Ah, o an yeniden gelip çatmıştı. Öğle yemeği için içecek seçme anı.
Kageyama'nın eli, iki butonun önünde havada duruyor, içeceği seçmeye çalışıyordu. Greyfurt mu mango mu..? Hm. Her zaman içeceğinin aromasını seçmekte kötü olmuştu. Belki de aromasını o kadar önemsediği için değildi, yani...
Belki de Hinata'nın antrenmanına kulak misafiri olacak kadar orada durmayı sevmişti. Orada dururken çok fazla şey duymuştu. Kageyama kendisine, bunun tam olarak kulak misafirliği olmadığını çünkü Hinata'nın çenesinin düşük olduğunu ve konuşurken fazlasıyla bağırdını söyledi. Yani, kendisine söylediği şey buydu.
Birkaç dakika sonra, Kageyama iç çekti ve greyfurt aromalı içeceğin butonuna bastı. Onu almak için otomat makinesinin altına eğildiğinde üstünde bir gölge belirdi ve yanına gelmiş olan 1. kıza baktı.
Kızla çok fazla göz teması kurmamaya çalışıyordu doğrulurken, bu yüzden de doğrulduktan sonra yere bakmaya devam etti ve "Hinata burada değil." dedi.
Kız bunu kişisel olarak algılamış, Kageyama'ya kötü bakışlar atıyordu. "Burada olmadığını biliyorum. Seninle konuşmak için buradayım."
Kageyama cevap vermeden önce bir süre bekledi. Elindeki içeceğin kutusundan pipetini çıkartıp içine yerleştirdi. Kız dikkatle onu izliyordu, kendisiyle konuşabileceğini söylemesini bekliyordu.
Kageyama pipeti dudaklarının arasından çıkardı ve sonunda cevap verdi. "Konuşmakla ilgilenmiyorum." dedi ve kızı arkasında bırakarak yürüdü.
"Hey, sadece Shoyo hakkında bir soru sormak istiyordum! Çok kabasın Kageyama-san!" dedi kız, arkasından bağırarak.
Kageyama kızın soracağı aptalca sorudan kaçamayacağını anlayınca yürümeyi bıraktı ve yüzünü tekrar ona döndü. Kız, yaşanan olayın şokuyla tökezlemeden önce ona doğru koşuyordu. Uzun boylu çociğa bakıp sırıttı. Hiçbir zaman konuşmak istemediği o konuyla ilgili soruyu duyduğunda Kageyama, kızın ne kadar aptal olduğunu kendince kanıtlamıştı.
"Yani... sen ve Shoyo birlikte çok zaman geçiriyorsunuz, değil mi?"
Kageyama kaşlarını kaldırdı. Soracağı soru bu muydu yani?
"Tabii ki de. Biz aynı takımdayız ve nerdeyse her gün birlikte antrenman yapıyoruz. Bu anormal değil." Kageyama neden bu kadar korumacı olduğunu bilmiyordu. Bunun, kişiliğinden kaynaklandığını düşünüyor ve aptal insanlara tolerans göstermiyordu. Ayrıca bu kızı hiç sevmemişti.
"Antrenmanlardan sonra bile beraber zaman geçiriyorsunuz." dedi kız, sanki bunlar Kageyama için yeni şeylermiş gibi.
Kageyama'ya dönüp yürümek yeniden cazip gelmişti. Üstelik, cevabı "Bütün takım birlikte vakit geçiriyor." idi.
Birkaç dakika sessizlik oldu ve kız, utanarak elini ensesine götürüp sordu, "Sana Shoyo hakkında bir soru sorabilir miyim?"
Kageyama iç çekti. "Sorabilirsin." Kız soruyu sormadan önce bir süre tereddüt etti. Anlayışlı ve yumuşak sesi ile, "Siz ikiniz gizlice çıkıyor musunuz? Shoyo gay mi?" dedi.
Kageyama donup kalmıştı. Bir anda bütün duygular içine akın etti.
Bu kız, onların çıktığını mı düşünmüştü?! Neden böyle bir şey düşünmüştü ki?
Kageyama gözlerini bir süre ona dikti, bunun bir şaka ya da onun gibi bir şey olup olmadığını anlamaya çalıştı ve daha sonra, kız gülüp Hinata köşeyi dönmeden önce "Yakaladım sizi!" diye bağırdı. Bu daha çok onun içine çekildiği bir eşek şakası gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
benim ⇢ kagehina [çeviri]
Fanfiction{tamamlandı} • Hinata hakkında en rahatsız edici şey hiç çenesini kapamıyor oluşuydu. Çoğu zaman, Kageyama diğer (rahatsız edici) şeylerle başa çıkabiliyordu ama ara sıra o düşük çenelinin söylediği sözler ve konuşmaları, Kageyama'ya bir tutkal gibi...