GÜLÜMSE; POLİS | Yarı Texting

27

Keyifli Okumalar🍃

Medya~ Asmin
---

Üzerimi değiştirip hastanenin banyosundan çıkıp abimin yanına gittim.

Görevli elinde tepsiyle gekirken bırakıp gitti. Abim bakışlarıyla tepsiyi işaret ederken, zorlukla yatakta dikeldi.

"Ne var?" Diye konuştum anlamazken. "Kendim yiyemeyeceğime göre," konuşmasıyla güldüm.

"Niye elin kolun yok mu senin?" Alayla konuştum. Tamam vurulmuştu falan ama, dün Merve hanım'ın  ziyarete geldiğini duyunca, hiç bir şeyi yokmuş gibi ayaklana biliyordu.

"Vuruldum kızım ben, vuruldum! Öyle basit bir şey değil bu. Elim kolum tutmuyor  benim." Ağzımın içinde dili çıkartarak 'he he' ledim.

"Dün Merve'nin geldiğini duyunca nasılda kapıda karşıladın kızı. O zaman elin ayağın tutuyordu, şimdide tutsun." Ters bir bakış attı.

"Asmin uzatma işte, veriyorsan ver vermiyorsan annemi çağır." Oflayarak  yanına gittiğimde, yatağın kenarına oturdum.
Kaşığa çorba doldurarak ağzına götürdüm. Sırıtıp kaşıktaki çorbayı içti.

"Allah kimseyi elden ayaktan düşürmesin." Diye mırıldanırken, çorbayı içirdim.

Tabaklardaki yemekleri yedirdikten sonra bakışlarımı abinin tepesindeki saate çevirdim. Sabah saat daha 9.35'di.

Elimdeki tepsiyle yattığım yerden ayaklanırken, odanın kapısı tıklanarak açıldı. Gördüğüm kişiyle gülümsedim. Başıyla selam verip kapıdan baktı.

"Müsait misiniz?" Ben kafamı sallarken Ali içeri girdi. Abim yattığı yerden düzelirken, Ali yanına gitti. Elini dost edasında sıktı abimin.

"Geçmiş olsun." Diyerek konuştu. Abim gülerek eyvallah çekti. "Sağolasın kardeşim." Onlar konuşurken aralarına girdim.

"Siz konuşun ben şunları götüreyim. " Kafalarını sallarken odadan dışarı çıktım.
Elimde tepsiyle ilerlerken, birine yemekhanenin yerini sordum. Teşekkür edip dediği yere gittim.

Elimdeki tepsiyi verip asansöre bindim. Asansörün boy aynasından kendime çeki düzen verirken, saçlarımı elimle üstünkörü düzelttim.
Altıma giydiğim pantolunu çekerken asansörün kapısı abimin kaldığı katta açıldı. Sandalyelerde oturan annemler görüş açıma girdi. Yanlarına doğru gittim.

"Siz hangi ara geldiniz." Diye konuştum. Çünkü annemler en son abim için giyecek bir şeyler almaya gitmişlerdi Selma abla ve Banu ablayla.

"Daha yeni geldik bizde annecim. Baktık içeride Ali oğlum var rahatsızlık vermeyelim diye girmedik bizde." Ali oğlum? Allah damadım demeyi nasip eder inşallah ne diyeyim.

Dün annem teşekkür mayetinde Ali'nin numarasını biryerden almış yaklaşık bir saate yakın konuşmuştu zaten.

"Bizim çocuklar gelecekler mi bugün?" Diye sordum. Dün gece kalabalık olmasın diye doktor gitmelerini söylemişti. Sadece ben ve annem kalmıştık.

"Yoldalarmış. Gelirler birazdan." Kafamı sallayıp sandalyelerden birine de ben oturdum.

Arka cebimden telefonu aldım. Dün gece şarjı az olduğu için kapamıştım. Gelen mesajlara, aramalara cevap verememiştim.
Telefonu yan tuşundan açtım.

Whatsapp'a girerek gelen son mesajlara baktım. Bir kaçı okul gruplarındandı. Hepsine görüldü atarak telefonu kapadım.

Abimin odasından Ali çıktı. Annelerden ayaklanırken, bende oturduğum yerden ayağa kalktım. Telefonu arka cebime attım. Ali annelerden selamlaşıken kenara çekilerek onu izledim.
Bugün daha bir yakışıklı gelmedi değil gözüme.