Okşandığımı hissediyordum. Rüyada mıydım? İç çamaşırım aşağı doğru çekildi. Göğüslerimde bir el vardı. Karnımda başka bir el. Boynumdan tatlı tatlı öpülüyordum. Gözlerimi açmaya çalıştım ama açılmıyordu.
"Arkleas." dedim itiraz edercesine.
"Uyu güzelim." dedi kulağıma.
Uyumak istiyorum ama elleri durmuyor.
"Ne yapıyorsun? Saat kaç?" dedim.
"Beni öyle bir hale getirdin ki uyuyamıyorum Roza."
Gözlerimi kısarak baktım ona. Örtünün altında kayboldu. Hayal mi görüyorum? Hala uyanamamıştım. Sonra dizimin biraz yukarısında dudaklarını hissettim. Islak öpücükleri yukarı doğru çıkıyordu. Tam oraya doğru. Başımı kaldırdım. Gerçekten oradaydı.
"Arkleas, dur napıyorsun?" dedim. Ve orda dudaklarını hissettiğimde sıçramıştım.
"Kes şunu." dedim inleyerek. Keşke biraz ikna edici olsaydım. Hiç halim yoktu. Başımı yastığa bıraktım. Örtüyü çektim üstümüzden. Bacaklarımın arasında nasıl göründüğünün farkında mıydı? Dilini içime soktuğunda saçlarına daldırdım elimi.
"Çıldırdın mı be adam?" diye bağırdım. Nihayet ağzını çekti. Beni tamamen uyandırmış, yetmemiş nabzıma koşu attırmıştı.
"Çıldırdım evet. Senin sayende uyuyamıyorum şu halime bak." dedi sertliğini göstererek. Yetmemiş miydi yani? Kahkaha attım.
"Komik mi bu? Ben gülmüyorum ama Roza!"
"Tamam, Arkleas. Sadece beni uykumdan uyandırıp saldırmanı beklemiyordum. Sorun yok." dedim.
Bacaklarımı tutup beni kendine çekti. Yastıktan kaymıştı başım.
"Bakalım hazır mısın?" dedi. Ve sertliğini yavaşça içime itti. Kesinlikle hazırdım.
"Roza, uyurken bile seni bu hale getirebiliyorum. Bu çok iyi."
Ve kalçasını hareket ettirmeye başlamıştı. Öne doğru eğildi. Ağırlığını üstüme verdi. Ellerim yatağın üzerindeydi. Yüzüme yaklaşan yüzünü avuçladım. Dudaklarımı öpmeye başladı. Çok iyi öpüşüyordu ve kesinlikle beni yukarı taşıyordu. Bacaklarımı onun kalçasından beline kaydırdım ve çaprazlayıp kendime çektim. Tamamen tek beden olmuştuk. Dudaklarımızı ayırdı. Boynuma doğru gelip gitmeye devam etti. Önümdeki boynunu emmeye başladım.
"Roza gelmek üzereyim." dedi.
"Sorun yok. Üçe gelmeyeceğim." dedim. Alnını alnıma yasladı. Yüzünü avcuma almıştım. Hırlamaya başladı geliyordu. Son darbelerini vururken dudaklarıma doğru inledi.
Nefeslenirken, hiç hareket etmeden öylece kaldı. Yüzünün her yerini öptüm yavaş yavaş. Boynuna ilerledim. Ona sarıldım. Kulağıma eğildi.
"Sen benim kalbimsin Roza." dedi. Gülümsedim ve daha sıkı sarıldım. İçimden çıktı ve boyun boşluğuma koydu başını. Bende bir elimi sırtına koydum, diğeriyle de saçlarını okşadım. Öylece üstümde uyuyakaldı. Göğsümde kralı uyutmuştum. Saçlarını öptüm. Kokladım. Ben ne ara uyudum bilmiyorum.
&&&&&
&&
Uyandığımda Arkleas'ı göğsümün birini tutmuş diğerini de ağzına almış emerken buldum. Onu ittim.
"Ne oluyor?" dedi. Uyanamamıştı bile. Gerçekten mi?
"Arkleas uyan hadi Gülfem'le Eymen'i almaya gideceğiz bugün." dedim.
![](https://img.wattpad.com/cover/257912199-288-k967843.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜL 🍁 (TAMAMLANDI)
FantasyDünyada kalmış son iki kara parçası arasında sıkışmış bir kadın.. İnsan hayatını mı seçecek yoksa canavarın dünyasında kayıp mı olacak? &&&&& ''Sırf beni çıldırtmak için izin verdin ona Roza. Sen beni istiyorsun, bunu kabul et artık!'' Onu üstümden...