Şifacı

1.8K 126 21
                                    

Beacon Hills'e giderken Derek'i düşündüm. Daha doğrusu rüyamı. Gerçekten edebiyat hocamızla mı birlikteydi. Hatta bize yaşadığını söylemeden onunla sevişiyordu. Bu saçmalıktı. Gerçekten saçmalık. Böyle rüyalar görebileceğimi bilmiyordum. Bu rüyamdan kimseye bahsetmemiştim. Gerek yoktu. Zaten yaşadığını öğrenmiştik bir de edebiyat hocamızla seviştiğini öğrenmelerine gerek yoktu.

Peki ya başkasını başkasıyla sevişirken görürsem. Mesela Stiles. Sanırım onların sevişmesini bozardım. Umarım böyle bir rüya hiçbir zaman görmem.

Beacon Hills'e varınca Derek'i onun evinde bulacağımı biliyordum. Stiles ile Scott başka bir yere gitmişlerdi. Sanırım biri kaybolmuş. Ben de gitmek isterdim ama ilk önce Derek'e hesap sormam gerekiyordu.

Derek'in evine girince Derek salondaydı. Aslında en son beni bu evden kovmuştu. İsaac ile birlikte. Benim geldiğimi anlamıştı ki arkasını döndü. Ona hesap sorma zamanım gelmişti.

"Neden bize haber vermedin?"

Dedim sinirle. Çünkü oldukça sinirliydim.

"Ne?"

"Salağa yatma Derek. Hepimiz seni öldü sanıyorduk ve sen bize haber vermedin"

Derek oturduğu yerden kalktı.

"Verecektim ama-"

Cümlesini tamamladım.

"Ama bizim edebiyat hocamızla sevişmekle meşguldün"

Şaşırmıştı. Bunu dememi beklemiyordu. Ben de beklemiyordum. Gülümsedim.

"Herneyse. Beni burdan kovmuştun. Tekrar kovulmadan gideyim"

Dedim ve kapıya yöneldim. Ben çıkacakken konuştu.

"Y/n"

Onu dinlemeyecektim. Sonra tekrar konuştu.

"İstersen kalabilirsin"

Kovulduğum yerde kalır mıydım?

Kalmazdım.

Ben gururlu bir insandım. En azından Derek'ten fazla gururluydum.

"İstemiyorum"

Dedim ve oradan çıktım. Umarım pişman olurdu. Ki ben olsam ve benim gibi harika biri benimle kalmak istemediğini söylese oturur ağlardım herhalde.

Ordan çıkınca Stiles ile Scott'ın beni çağırdığı yere gittim. Etrafta polisler vardı. Stiles ile Scott'ı görünce yanlarına gittim. Stiles beni görünce şaşırmıştı.

"Hey. Burada ne yapıyorsun?"

"Artık bana ölümlerden bahsetmenizin vakti gelmedi mi?"

Stiles ile Scott birbirine baktı. Nerden bildiğimi falan düşünüyorlardı herhalde. Stiles anlatmaya başladı.

"Kurban veriliyor. Son iki kurban da Deaton'un bahsettiği gibi şifacı"

Stiles Scott'ın arkasında birine odaklanınca ikimiz de oraya döndük. Şerif telsiz dinliyordu. Stiles orayı işaret etti.

"Şunu duyuyor musun?"

Scott birkaç saniye telsize odaklandı. Sonra bize döndü.

"Ceset bulmuşlar"

***

(Ertesi gün)

"En son sen nöbetteydin"

"Ne? En son sendin"

"Hayır en son sen nöbetteydin"

Scott ve İsaac'in tartışma sesleri beni uyandırmıştı. Gece Melisa'nın yanında yatmışlardı ben de onları yalnız bırakmak istememiştim. Melissa'ya en azından bunu borçluydum. Be de olsa beni evinde ağırlıyordu.

İsaac kafasını sallayarak Melissa'ya döndü.

"Evet en son bendim"

"Kahramanlarım. Bir saniye hepsi doktor dememiş miydiniz? Son zamanlarda doktor falan olmadım. Bence güvendeyim"

"Evet ama bu herhangi bir şifacı olabilir anne"

"Pekala bugün kimsenin kurbanı falan olmayacağım. Hadi bakalım üçünüz de okula"

***

Okula gittiğimizde gözüm Stiles'ı aradı. İsaac ve Boyd Derek'e gitmişti. Derek'i görmek istemiyordum. Hala ona sinirliydim. İlk dersimiz ise edebiyattı. En sevdiğim hocanın dersi. Stiles'ın yanına oturdum. Ona gülümsemeyi de unutmadım. Sınıfa girdiğinde yüzüne iğrenç bir gülümseme takındı.

"Günaydın"

Ona Derek'e olduğumdan daha fazla sinir oluyordum. Kesin Derek'i o ayartmıştı.

"Hepinizin bildiği gibi bay Harris hala kayıp. Yani hasta. Yerine ben geleceğim. Dua edelim ki ileride, yerime daha yetkin bir kişi bulabilsinler"

Kendi kendime fısıldadım.

"Umarım bir an önce bulurlar"

"Y/n bir şey mi dedin?"

"Duyduğun şeyi neden soruyorsun?"

Stiles birden bana döndü. Böyle bir şey dememi beklemiyor gibiydi.

"Tamam. Başlayalım"

Öğretmen beni takmadı. Dersi anlatmaya başladı. Scott'ın telefonu çalınca Stiles ile hemen ona döndük. Telefonunu çıkardı ve şuranın altına eğilip konuşmaya başladı. Yüzü git gide endişeli bir hal alıyordu. Scott koşarak sınıftan çıktı. İkimiz de hiçbir şey anlamamıştık.

(Diğerlerinden)

Derek İsaac ve Boyd içeri gelince konuştu.

"Okula geri dönün"

"Aslında dönemeyiz. Boyd ve ben inanılmaz derecede hastayız"

"Ne oldu? Beyniniz hasar mı gördü"

İsaac Derek'e yaklaşırken konuştu.

"Bende migren var"

Sonra da Boyd'u gösterdi.

"Boyd da ishal oldu"

Boyd ise gerçeği söyledi.

"Seni korumaya geldik"

Derek merdivenlerden indi.

"Beni korumaya mı? Başım belada o zaman"

İsaac çalışma masasına yaslandı.

"Aslında Boyd'un bir planı var"

Teen wolf•Stiles Stilinski Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin