BEOMGYU;
''birisi bu durumu açıklasın.'' dedi annem otoriter bir sesle. oturma odasındaydık. ben ve taehyun yan yana oturuyorduk. annem ise karşımızdaki koltuğa oturmuş bizden hesap soruyordu.
konuşmak -yalanlarımı sıralamak- için ağzımı açtım. ama konuşamadan Taehyun elini bacağıma koyarak susturmuştu. annem Taehyun'un eline bakınca hemen ittirdim elini. bu gün fazla ve saçma derecede samimi olmuştuk.
''üzgünüm efendim. Beomgyu belli ki size sevgili olduğumuzu söylememiş. uygun olmayan bir durumda yakalandık. ama cidden göründüğü gibi değil hiçbir şey. Beomgyu kapıda sizin sesinizi duyunca telaşlandı. telaşlandığı için doğru düzgün düşünemedi sanırım.'' son cümleyi imalı imalı söylemişti. ''o telaşlanınca doğal olarak bende telaşlandım. daha önce böyle bir duruma düşmediğim için de ne yapacağımı bilemeyip saklandım. Beomgyu'nun bir suçu yok. kötü bir şey yapmıyorduk.'' derin bir nefes alıp devam etti. ''Beomgyu'nun aynı zamanda patronuyum. evine de şirket için çok önemli olan bir dosyayı almaya gelmiştik'' dedi ve anneme suçlu bir ifade ile bakmaya devam etti. bir zahmet onu da yapsın.
onun yüzünden başıma gelmeyen kalmamıştı.
annemin yumuşayan bakışlarından affettiğini anlamıştım. annem ayağa kalkmış ve yemek masasının üstündeki mavi bir dosyayı alıp yanımıza geri gelmişti. ''bundan mı bahsediyorsun?'' demişti yumuşak sesiyle.
Taehyun hızlıca başını sallamış ve dosyayı annemden almıştı. aklıma gelen şeyle anneme döndüm. ''Ji-Su'yu unuttuk.'' dedim. annemin yüzünü telaş kaplamış ''hemen hazırlan. bende taksi çağırıyorum'' dedi. hemen kafamı sallayıp yerimden kalktım bir kaç adım atmıştım ki Taehyun konuştu. ''taksiye gerek yok, Bayan Choi. ben sizi götürebilirim.'' annem bana bakmış ve onay beklemişti. kaşlarımı hayır anlamında hareket ettirdim. ama annem inadına kabul etmişti. odama girdim. dolabımı açtım. giyeceğim eşyalarımı çıkarmıştım ama lacivert bandanamı bulamıyordum. fazla zamanımız olmadığı için pas geçip siyahı aldım. ve giyinmeye başladım.
bandanamı da takıp odadan çıktım. annem ile Taehyun ben gelince konuşmayı kesmişti. konuştukları şeyi merak edecek durumda değildim şuan. evden hep beraber çıkmış ve arabaya annem arkada ben önde olmak üzere binmiştik.
***
ertesi gün işe gitmek için erken uyanmıştım. her zamanki takım elbiselerimden birisini giymiş ve telefonumu alıp çıkmıştım evden. yolda yürürken bir pastaneye uğramıştım yolda giderken yemem için çörek ve içmem için kahve almıştım. şirketin önüne geldiğimde çöplerimi çöp kutusuna yapmış ve elimi verdikleri ıslak mendil ile silip öyle girmiştim. asansöre binip ineceğim kata basmıştım. asansörde sabahın erken saatleri olduğu için kimse yoktu. her zamanki geleneğimi bozmayıp arkamı döndüm ve aynaya baktım. gözümün önüne gelen saçlarımı kenara itmiş ve asansör durunca inmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BOSS / taegyu
FanfictionSize küçük bir sır vereyim mi? uhm, Bay Kang benim sevgilim değil. Choi Beomgyu ♡ Kang Taehyun (Acemiliğimi üstümden attığım ilk hikayem. Okumayın aw.)