MehpareEvlilik teklifini ertesi gün herkes duymuş ve anında düğün hazırlıkları başlamıştı,ben ne olduğunu anlamadan gelinlik modellerine bakıyordum. Birkaç gün içinde çoğu hazırlıklar bitmişti bir dahaki aya evlenecektik. Düğün mahallede ki düğün salonunda olacaktı ,birkaç arkadaşıma haber vermiştim akrabam yoktu zaten ,gelicek arkadaşım iki elin parmağını geçmiyordu.
Kadınlar olarak geldiğimiz gelinlikçiye prova yapıyorduk ,gelinlik üzerimde gelinlikçi kadın gelinliğimin üzerine iğneler koyuyordu,işi bitince üstümü değiştirmiştim."İki haftaya işi biter Sultan anne."
Gelinlikçi Sultan anneyle konuşuyordu.
"Tamam Tülin teşekkür ederiz."
Oradan çıkmış kadınlar için elbise bakmaya gittik.Ayşe abla baya hevesliydi bu işe ,benimle de konuşmaya fikirlerimi sormaya başlamıştı. Hoşuma gidiyordu.
Elbiseler alındıktan sonra eve gittik aldıkları yerleştirip mutfağa yemek yapmaya girdik.Akşam yemeğinden sonra odalara dağılmıştık. Banyoda işlerimi hallettikten sonra yatağıma girmek için hazırlanırken kapı açılıp kapandı.
Akın sırıtarak yanıma geldi belimden tutup kendine çekti.
"Evleniyoruz!"
Kıkırdayıp kollarımı boynuna doladım.
"Evet müstakbel kocacım."
Gözlerinin içi parlamıştı.
"Seni çok seviyorum Ay parçam."
"Bende seni seviyorum civcivim."Ertesi sabah Yamaç abi beni çalışma odasına çağırmıştı. İçerde Selim,Cumali ve Salih abi ve Emmi vardı.
"Bir sorun mu var abi?"
"Yok Mehpare korkulacak bir şey değil."Yamaç abi bir şey olmadığını söylediğimde rahatlamıştım. Selim abi konuşmasıyla ona baktım.
"Bu akşam seni istemeye geleceğiz."Ağzım açık kalmıştı. Beni kimden istiyeceklerdi ki. Cumali abi aklımı okumuş gibi cevap verdi.
"Aile büyüğü benim seni benden isteyecekler."
Gözlerim dolmuştu,ağlamamak için kendimi sıkıyordum. Cumali abi yanıma gelmiş bana sarılmıştı."Ağlama abicim."
Abicim dediğinde hıçkırarak ağlamaya başlamıştım. Bir süre sonra kendime gelmiş gözlerimi silerek geri çekildim.
"Teşekkür ederim."
Emmi gülümseyerek cevap vermişti.
"Teşekküre gerek yok kızım sende artık bizim ailemizsin.""Hazırlıklara başlayın o zaman gelin hanım."
Selim abi bana gülümsediğinde kafamı saklayıp odadan çıkmıştım. Mutfağa gittiğimde Sultan annenin yanına gittim."Sultan anne Cumali abi bu akşam beni istemeye geleceklermiş."
"Biliyorum kızım haberim var. Hazırlıklara başladık."
"Ne yapmam gerekiyor?"
"Sen Karaca ile alışverişe gidin üstünüze bir şeyler alın gerisi bizde."Gözlerim yine dolunca Sultan anne yanağımı okşadı.
"Ağlama güzel kızım."
"Mutluluktan."
"Hadi gidin bakalım."Karaca'nın yanına gitmiş hazırlanıp evden çıkmıştık. Meke ve Celasun arabayla bizi bıraktıklarında mağazaları alt üst etmiştik.
En son bir elbise almış eve gitmiştik. Evdekilere yardım ettikten sonra akşam olmuş yemek yedikten sonra erkek tarafında olanlar Saadet ablanın evine gitmişti. Kız tarafında olanlar yani benim, Cumali ve Salih abi , Damla abla.
Saadet abla da iki eve koşturup duruyordu. Sultan anne de evde kalmış bana yardım ediyordu.
Erkek tarafında da Selim ve Yamaç abi,Ayşe abla ve Karaca.Elbisemi giydikten sonra aynaya baktım.
Saçlarıma bir şey yapmamış açık bıraktım.
Keşke annemde yanımda olsaydı,çok özlemiştim. Gözlerim dolduğunda tavana baktım. Kapı çaldığında içeri Sultan anne girmişti. Ellerimi tutup karşımda durdu.
"Artık bizim ailemizsin kızım, sakın kendini yalnız hissetme. Ailenin yerini asla dolduramayız ama senin aileniz."
Gözlerim dolu şekilde gülümsemiş elini öpmüştüm. Beraber aşağıya indik. Kapı çaldığımda Damla ablaya baktım. Halime gülmüştü.
"Hadi Mehpare aç kapıyı."
Kafamı sallayıp kapıya giderek,açmıştım. Kapının önünde Selim ve Yamaç abi vardı. İçeri geçtikten sonra Ayşe abla ve Karaca girdi en son Akım elinde çiçeklerle bekliyordu. Beni süzdükten sonra çiçekleri verdi.
"Çok güzel olmuşsun."
"Teşekkür ederim."Salona geçmiş oturmuştuk. Cumali abi sırıtıp Selim abiye döndü.
"Eee nasılsın Selim bey?"
Selim abi gülüp cevap verdi.
"İyiyiz Cumali bey iş güç, siz nasılsız?"
"İyiyiz bizde de iş güç."Sultan anne mutfağı işaret ettiğinde ayağa kalktım.
"Kahvelerinizi nasıl içersiniz?"Sade ,orta cevaplarını alınca mutfağa geçtim Damla ,Saadet abla ve Karaca yanıma gelmişti. Bana yardım ederek kahveleri hazırlamıştık.
Karaca elinde karabiber ve tuzla gelmişti.
"Bol bol dökelim,yansın abim."
"Hayır ya kıyamam."
Karaca gözlerini devirirken Damla ve Saadet abla gülmüşlerdi. Saadet abla Karacanın elinden tuzu alarak bana uzattı.
"Adettendir ,tuz dök....Karaca karabiber fazla olur."Tuzu kahveye döktüm ,Akın'ın bardağına kırmızı kurdele bağlamıştık diğerleriyle karışmasın diye.
Salona gidip sırayla dağıttım sandalyeye oturduktan sonra Akın'a bakmaya başlamıştık. Akın bardağı alıp kokladı alttan bana baktığında sırıtmıştım. Yudum aldığında suratında bir mimik bile oynamadı ,fincanı kafaya dikip bıraktıktan sonra arkasına yaslandı. Kızlarla şaşkınca birbirimize baktık.Selim abi yerinde dikleşti.
"Sebebi ziyaretimiz belli Allah'ın emri peygamberin kavliyle kızınız Mehpare'yi oğlumuz Akın'a istiyoruz."
Cumali abi çatık kaşlarla bana baktı.
"Sen evlenmek istiyor musun kızım?"
"Siz nasıl münasip görürseniz."Cumali abi kafasını sallayarak Selim abiye döndü.
"Ee o zaman vermiyorum."Akın'la ağzımız açık birbirimize baktık. Cumali ve Selim abi kahkaha attıklarında onlara baktık.
"Şaka şaka siz karar vermişsiniz bize hayırlı olsun demek düşer."
Akın'la beraber nefes verdiğimizde bize gülmüşlerdi. Söz yüzüklerini takmak için salonun ortasına geçtik tepsiyi Karaca tutuyordu. Yüzüklerimizi Emmi takmış hayırlı olsun diyerek kesmişti. Büyüklerin ellerini öpmüş yerlemize oturduktan sonra konuşmaya başlamıştık.
<•••>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pâyidar - Akın Koçovalı
FanfictionSuyun altında son nefeslerimi vermeye başlarken elimi cama koydum. Camın arkasındaki Akın göz yaşları içinde bana bakıyor cama vuruyordu. Cama anlımı dayayıp gülümsedim buraya kadarmış demek. Akın arkasındaki amcalarına babasına dönmüş bir şey yapın...