25-Don't be afraid

917 76 182
                                    

Mitch Louis'yi tuttuğu gibi ofise götürdü. Sonra Harry'i endişelendirmemek adına direkt en yakında olan Niall'ı aradı. Niall haberi alır almaz Mitch'in çağırttığı arabaya bindi. Mitch Louis'yi kucağına alarak arabaya koydu. İnsanlardan kaçmak biraz zor olmuştu. 1 saate kalmaz haberler bununla dolacaktı muhtemelen. Ama şu an kimse bunu düşünemezdi.

"Sen onu Zaynlerin evine götür. Ben Harry geldiğinde ona düzgün bir dil ile anlatacağım. Bu gün çok hastaydı ve kusup duruyordu. Endişelendirmemeye çalışacağım o yüzden."

Niall onayladı ve araba Liam ve Zayn'in evine doğru sürmeye başladı. Niall Louis'nin kafasını dizlerine yerleştirmişti. Onun için çok endişelenmişti. Saçlarını okşarken yolda doktoru aradı. Evin açık adresine doktor çağırdıktan sonra telefonu kapadı.

Eve ulaşmışlardı. Niall Louis'nin küçük bedenini kavradı. Camdan onları gören Liam çığlık atmış ve kapıya koşmuştu.Bunu duyan Zayn de arkasından koşarak geldi. Kapıyı hızla açtılar.

"Dostum! N'oluyor!?"

Liam Niall'ın üzerine koşmuş ve Louis'yi kucağından almıştı. Zayn de Niall'da bir şey var mı diye saçlarını karıştırarak baktı.

"Hemen içeri geçelim anlatacağım." dedi Niall.

Niall şöföre teşekkür ettikten sonra hızla içeri daldılar. Liam Louis'yi içerideki misafir odasına yatırdı. 10 dakika sonra doktor kapıyı çalmıştı ve odadakileri dışarı çıkardı.

O sırada Mitch Harry'e olan biteni anlatmaya çalışmıştı. Evet çalışmıştı çünkü "Louis'i bayılmış şekilde buldum." cümlesini tamamlayamadan Harry ilaç içmek için eline aldığı su bardağını yere atıp üzerine bir şey almadan koşarak ofisten çıkmıştı. Yol boyunca koşmayı bile düşündü ama arabaya binmeliydi. Arabaya biner binmez açık adresi söyledi.

Harry hemen Niall'ı aradı. O sırada salonda doktoru bekleyen diğer 2 çocuk da Niall'ı soru yağmuruna tutuyordu.

"Bakın Harry arıyor. Hoparlöre alacağım bir saniye"

"Alo! NİALL?.. BİRAZ DAHA HIZLI SÜRER MİSİNİZ LÜTFEN?!"

Çocuklar Harry'nin sesini ilk defa böyle duymuştu.
Niall telefonu hoparlöre alıp olanları anlattı. Birkaç gün önce Louis'nin evde uyuyakalmış olabileceğini o yüzden üstünü giymeden uyumuş olabileceğini söylediği günü hatırladı Harry. Demek ki o gün de bayılmıştı... Demekki uyuyakalmamıştı.

"PEKİ ŞU AN O NASIL NİALL? ONA İYİ BAKIYOR MUSUNUZ? DOKTOR ÇAĞIRIYORUM HEMEN. BEN BİLSEYDİM ONU EVDE BIRAKMAZDIM Kİ... KENDİNİ ARTIK İYİ HİSSEDİYOR SANIYORDUM. DEMEKKİ BU YÜZDEN İYİLEŞMESİ UZUN SÜRDÜ... AH. HEPSİ BENİM YÜZÜMDE-"

"Harry... HARRY! Sakin ol dostum. Evde şu an bir doktor var zaten. Hiç bir şey senin suçun değil anladın mı? Geldiğinde konuşacağız. Sakin kalmaya çalış. Uyandığında seni böyle görmemeli. Tamam mı?" dedi Zayn sakinleştirmek adına.

Harry sustu. "Harry.Tamam mı?"

"I-hım."

...
Harry eve geldiğinde uzun zamandır onda da olan anahtar ile kapıyı hızla açtı.

"Nerede o!?"

Herkes Harry'nin yanına toplandı.

"Sakin ol dostum. İçeride. Doktor şimdi çı- Hah çıkıyor."

Doktor kapıyı açar açmaz Harry doktora doğru koştu. Üzerindekileri, hatta ayakkabılarını bile çıkarmamıştı. Diğerleri de arkasından koştu.

"Arkadaşlarısınız sanırım?"

"Sevgilim."

"Her neyse. İçeri geçip konuşabilir miyiz? Şu anlık biraz dinlenmesi gerekiyor."

OBSESSIVELY (Larry Stylinson) (Smut!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin