on altı

3.5K 319 14
                                    

Merdivenlerı çıkmış, hatta ayakkabılarımı bile çıkarıp eve girmiştim. Kapıyı Furkan açmıştı.

"Oo hiç geç kalmadın canım, ne geç kalması?"

"Abartma Furkan, 2 saat kaldım sadece. Hem neye geç kalmışım?"

"Ders çalışacaktık hani? Hadi ben masayı bile kurdum." diye hevesli hevesli bakıyordu bana.

Onunla çalışmak şu an çok iyi olabilirdi, ama öncelikle yapmam gereken bir şey vardı. Onu yaptıktan sonra da ders çalışma modunda olur muydum, bilmiyorum.

"Yarın çalışsak?" diye sordum olabildiğince tatlı bir şekilde.

Üzülmüştü şapşal!

"Biliyordum zaten böyle yapacağını. Sen bu gidişle hayatta kazanamazsın!"

"Saçmalama Furkan, söz yarın çalışacağız." dediğimde bana atma ziya bakışları atıyordu.

"Valla diyorum bak." diyerek saçlarını karıştırdım.

"Benim odamda biraz işim var şimdi, sen git çalış."

Artık odama gidip şu işi halletmem gerekiyordu. Odama geçip ilk olarak üzerime pijamalarımdan bir tanesini giydim. Evde dışarda giydiğim kıyafetlerle oturmayı sevmiyordum.

Saçımı da gelişigüzel topladıktan sonra telefonumu elime aldım.

aylin: merhaba

Diye bir mesaj attım önce. Mesajımı görmesini bekledim.

hatimsavar: merhaba
benimle konuşmak mı istiyorsun? :)

aylin: evet
ama önemli bir konu
söylemem gereken bir şey var

hatimsavar: aslına bakarsan benim de sana söylemem gereken bir şey var

aylin: tamam
ilk sen söyle o zaman

hatimsavar: ben
anonimliği bırakıyorum
daha doğrusu
sana anonimlik yapmayı bırakıyorum
yani sana yazmayı
pardon cümleleri bağlayamadım bir türlü :)
bundan sonra sana yazmayacağım
galiba böyle konuşmamız pek doğru olmaz
kaderimde sen var isen zaten, Allah bir şekilde birleştirir hayatlarımızı
öyle değil mi? :')
neyse
daha fazla rahatsız etmeyeceğim seni
(görüldü)

●●●●●●●

haydaaaa

Bugün pek bölüm atasım yoktu aslında ama gelen begeniler beni mutlu ediyor! :")

Bi' Cüz? | yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin