BOSS / taegyu

14.

final yakın :/

BEOMGYU; 

odama girip kapıyı kapattım. deri sırt çantamı yatağıma koyup içinden Yeonjun'a ait olan kıyafetleri çıkardım. pantolonun paçalarından tutup yere doğru çırptım. ses gelince pantolonu geri yatağıma koyup yere baktım. flaş yerdeydi. flaşı hemen yerden alıp çalışma masamdaki bilgisayara ilerledim. 

bilgisayarı alıp yatağıma koydum ve bende yatağıma oturdum. bilgisayarın açılmasını beklerken de flaşı taktım. dosyayı açtım ve karşıma kamera görüntüleri gelince sevinmeme engel olamamış ve ''yaşasın!'' diye bağırmıştım. 

hemen 12 Mart'ın görüntülerini açtım. Yeonjun 12 Mart olduğunu söylemişti. öylene doğru ilerlettim videoyu. sabah erkenden silmiş olamazlardı. ama onlarda benim düşündüğümü düşünmüş ve sabah çalmış olabilirlerdi. sabah 9 civarına getirdim.

kimsenin geldiği falan yok dediğim anda işlem odasına birisi girmişti. kim olduğu belli değildi. ama görüntüleri sildiği bariz bir şekilde belliydi. sanırım işlem odasının görüntülerini silmeyi akıl edememişti. 

hemen elime telefonu aldım. işlem odasına girdiği ilk andan itibaren videoya almaya başladım. videoya alır almaz gruba attım. videonun diğer kısımlarını sildim. bana gerekli olan sadece bu 2 dakikalık kısımdı.

HALI KAPAĞI 

video*

sarı afet; 

bu ne?

flaşı kaptım! 1 saattir görüntüleri izliyorum.

soobin;

kim olduğu belli değil ama

huening;

önemli olan görüntülerdi. kim olduğu elbet bulunur

ilk defa haklı bir şey söyledi. ekran görüntüsü almalıyım

soobin;

kkk

sarı afet;

teşekkür ederim Beom. benim için bu kadar uğraşıyorsun ama oraya geri dönmek istemiyorum. arkamdan kim bilir neler dediler. bir de yüzsüz demelerini istemiyorum.

huening;

öyle söyleme, bak bu kadar uğraşmış. hem sen yoksan bizde istifamızı veririz.

aynen öyle. sen yoksan bizde istifamızı veririz.

soobin;

gayler dayanışması!

huening;

°O°

telefonumun ekranını kapatıp şarja taktım. bilgisayardan flaşı çıkarıp masamın üstüne koydum ve bilgisayarı da ortadan kaldırdım. üstümü değiştirdim. Taehyun'un pantolonunu ona geri verecektim ama tişörtü vermek istemiyordum. tişörtü boş bir askıya asıp dolabıma astım. tekrar yatağıma yaklaşıp örtüyü kaldırdım. 

***

sabah erken kalkınca hemen banyoya ilerleyip kısa bir duş aldım. bu gün takım elbise giymek istemiyordum. sanki takım elbise hareket kabiliyetimi kısıtlıyordu. onun için düz beyaz bir kazağın üstüne siyah hırka giydim. bu gün hava kapalıydı. altıma da siyah kumaş bir pantolon giydim. lenslerimi takmak yerine yuvarlak beyaz gözlüğümü taktım.