BOSS / taegyu

21.

Bir sonraki bölüm final☺

BEOMGYU:

ensemde hissettiğim sıcak nefesler ile yerimde kıpırdandım.

Taehyun sanki kaçacakmışım gibi beni sarmış ve bacaklarını bacaklarıma sarmıştı. Ayağım ile yataktan destek alıp kaydığım yerden yukarı çıktım. Böylece Taehyun ile aynı boya gelmiştik.

Ayağım..

Fark ettiğim detayla kalbim hızlanınca Taehyun'u dürttüm. İlk başta narin olan ellerim Taehyun uyanmayınca hızlanmış dürtmekten çok tokatlamaya dönmüştü.

"Taehyun, kalk. Uyan!" Diye bağırdım bu sefer kendimi tutamayıp. Panikle ve açmakta zorlandığı gözleriyle ellerini belimden çekmişti. Tek gözünü açamadığı için ortaya tatlı bir görüntü sununca onu yanağından kocaman öptüm.

Heyecanla "ayaklarıma bak" deyip yerimde doğruldum ve ayaklarımı kendime çektim. Kaşlarını kaldırmıştı. Verdiği tek tepki buydu.

İnanmayarak kendisine baktığımda sanki yeni kavrıyorumuş gibi bana daha çok yaklaşmıştı.

"Ne yani? Artık sevişebilecek miyiz?" Dedi. Ayaklarımda olan bakışlarımı kendisine çevirdim. "Hayır" dedim net bir sesle.

Kolumdan tutarak beni kendisine çekti ve dudağıma küçük bir öpücük bıraktı. "Hala affetmedin mi?" Dedi.

Kafamı 'hayır' anlamında iki yana salladım. Benden izin almadan beni o evden çıkardığı için ona kızgındım.

Taehyun'dan ayrılmak gibi bir planım yoktu ama o evden kendi sözlerimi söyleyerek çıkmayı isterdim.

Onu üstümden ittirip yerimde doğruldum ve ayaklarımı yataktan aşağı bıraktım. Uyuşmuşlardı. Artık hissedebiliyordum.

Ayağımı yere iyice bastırıp yavaşça yere bastım. Bir haftadır yürümediğim için ilk başta tökezledim. Taehyun tökezlediğimi görünce hemen yatakta doğrulmaya çalışmıştı. Elimle onu durdurup odanın içinde bir kaç tur attım. Ayaklarım biraz zorlansa da berbat durumda değildi.

Tekrar yatağa adımladım ve bu sefer ben Taehyun'un dudağına küçük bir öpücük bıraktım. Yani bırakacaktım.

Taehyun geri çekilmeme izin vermeden beni yatakta devirmiş ve üstüme çıkmıştı.

Dudaklarını dudaklarıma bastırmış ve uyumla haraket ettirmeye başlamıştı. Gözlerimi kapattım. Her öpüşmemizde olduğu gibi elim yine yanağındaki gamzesine gitti. Baş parmağımla yanağını okşarken parmağımın içine girmesini seviyordum.

Alt dudağına iki dudağımı birden bastırınca üst dudağı burnum ile dudağım arasındaki çizgiyi ıslatmıştı. Haraket etmeden onu öpmeme izin veriyordu sadece.

Alt dudağına bu sefer dişlerimi geçirince o da üst dudağımı kavramıştı. İkimizin dudağı da savaş içerisindeymiş gibi olduğu için öpücük dudağımızdan taşıyor çenemize kadar inen bir ıslaklık bırakıyordu.

Nefessiz kalmam umurumda değildi. Sadece anın tadını çıkarıyordum. Taehyun daha fazlasını ister gibi elini tişörtümün eteklerine indirmişti. Kafamı geriye çekip elinin tersine elimle vurdum.

Küçük bir çocuk gibi dudaklarını büzmüş ve parlayan gözleriyle gözümün içine bakmıştı.

"Hayır Taehyun. Daha yeni kalktık üstelik." Dedim azarlayan ses tonumla. Üstümden kalkmış ve yatağın boş olan kısmına geçip tepinmeye başlamıştı.

Bu haline kıkırdadım. Kıkırtımı duyunca bu sefer ayak topuklarını yatağa vurmaya başlamıştı. "Akşam." Dedim sessizce.

Dediğim şeyi tepinmesine rağmen duymuş ve büyülüymüşüm gibi bana bakmıştı. Gözlerinin içi parlıyordu resmen.