9. Bölüm

19.9K 622 179
                                    

                                   Selaaaaammmm!

                                        Biz geldikk 💙

                                         Nasılsınız?

Bölüme bissuruu yorum yapın olur mu ? Sizi seviyorum <3 :')

Kısa bir not :  nikâh, düğün benzeri olayları çok yüzeysel yazicam zaten hiç sevmediğim ve anlamadığım İşler bilginize

Bölüme dalabilirsiniz artık

                           Keyifle okuyun bebekler 💙

🦋

Ahu dışarıdan duyduğu seslerle zorla kafasını yastıktan kaldırdı. Birkaç saniye kendine gelmeye çalıştı. Gözleri hâlâ kapalıydı, açılmıyordu. Bıraksalar aralıksız iki gün uyuyacağından emindi. Ama nerdee , böyle bir evde rahat bir uyku mümkün müydü !? Yavaşça yataktan kalkıp odasının kapısını açtı. Yengesi kahvaltı sofrasını toplaması için onu çağırıyordu. Kendi yediği kahvaltı sofrasını!

Ahu küçük adımlarla mutfağa girdi. Yengesi onu görünce

"Şükür uyandırabildik prenses hazretlerini , Ahu hanım hiç yorulmayın şöyle oturun lütfen ben hemen çayınızı getiriyorum."

Ahu bomboş gözlerle karşısındaki kadına bakıyordu.

"Kız ne bakıyorsun öyle, bakışlara bak tövbe estağfurullah. Çabuk toparla şu mutfağı kendi nikahına geç kalacaksın yoksa."

"Toplamıyorum ,sen topla. Yediğin sofrayı kaldırabilirsin diye düşünüyorum."

Sesini biraz inceltip yengesini taklit edercesine kafasını aşağı yukarı sallayarak konuştu.

"Hem dediğin gibi nikahıma geç kalmak istemem ."

Yengesi  şok içinde ona bakıyordu. O da Ahu'nun eskisi gibi olmadığını farkediyordu artık. Özellikle bu beş günde iyice anlamıştı. Ama pek işine geldiği söylemezdi. Kısa duraksamanın ardından abartıyla

"Allah'ım hareketlere bak , iyi ki sofra topla dedik bir  küfretmediğin kaldı. Hayır anlamıyorum bunca zaman evlenmeyi mi bekliyordun ? Ne bu havalar?"

"Ben banyoya giriyorum."

Ve arkasını dönüp mutfaktan çıktı. Yengesi arkasından abisine ve babasına söylemekle falan tehdit ediyordu ama o da bunun boşa olduğunu biliyordu. Onlar artık Ahu'ya hiçbir şey yapamazlardı. Ahu bunun Devrim sayesinde olduğunu biliyor ve ister istemez içinde bir minnet duygusu oluşuyordu.

Bugün nikahları kıyılacaktı. O gece Devrim Ahuyu kapıya kadar getirmiş Ahu eve girdikten sonra gitmişti. Aradan beş gün geçmişti ve bugün nikah vardı. Ahu hâlâ yanlış mı yaptım diye düşünse de artık çok geçti. Birkaç saat sonra evli bir kadın olacaktı. Her ne kadar gerçek bir evlilik olmayacağını bilse de sonuçta iki gün sonra aynı evde yaşamaya başlayacaklardı. Ah evet Devrim dediğini yapmış herşeyi halletmişti! Bugün nikâh, iki gün sonra da mahalle de bir düğün olacaktı. Ahu her ne kadar buna gerek olmadığını söylese de Ayten teyzesi asla kabul etmemiş. Oğluna yaraşır bir düğün yapmak istediğini falan söylemişti. Kadın haklıydı haklı olmasına ama Ahu istemiyordu işte.

Üç gün önce Ayten teyzesi ve Burcu'yla beraber merkeze gidip düğün için alışveriş yapmış hatta gün yetmediği için ertesi güne de  sarkmıştı. Ve Ahu'nun bu iki günde perti çıkmıştı. Burcu alışverişte ne kadar ona  yakın olmak istese de Ahu hep uzak durmuş ve olabildiğince az diyalog kurmuştu. İçinden gelmiyordu Ahu'nun ona gerçekten çok kırılmıştı.

AhuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin