Bilet rezervasyonumu yapmıştım. Bir hafta sonra gidiyordum en fazla bu kadar erken bir zamana bulabilmiştim bileti.
Buraları özleyecektim her ne kadar burayı çok sevsemde bir o kadar da beni yıpratmıştı ve ben bunu kaldıramıyordum artık. Çok zordu benim için hayatımı sürekli mahveden bir insanla bırakın aynı şehri aynı ülkede yaşamak bile benim için bir işkence gibiydi artık tamamen yeni bir hayata başlama zamanı gelmişti.
Onun gibi başka birine aşık olur muydum güvenebilir miydim? Bilmiyordum. Ama onsuz bir hayata başlayıp mutlu olacaktım bundan emindim.
Bir hafta... Sadece bir küçük haftacık. Ben koskocaman yıllar boyunca beklemiştim küçük bir haftayı mı bekleyemeyecektim?
Ben düşüncelere dalmışken telefonumun çalmasıyla irkildim.
Hemen elime aldım ve ekranda yazan ismi okudum.
Brian?
Neden arıyordu ki bu şimdi beni?
Ne olduğunu daha fazla sorgulamadan telefonu açtım.
"Alo?"
"Selam Selena nasıl gidiyor?"
"İyi işte bir sorun mu var neden aradın?"
"Hadi ama Selena biraz rahatla iyi bir şey için aradım."
"Yoksa kamera kayıtları mı bulundu?"
"Ha, yok malesef onla alakalı değil bugün bir arkadaşım sevgilisine evlilik teklif edecek ve bu yüzden bir canlı müzik veren mekanda arkadaşlarla toplanacağız ve benimde bana eşlik edecek bir bayana ihtiyacım var benimle gelir misin?"
"Yani çok ani oldu kafam çok karışık ve enerjini düşürüp gününü mahvetmek istemem Brian."
"Amaç zaten moralini düzeltmek ben tek gitmek istemedim seninde belki keyfin yerine gelir diye arıyayım dedim."
"Çok teşekkür ederim ama..." Sözümü bitiremeden Brian sözümü kesti.
"Lütfen beni kırma Selena."
"Peki gelirim."dedim mecbur
"Bir saate seni alırım."
"Tamam bekliyor olacağım."
Telefonu kapattık. Cidden aptaldım kafam bu kadar karışıkken insanların da mutlu günlerini bozmak istemiyordum ama Brian üzülmesin diye kabul etmiştim yapacak bir şey yoktu.
(Bunu giydi olarak düşünün)
Üstüme özenmeden gece kulübü havasında bir kıyafet geçirdim.
Saçımı açık bıraktım. Aşırı ağır olmayan bir makyaj yaptım. Ve iki fıs parfüm sıktıktan sonra kendimi koltuklarından birine attım ve telefondan instagrama bakmaya başladım. Her zamanki şeylerdi.
.........
"Çok güzel olmuşsun Selena ."dedi
Brian arabadan inip bana kapıyı açarken"Çok teşekkür ederim sizde çok yakışıklı olmuşsunuz."dedim gülümserken
Çok mutlu değildim ama mutlu gibi davranmanın kimseye zararı olmayacağı için yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirdim.
Arabaya bindikten sonra Brian kapıyı kapattı ve kendi de şoför koltuğuna yani yanıma geçti.
Yol boyunca Brian arkadaşlarının aşk hikayesinden biraz bahsetti olaya çok yabancı kalmayayım diye, her ne kadar çok fazla odaklanamasamda aklımda bir iki şey yer etmişti.
Açıkçası orda çok fazla bir şey yapmayacaktım. Sadece Brian'ın yanında oturmayı planlıyordum.
En sonunda arabanın durduğunu hissettiğimde Brian hemen indi ve bana kapıyı açtı arabayı park etmesi için ordaki görevlilere verdi.
"Elinden tutabilir miyim?"diye sordu bir anda
Ben ilk başta şaşırmış bir şekilde yüzüne bakarken "Şey daha gerçekçi olsun diye."dedi utanarak
Ona kısa bir gülümseme gönderip elini tuttum. Aslında bunu asla yapmazdım ama kalbim kırıldıktan sonra bu duygunun ne kadar iğrenç bir şey olduğunu anlamıştım bu yüzden kimseye bu duyguyu yaşatmak istemiyordum.
"Teşekkür ederim."dedi gözlerimin içine bakarken
"Rica ederim."dedim ondan gözlerimi kaçırırken
İçeri girdiğimizde masalar pekte boş sayılmazdı hatta direk değildi.
Ama bizim için bir masa ayrılmıştı yani en azından Brian öyle demişti gidip bize ayrıldığını düşündüğümüz masaya oturduk ancak masanın karşı tarafları da boştu muhtemelen Brian'ın arkadaşları da gelecekti.
Açıkçası umrumda değildi.
Bir kaç dakika bekledik ve birkaç kişi daha mekana girdi sonra bir kaç kişi daha ve Brian'ın arkadan gelen kişilere el salladığını gördüm.
Gelen kişileri çok görememiştim. Ancak biraz daha yakına geldiklerinde yüzlerini ayırt edebilmiştim.
"Selam adamım."
Brian gelenlere selam verdikten sonra beni onlara onları bana tanıttı.
Oturduk. "Ee Selena kendinden bahset biraz bakalım."dedi sarı saçlı olan çocuk
"Yani nasıl bahsetsem ki normal bir insanım."
Bir anda karşımdakiler gülmeye başladı komik olan neydi ki?
Brian kulağıma eğildi ve "Bunlar biraz kaçık tipler çok takılma sen."dedi
Kafa salladım. Normalde herkes gelmeden masaya bir şey gelmeyecekti ama Brian dayanamamıştı.
"Bizimkiler gelmeden tadımlık bir şeyler mi içsek boş boş oturmak sıktı."
"Olur."dedim ben
Karşımızdakilerde kafa salladı.
Hepimiz için hafif bir kaç tane kokteyl söyledik.
"Daha kaç kişi daha bekleyeceğiz?"dedim
"İki kişi."dedi Brian
"Dört."dedi sarı saçlı çocuğun yanında oturan adını Tom olarak hatırladığım çocuk.
"Diğer iki kişi kim?"dedi Brian
"İki arkadaş daha gelecek tanımazsınız." Dedi sarı olan
İyi be der gibi omuz silkti ve kokteylini kafaya dikti.
Bende kokteylimi aldım ve yavaş yavaş yudumlamaya başladım.
O sırada sarı çocuk konuştu "Bizimkiler de geldi."
Gözlerimi yan tarafa döndermemle gördüğüm şeyle şok olup boğazıma kaçan kokteyl yüzünden öksürmeye başlamıştım ki Brian da kafasını yan tarafa döndermişti ancak o anda duyduğum tek şey Brian'ın ağzından çıkan tek kelimeydi.
"Hassiktir!"
Uykulu uykulu saçma bir bölüm saldım şimdi gidiyorum aşklar muah ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My little b*tch +18
Fanfiction"Seni üsste görmek istediğim tek yer yatağım olacak Gomez şirketim değil."