Elime aldığım siyah ve kırmızı elbiselerimden hangisini şirkete giderken giymek için seçeceğim hakkında zerre fikrim yoktu aslına bakılırsa eşyalarımı alıp defolup gideceğim bir mekan için bu kadar süslenmenin mantığı neydi? Bende aynı soruyu Fionaya sormuştum ama o bana giderken bile sözde 'güzel' bir izlenim bırakmam gerektiğini söyleyip duruyordu.
"Şimdi sen hangi elbiseyi giymemi istiyorsun."dedim elimdeki iki elbiseyide kaldırıp bakarken
"Dedim ya selena kırmızı seni çok aşırı seksi gösterir ama siyahta aşırı asil gösterir yani ikiside harika."
" Çok yardımcı oluyorsun sağol."dedim göz devirirken
Siyahı giyecektim çünkü kimseye seksi görünmek gibi bir amacım yoktu.
En sonunda kombinimi tamamlayıp Fiona ya göstermek için odadan çıktım.
"Sence nasıl."
Fiona bir kaç saniye düşündü sanki uygun kelimeleri arıyormuş gibiydi.
"Hmm şey nasıl derler..." Bir kaç saniye daha durakladı ve devam etti "Fevkalade olmuşsun ."dedi heyecanla
"Teşekkürler."dedim hafifçe sırıtarak
"Aman tanrım Selena saat geç olmak üzere bir an önce şirkete gidelim sen eşyalarını falan topladıktan sonra da bir yerlerde falan takılırız ha ne dersin?"
Bana kafa salladıktan sonra evden çıkıp şirketin yolunu tutmuştuk bile araba şirketin önüne gelince indik ve içeri girdik.
İlk başta herhangi bir şey yoktu ancak dünkü olaydan sonra onun yüzünü karşımda görünce kalbimin yerinden çıkacak gibi olduğunu nefesimin kesildiğini hissettim bana dediği sözleri kendime yedirtemiyordum.
Dün Fiona ile bayağı konuşmuştuk ve bana Justin'e gidip her şeyi anlatmamı onun yüzünden bir ilişkinin bitmesini istemediğini söylemişti ancak ben onu bu nebzeden sonra affetmeyecektim sadece ona gerçekleri gösterecektim ve tıpkı onun beni hayatından kovduğu gibi onun hayatından çıkacaktım.
"Selena iyi misin?"
"İyiyim merak etme odama geçip eşyalarımı toplayacağım sende işine bak çıkınca ararım."
"Peki ."dedi normalde burda çalışmıyordu ama bazı projelerden dolayı hem de beni getirmek için uğramıştı.
Odama gidip koltuğuma son kez oturdum justinin ofisi karşımdaydı ama o burada değildi çünkü az önce başka bir yere gidiyordu muhtemelen toplantı falandı ben onu görmüştüm ama o beni muhtemelen fark etmemişti.
İlk önce masamdaki eşyalarımı aldım ve gereksiz şeyleri çöp kutusuna tıktım. Geriye kalan eşyaları kalemleri falan ise düzelttim.
Ardından çekmeceleri aradım ordanda özel şeyleri aldım ve gerisini düzeltip yerine koydum.
Neredeyse bütün çekmeceleri bitirmiştim sonuncu çekmeceye gelince açtım gördüğüm şey içimde bir şeyin burkulmasına sebep olmuştu justinle çekildiğimiz bir fotoğraftı bu, çok uzun süren bir ilişkimiz olmamıştı evet ama bana aşık olduğunu söyledikten sonra bir ara Justin telefonuna çekip sonra fotoğrafı iki kopya halinde çerçeveletmişti.
Onunkinin hala onun masasının üstünde olduğunu görmüştüm kendi elimdeki fotoğrafa da baktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elimi yavaşça fotoğrafın üzerinde gezdirdim gözlerimden düşen bir damla yaş çerçevenin üstüne düşerken elimle hemen sildim.
Fotoğrafin arkasını açtım ve fotoğrafı çıkarttım ardından yırttım ve onu da çöpe attım bu fotoğraf şuan kalbimin durumunu anlatıyordu onun gibi paramparçaydı.
Çerçeveyi de aynı şekilde çöpe attıktan sonra eşyalarımı da alıp odadan çıktım.
Çantamı karıştırdım ve telefonumu alıp Fionayı aradım.
İşi bitmişti ve beni beklediğini söylemişti dışarda
Hızlı hızlı asansöre doğru yürüdüm ve asansörün açılmasını bekledim .
Ardından içine bindim ve aşşağıya indim.
Fionaya sarıldım ve beraber arabaya bindik.
"E bugün ne yapıyoruz?"diye sordum
"Sahilde küçük bir ateş başında oturup sakince şarkı falan söyleyip biseyler içeriz falan diye düşündüm bazı arkadaşlarım da geliyor sorun olmaz değil mi?"
"Hayır hayır olmaz neden olsun ." Dedim
Bana gülümsedi.
"Ozaman şimdi eve gidip kıyafet falan seçmemiz gerekiyor değil mi?"dedim
"Evet de rahat biseyler giyeriz sonuçta sahile kumların üzerinde oturmaya gidiyoruz."dedi
Ona kafa salladım. Yaklaşık yarım saat sonra eve gelmiştik koşarak şuan kaldığım odaya girdim ve kıyafetlerimi karıştırmaya başladım.
Klasik bir şort ve üstüne yarım tişört giydim Fiona ise rahat mini bir etek üstüne beyaz bir cropped giymişti.
İkimizde hazırdık. Biz biraz kafa dinlemek istediğimiz için sahile erken gidecektik.
Telefonlarımızı aldıktan sonra sahile gittik.
Denizin kenarı cidden huzur doluydu dalga sesleri kulaklarımızı doldururken ikimizde kumların üzerine oturduk.
Gözlerimi boş sahilde gezdirdim bizim dışımızda kimse yoktu .
Yoktu? Hayır bizim dışımızda bir kişi daha vardı ama bizden çok uzakta oturduğu için yüzünü göremiyordum.
Biraz daha odaklanıp yüzünü ayırt etmeye çalıştığımda şaşkınlığımı gizliyememiştim.
"Justin?"
Sanırım kurguyu unutmuşum inşallah toparlayabilicem kurguyu oturtana kadar ara bölümler yayinlamayi düşünüyorum bakalım duruma göre oy vermeyi unutmayın ❤️
