MehpareKapı çaldığında Selim'i yere oyuncakların olduğu yere koyup kapıya açmaya gittim. Kapı açtığımda karşımda Sultan anneyi gördüm.
"Anne? Hoşgeldin,gel."
"Yok aslında ben Efsun'a bakmıştım. Burda mı?"
"Ben bir bakiyim."İçeri girip Selim'i kucağıma alarak yukarı çıktım. Efsun'un odasının kapısını çalıp içeri girdim. Bana gülümsediğinde biraz tedirgin şekilde bakmıştım.
"Ne oldu Mehpare?"
"Sultan anne kapıda seninle konuşmak istiyormuş."
Efsun yüzündeki gülümseme hızla düşmüş boş boş bakmaya başlamıştı.
"İstersen konuşma gönderiyim."
"Hayır ben gönderirim."
Ayağa kalkıp hızla aşağıya indi. Selim ağlamaya başladığında mutfağa inip meyve hazırlamaya başladım. Bir süre sonra dışardan sesler yükselince korkuyla yukarı çıkmış Selim'i odaya beşiğe koymuş eline oyuncaklarını vermiş odanın önüne çıkarak Efsun'u beklemeye başlamıştım.
Efsun
Kapıda duran Sultan hanım yüzsüz bir şekilde içeri girmek istedi. Ben ne yaptım bana yaşattığını yaşattım. Dua etsin Yamaç'ın annesi yoksa daha beter şeyler yapardım. Sinirle içeri girdiğimde bir nebze rahatlamıştım. Yukarı çıktığımda odanın kapısında endişeli gözlerle bana bakan Mehpare'yi gördüm. Gülümseyerek yanına gitti.
"Merak etme bir şey yok."
"Efsun daha önce söylemek için bir fırsat olmadı ama bir şey söylemek istiyorum."
"Söyle?"
"Sultan anne seni kovduğunu Yamaç abiyle birlikte öğrendik Akın'la. Eğer biliyor olsaydım bir dakika durmaz Yamaç abiye söylerdim. Keşke elimden bir şey gelseydi."
Mehpare'nin kolunu okşayım gülümsedim.
"Biliyor olsaydın yapacağını biliyorum. Canını sıkma."
Yalan değildi eğer bilseydi söyleyeceğini biliyordum. Gözlerinde görüyordum.
"Masal uyanmış mı bir bakiyim."
Kafasını sallayıp odasına girdi. Bende odaya girdiğimde yatakta uyuyan kızımın yanına uzandım.
Mehpare
Birkaç gün sonra akşam evde otururken kapı çalmış gidip açmıştım. Karşımda Sultan anne,Saadet abla,Cennet ve abiler duruyordu.
Cumali abi elindeki eşyaları taşımaktan usanmış olacakki sabırsızca konuşmuştu."Hadi gelin çekilde içeri girelim."
Şaşkınlıktan konuşamazken geri çekilmiş içeri girmelerini izlemiştim. Sultan annenin elindekileri alıp yemek masasına bırakmış salona gitmiştim. Aşağıya inen Efsun Sultan anneyi görünce geri yukarı çıkmış arkasında Yamaç abide gitmişti. Biz salona oturup sesizce beklemeye başladık. Cumali abiye doğru eğilmiştim.
"Akın nerde?"
"İşi var geç gelir."Kafamı sallayıp arkama yaslandım. Efsun'un bağıran sesi bütün evi inletiyordu.
"O KADIN BU EVDEN GİDECEK!"
Daha sonra ikisi gelmiş sakince koltuğa oturmuşlardı.
Efsun'un Sultan anneye sürekli laf sokmaları hoşuma gitmedi değildi.
Kapı çaldığında Feyyaz abi kapıya bakmaya gitmişti. Yardım edin diye bağırdığında kapıya koşmuştuk. Medet Feyyaz abiye vurduğu görmüştüm. Medet'e üzülüyordum,Cennet'i seviyordu ama o amca şerefsizi Feyyaz abi ve Cennet'i evlendirmişti.
İçeri girdiğimizde yemek masasına oturmuş Yamaç abiyi dinliyorduk.
Yamaç abi konuşmaya devam ederken Salih abi gelmiş Cumali abiyle kavga etmeye başlamışlardı.
Salih abi,Cumali abiyi göstererek Sultan anneye bu çocuk olmamış Sultan hanım bu çocuk olmamış dediğinde böyle bir ortamda gülmemek için zor tutmuştum kendimi.Yamaç abi ortamı sakinleştirdiğinde hepimiz tekrardan yemek masasında oturmuştuk. Sessiz şekilde durduktan sonra Sultan anneler girmiş.
Bende gergin ortamdan kaçarak çocuklarımın yanına gitmiştim. O kadar gürültüye kalkmayan Selim ben odaya girdiğimde ağlamaya başlamıştı. Kucağıma alarak yatağa oturmuş emzirmeye başlamıştım.
<•••>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pâyidar - Akın Koçovalı
ФанфикSuyun altında son nefeslerimi vermeye başlarken elimi cama koydum. Camın arkasındaki Akın göz yaşları içinde bana bakıyor cama vuruyordu. Cama anlımı dayayıp gülümsedim buraya kadarmış demek. Akın arkasındaki amcalarına babasına dönmüş bir şey yapın...