BEOMGYU;
boynumdaki kızarıklıklara bakıyordu. yeni olduğu için henüz morarmamıştı.
kendimden bir kere daha nefret ettiğim. yanlış anlaşıldığım için.
boynumdaki kızarıklıklardan gözünü çekip bana baktı. umursamamıştı. zaten sorsa garip kaçardı. bunu o da biliyordu. ben onun sadece basit bir çalışanıydım.
ona tecavüze uğradığımı söylesem benim yalan söylediğimi düşünecekti.
haklı.
ben sadece onun 1 haftalık çalışanıydım. woojin ise onun en güvendiği elemanlardan biriydi. elindeki kremi bana uzattı ve ''köşede sür ve odadan çık.'' dedi. kestirip atmak kolaydı. sanırım bir sürtük olduğumu düşünüyordu.
önünde eğildim. köşede arşivlerin olduğu yere ilerledi ve dolabın kapağını açtı. bir çok gömlek, pantolon ve ayakkabı vardı. özeline fazla girmek istemediğim için arkamı döndüm ve gösterdiği yere ilerleyip kremin kapağını açtım. gözlerim doldu. insanların beni yanlış anlaması ve dışlaması en son istediğim şeyler arasındadır ve şimdi bu durumu yaşamak, daha çok ölmek istememe sebep oluyordu.
ben bir sürtük değilim diye bağırma isteğimi susturup elime biraz krem alıp karnıma sürmeye başladım. Taehyun elindeki gömleği uzatınca temiz olan elimle aldım. ''teşekkür ederim Bay Kang, yarın yıkayıp getireceğim'' diye mırıldandım. yüzüme bile bakmadan geri yerine oturdu. taehyun şirketteki herkese kötü davranırdı ama bana ayrı kötü davranırdı.
yeonjun'dan öğrendiğime göre, taehyun hep asistanlarına sert davranırmış. bunun için asistanlar sürekli istifa edermiş. elimden geldiğinde istifa etmemeye çalışacağım çünkü kardeşimin bu paraya ihtiyacı var.
gömleği giydim. kremi ortadaki büyük sehpaya bıraktım ve taehyun'un önünde eğildim. bunu farkettiğinden bile şüpheliyim.
odadan çıkacakken ''geçen sene Bay Lee ile olan anlaşmamıza göz gezdir bu gün anlaşma tazelenecek. güzel ve lüks bir restoran ayarla.'' dedi biraz bekleyince kafamı kaldırıp kendisine baktım. beni süzüyordu. ''akşam şirketin önünde resmi kıyafetlerinle ol, beraber gideceğiz. ayrıca yanına bilgisayarını da al not alman gereken yerler olacak.'' dedi. ''peki Bay Kang'' dedim.
tekrar önünde eğildim. cam kapıyı açtım ve dışarı çıktım. elimdeki gömleğe baktım, kahve lekesinin geçeceğini sanmıyorum. onun için masamın altındaki çöp kutusuna yuvarlayıp attım.
etrafıma göz gezdirip yeonjun'un nerede olduğuna baktım. soobin ile derin bir sohbete dalmışlardı.
ikisinin olduğu tarafa yaklaştığımı farkettiklerinde konuşmayı kesip gülümseyerek bana bakmaya başladılar. bende gülümsemeye çalıştım. yanlarına gelince soobin konuşmaya başladı ''biz çıkıyoruz geliyor musun?'' dedi. ofladım ''Bay Lee ilen anlaşmaya göz gezdirmem lazım ayrıca bir restorana rezervasyon ayarlamalıyım.'' dedim. '' ayrıca akşama hazır olmalıyım Bay Lee ve Bay Kang tekrar sözleşme imzalamak için yemek yiyecekler'' dedim. şimdi böyle deyince ne kadar işimin olduğunu anladım.
yeonjun ıslık çalıp ''ohoo sen altıdan önce şirketten çıkamazsın ki o zaman'' dedi,göz devirdim. haklı. her zaman ki gibi çevremdeki herkes haklı...
***
dosyanın kapağını kapatıp çantama koydum. laptopun kablosunu topladım ve laptopla birlikte çantaya koydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BOSS / taegyu
FanfictionSize küçük bir sır vereyim mi? uhm, Bay Kang benim sevgilim değil. Choi Beomgyu ♡ Kang Taehyun (Acemiliğimi üstümden attığım ilk hikayem. Okumayın aw.)