyi bilen oydu. O benim gözlerime bakmasına rağmen ben yere bakıyordum. Dolu gözlerimi görmesini istemiyordum. Kolumu ondan kurtardım. Bana hüzünle bakıyordu. Pişman olduğu belliydi.

"Sana ihtiyacım var. Lütfen.. lütfen gitme"

Eğer babası kayıp olmasa onu orda bırakıp giderdim. Ama şu an desteğe ihtiyacı vardı. Ona gerçekten çok üzülüyordum ve eğer şu an onu burda bırakıp gidersem vicdana azabından ölürdüm büyük ihtimalle. Kafamı salladım.

"Hiçbir yere gitmiyorum"

Bana gülümsedi. Onu mutlu ettiğim için mutluydum. Her ne kadar kalbimi kırsa da. Bunu yok saymayacaktım ama şu an görmezden gelecektim.

Teen wolf•Stiles Stilinski Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin