BÖLÜM ŞARKISI - one direction - end of the day
Louis baba olduğu haberini duyduktan sonra ilk birkaç gün çok az yemek yemişti. Sürekli mutluluktan ağlıyor, sonra aklına Harry geliyor bir de üzülüp ağlıyordu.
Harry demişken ondan da ses seda yoktu. Günlerdir Louis'ye olanlardan haberi vardı fakat bir kere bile aramamıştı. Benden nefret ediyor olmalı diye düşündü Louis...
Bir tek bu gün Niall'ı aramıştı. Louis konuşurlarken Niall'ın üzerine atlayıp duymaya çalışsa da Niall telefonu kapadıktan sonra bile ne konuştuklarını söylemedi.
Yarın ayın 25'iydi. Yani Zayn ve Liam düğünlerini sonunda yapacaklardı. Harry onlara çok şaşalı bir düğün salonu seçmişti. İkisi böyle büyük bir yer istemese de Harry zorla bunu dayatmıştı. En iyisi olsun istiyordu.
Louis Harry'i günler sonra ilk defa yarın görecekti.Ona karşı nasıl davranacağını bilmiyordu. Hatta konuşacaklar mıydı onu hiç bilmiyordu. Onu o kadar özlemişti ki ;zaten uyuyamadığı geceleri, onu düğünde göreceği düşüncesi ile daha da geçilmez kılmıştı.
Gözlerinin altı morarmış vücudu zayıflamıştı. Louis Harry'nin olmadığı sürelerde bir sürü şarkı yazdı. Ama hiç birinde rahatlayamadı. Ayrılık sonrası kendine vakit ayırma ıvır zıvırları da işe yaramamıştı. Şarkılarında bahsettiği tek şey ne kadar yalnız olduğu, suçlu olduğu ve Harry'i ne kadar çok sevdiğiydi.
Louis odada sırt üstü uzanmış bunları düşündü. Gözünden yaşlar akarken dış kapının çaldığını duydu. Zayn ve Liam düğün salonu ve genel hazırlıklara bakmak için çıkmıştı. Evde bir tek Niall vardı. O açar diye düşünerek uzanmaya devam etti.
Tahmin ettiği gibi Niall kapıyı açtı. Ama ses gelmiyordu. Louis düşüncelerinden ayrılıp orayı dinlemeye koyuldu. Bir iki boğuk ses geliyordu ama ne konuştukları anlaşılmıyordu.
Louis'nin ağızından
Aman tanrım... Gelen Harry'ydi. Barışmaya geldi. Evet evet. Bana baba oluyorsun diyecek ve sarılacağız. Ya da bebeğini de al siktir git deyip beni tekmeleyecek... Lanet olsun ne yapmalıyım? Uyuma taklidi... Mantıklı.
Harry'nin sesleri yükseldi. Şimdi neler konuştuklarını anlayabiliyordum.
"Çok kalmayacağım Niall. Sadece... Yarın düğünden sonra gideceğim. Yeni bir ev buldum. Şirketin başına Mitch geçecek. Daha ona bahsetmedim ama en kısa zamanda yapacağım. Yeni bir sayfa açmak istiyorum Ni. Eşyalarımı toplamaya geldim. Yarın senin evinden çıkarım."
"A-ama Harold. Para durumun ne olacak? Ya da... Biz..? Ah dostum. Özür dilerim...Seni ne mutlu edecekse onu yap tabi ama...Bari biraz oturalım."
Niall'ın ağızından bir hıçkırık mı çıkmıştı? Şu an ikisi sarılmıştı sanırım. Harry endişelenmemesi ve para ile ilgili her şeyi düşündüğünü söyledi. Onları hep ziyaret de edecekmiş. Benim adımı söylemedi... Dünya üzerinden silinmişiz gibi davranıyor.
Ah içeri geliyor. Ayağa kalkıp kapımı araladım. Kapıyı kapadıklarını ve koridorun ortasındaki kıyafet odasına doğru ilerlediklerini gördüm. Benim (eskiden bizim) kaldığım oda da koridorun sonundaydı.
Beni henüz görmemişti. Kapıyı biraz daha araladım ve isteyerek takınmadığım üzgün ifadem ile onu izledim. İstemsiz arkada ellerimi birleştirdim. Çok özlemişim... Onun ile ilgili o tüm küçük şeyleri. Oturup ağlayasım geldi. Ben de kısmen öyle yaptım.
Yanlışlıkla ağzımdan bir hıçkırık kaçırınca ikisinin de dikkati bana çevrildi. Yosunlar bana baktığında gözlerimi kaçırdım. Niall "Louis?" deyince birden kapıyı kapatıp odaya kaçtım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OBSESSIVELY (Larry Stylinson) (Smut!)
FanfictionLouis ve Harry'nin birbirinden üne sahip şirketleri vardır. Birbirlerinden bihaber olan Louis ve Harry, büyük bir reklam fırsatını kaçırmamak üzere karşı karşıya gelir. İşlerine bu kadar takıntılı olan mavi ve yeşil, zamanla birbirine daha çok takın...