22-Always

1K 85 80
                                    

Sabah uyandıklarında Harry beraber kaldıkları otelde yaptığı gibi erken kalkıp kahvaltı hazırlamıştı. Tek eksik Louis'nin de uyanıp yapmak için ısrar etmesi Harry'nin de onu mutfağa bile almamasıydı. Çünkü Louis ile o geceden sonra çok yorulmuş olacak ki geç olmasına rağmen Louis hala uyanamamıştı.

Harry yumurta salatası ve normal salata yaptı. Sucuk ve patates kızarttı. Diğer kahvaltı tabaklarını da süslü bir şekilde koyarak güzel bir sofra hazırladı.

Gözlerini ovuşturarak içeriye Louis girdi.

"Hah uyandın mı Louis? LouLou'nun suyunu kontrol eder misin? Sonra gel de kahvaltımızı yapalım."

LouLou Louis'e hiç alışmış bir kuş değildi. Louis o yüzden ondan korkuyordu. Kuş biraz daha büyüyordu artık. Harry tam olgunlaştığında ve kendine bakabilecek hale geldiğinde onu salacaktı.

"Her zamanki gibi saçlarım öpülerek uyanmayı tercih ederdim."Louis kafasını kaşıyarak ve öfleyerek konuştu.

Harry de yaptığı işi bırakıp mutfak kapısının orada duran Louis'nin yanına gitti. İnmiş kafasının altından tuttu. Çenesinden kafasını kaldırıp dudağına minik bir öpücük kondurdu.

"Günaydın sevgilim.Seni çok seviyorum.Geç olduğunu fark edince hemen kahvaltı hazırlamak istedim."

Aslında Louis şaka yapmıştı. Ama Harry onu üzmek istemiyordu. Hiç bir şekilde. Kirpisi üzülmemeliydi. Üzmeye kalkan da olmamalıydı. Aynı şeyleri Louis de Harry için düşünüyordu ama ikisi de en çok sevenin kendisi olduğunu düşünüyorlardı. Birbirlerinden haberleri dahi yoktu.

"Günaydın aşkım.Sorun yok." O da tekrar bir öpücük kondurup gitti. Yosun renkli gözleri ne kadar güzeldi diye düşündü. Küçücük gözlerinde kocaman bir gezegen saklıyordu sanki.

...
Kahvaltıyı küçük hoş sohbetlerle bitirdiler.Harry "Ziam düğün" organizasyonlarını ele almıştı. Zorla yaptı bunu. Onunla ilgileneceğinden önündeki birkaç gün şirkete gidemeyecekti. E haliyle bir iki gün daha gideyim o zaman diye düşündü.

"Louis. Bu gün şirkete gitmeliyim bir tanem biliyorsun.(evliymişiz gibi bir tanem dedin Harry. Düşünme düşünme düşünme düşünme...) Öhm.evet şey diğer günler seninleyim biliyorsun."

Harry onunla evli olmayı isterdi. Çünkü... Belki bir çocuk sahibi bile olabilirlerdi bu şekilde. Adı Darcy olurdubelki.Normalde evli olmayı çok önemsememişti hiçbir zaman. Çünkü ikisi de aynı şey gibi geliyordu. Ama işin içine çocuk girmesi için evlenmelilerdi... Hem onun "kocasının" hayatının aşkı Louis Tomlinson olacak olması düşüncesi kalbini haraketlendiriyordu.Bilmem,belki de bu günlerde biraz fazla duygusal davranıyordu... Hem Louis bu konu hakkında ne düşünür bilmiyordu bu yüzden konuyu köşeye attı.

"Biliyorum ne yazıkki..." sahte ama sevimli bir üzgün ifade takındı yüzüne Louis. 

Harry ona sanki son günleriymiş gibi sarıldı. Onu kaybetmek istemiyordu. Eskisinden daha sıkı sarılıyorlardıbirbirlerine.Çünkü ikisinin de içi son olan olaylardan dolayı kaybetme korkusu ile doluydu. 

...
Harry şirkete girdiğinde her şey çok sessizdi. Mitch ile konuştular. Mitch'in uzun saçları aynı Harry'ninkine benziyordu. Tarzları da yakındı zaten (medya). Çok iyi anlaşıyorlardı. 

Mesela bu gün Harry'nin şirkette midesi fena şekilde bulanmış ve üzerine de kusmuştu.Harry Louis'nin dışarıdan yemek istemeleri sayesinde bu aralar o kadar çok yemişti ki ondan olmuş olmalıydı. 
Işte bu durumda Mitch ona çok yardımcı olmuştu. Ama şimdi ufak bir işinin çıktığını söyleyip işi bittikten sonra  hemen gelip Harry'e kahve ve iyileşmesi için daha sağlıklı şeyler getireceğini söyledi. Harry onu yanağından öpüp gönderdi. 

OBSESSIVELY (Larry Stylinson) (Smut!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin