twenty-two

3.8K 427 276
                                    

Minho için hararetli geçen bir sabahın üzerinden saatler geçmiş ve hava kararmıştı. Yemek için üstümü değiştiriyordum. Çalışma odasında Minho'yu öyle bıraktıktan sonra, ne yalan söyleyeyim odamdan çıkmak biraz korkutmuştu.

Yani tüm gün yatağımda kaldığım için üstümde olan pijamalarımı çıkarıyordum. Eskiden kendi evimdeyken yemeğe de pijamalarımla giderdim, üstümden hiç çıkmazlardı. Bu yüzden buraya geldiğimde ilk başlarda üşensem de sonradan alışmıştım.

Takım elbise giyen yedi adamın arasında sweatshirt ve eşofman giyiyor olmam bir miktar tuhaf hissettirecekti ama yapabileceğim bir şey yoktu.

Yemek odasına girdiğimde ben hariç herkesin orda olduğunu gördüm, kapıyı açtığım sırada tüm gözler bana dönmüştü. Sessizce eğilip selam verdikten sonra Minho'nun yanında kalan yerime oturdum, karşımda ise ilk gün çalışma odasında beni karşılayan ve adının Seungmin olduğunu öğrendiğim kişi oturuyordu.

Minho ile iş hakkında bir konu tartışıyorlardı, yumuşak yüz hatlarına sahip olsa da ciddi ifadesi sebebiyle biraz ürkütücü görünüyordu. Benim diğer yanımda da Hyunjin oturuyordu, onu Minho'ya şikayet ettiğim günden beri daha seviyeli ve saygılı konuşmuştu benimle. Korku insana neler yaptırıyordu işte.

Hyunjin'in yanında yine sert görünen Changbin vardı, baştan aşağı siyah olması da delici bakışları yüzünden yine korkutucu gelmişti gözüme. Benim evimdeyken elinde tuttuğu silahı halen unutamıyordum.

Changbin'in yanında, masanın diğer ucunda ve Minho'nun karşısında olan adam bir nebze daha iyi gibiydi. En azından birilerini dövmek istermiş gibi bakmıyordu. Sarı kıvırcık saçları ve konuştuğunda bile belli olan gamzeleri aslında onu tatlı biri gibi gösteriyordu, buna rağmen giydiği takım elbisenin altından dahi fark edilen bu adam hakkında bir fikre sahip olamadım.

Karşımda oturan Seungmin'in yanında, benim ise çarprazımda oturan çilli biri vardı. Sanırım şu masada en az korkutucu olan oydu, görünüşüne bakacak olursam bir periye benziyordu, fantastik kitap aşığı benim ise bu adama adeta dibim düşmüştü.

Çilleri ve sarı saçları olan çocuğun diğer yanında oturan kişiye baktım. Ya benimle aynı yaşta, ya da bir yaş büyüktü. Yine de diğerlerinden daha küçük olduğuna emin sayılırdım, bakışları donuktu ve bir kere bişe ağzını açmamıştı. Sakince önündeki yemeğini yerken ara sıra gözlerini üzerimde tutuyor, daha sonra başka bir yere odaklanıyordu. Yüz hatları pek de yumuşak sayılmazdı, gözlerine ise baktıkça bakasım gelmişti. Bir tilkinin gözlerine benziyordu ve hafif dumanlı makyajıyka birlikte fazlasıyla dikkat çekiciydi.

Herkesi sapık gibi incelemeyi bıraktıktan sonra ben de önümdeki yemeğe döndüm. Beni tanıdıklarını az çok tahmin ediyordum, isimlerini bilmesem de büyük evde karşılaştığımız olmuştu, sadece selam verip geçiştirmiştim.

"Jisung, sizinle tanışmak istedi. Onun yanındayken de böyle ciddi olmayın, normalde bir araya geldiğimizde nasıl davranıyorsanız öyle davranın. Sizinle arkadaş olmak istiyor."

Daha önce biriyle arkadaş olmak istediğimde ilk adımı atan ben olmazdım, uygun bir bahanem yoksa ilk konuşan kişi olmaya cesaret edemezdim bile. Bu yüzden Minho'nun benim yerime konuşması rahatlamamı sağlamıştı. Teşekkürlerimi sunarak ona gülümsemiştim.

"Oh be, ciddi görüneceğim diye kendimi o kadar kasmıştım ki..."

Çilleri olan sarışın çocuk konuştuğunda ağzımdaki yemeği çiğnemeyi unuttuğumu bile söyleyebilirdim. Hayatımda duyduğum en kalın ve derin sesti ve adamın dış görünüşüne inanılmaz derecede tezat olması inanmamı iki kat zorlaştırıyordu.

Saniyeler sonra far görmüş tavşan gibi göründüğümü fark ettiğimde kendimi düzelttim, Minho'nun kıkırdadığını duyabiliyordum.

"Eminim yakında alışırsın."

Çilli adamın sesine hitaben konuşan Hyunjin'e döndüğümde onaylayarak gülümsedim. İlk dakikaların aksine oldukça samimi olan konuşmalarına ara sıra katılıyordum. Onları sevmiştim. Tanımasam bile, sevecen ve güven veren bakışları oldukça güzeldi.

----------

Kontrol edemiyorum, hatalarım olduysa üzgünüm şimdiden.

Masada oturanların yerleri;

            🐶 🐥  🦊  
         |                      |
    🐰|___________|🐺
            🐿  🦙  🐷

Masa bile çizdim yani daha ne yapayım ben fkenkdwmdkdmf

Felix'i görene kadar perilerin varlığına inanmazdım, bu güzelliğin başka bir açıklaması olamaz 🧚‍♀️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Felix'i görene kadar perilerin varlığına inanmazdım, bu güzelliğin başka bir açıklaması olamaz 🧚‍♀️

I Killed Someone For You, Minsung ✔︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin