Bölüm #37

549 16 2
                                    

Öncelikle bu açıklamayı okuyun. Kızların katılacağı programa her hafta 20 kişi konuk ediliyor. Ünlü oluyor hepsi ve en eğlenceli anısını anlatana oy veriyorlar. Bazen eğlenceli olsun diye de şarkı söylenip dans edilir. Bu gerçek bir programdır. Adı strong Heart. Ben izlemedim o yüzden kafadan sıkıcam :D

Ayşegül'ün anlatımı

Gelen kız Sehun'a sarılınca neye uğradığımı şaşırdım ama beni asıl dehşete düşüren kızın sarılması değil Sehun'un da ona sarılıp

gülümsemesiydi. Yanlarına gidip yalandan öksürünce ikisi de birbirinden ayrılıp bana döndü. "Hoşgeldin! " iğneleyici sesimle kız bana gıcık gıcık baktı.

"Oppa! Bu kadın da kim? Hizmetçin mi!? Hem bu eve neden taşındın ki, Kris olmasa burayı bulamazdım" sinirlerim iyice gerilmişti. Sehun ise hiç bir şey demeden ona bakıyordu. Hadi Sehun bir şey söyle! O benim karım de konuş Oh sehun.

"Aaa! Şey e-evet yani tam değil. O be-benim ku-kuzenim. Evet, kuzenim! " gözlerim doluyordu. Benimle evli olduğunu söylememişti.

"Sanırım kuzenin melez oppa! " Oh Sehun beni sevdiğine emin misin? En başından beri sana güvenmem hataydı. Evlendiğime pişman olduğumu hissediyorum.

Sehun evet dercesine başını salladı. Bana bunu yapma Sehun. Hadi ama tek güvendiğim kişi sensin. "B-ben size içecek bi-bir şey getireyim" onun yanında ağlamayacaktım. Güçsüz değilim ben. Asla öyle değilim.

Babam ve annem bıraktığında da güçlüydüm. Şimdi de güçlüyüm. Onur... Sahi sen neden gittin ki? Şimdi seni çok özlüyorum. Gelsen bana sarılsan güven kokan Onur'um yok!

Toparlanıp mutfağa doğru yürüdüm. Tezgaha yaslanıp sessiz hıçkırıklarla ağlamaya başladım. İçeri sehun girdi. Karşımda durup bana baktı. "Ben üzgünüm" ben de pişman.

"Pişmanım" fısıldamıştım. Sehun inanmamışcasına gözlerime baktı. Ellerimle, yüzümü yıkayan yaşları sildim. "Sormuştun ya hani. Pişman oldun mu diye. Pişmanım" gözleri doluyordu. Lütfen ağlama ne olursa olsun sana aşığım. Asla ağlama. "Güvenmiştim. Sana çok fazla güvenmiştim. Onur neyse sen de oydun. Sadece..." hıçkırığıma engel olamadan başımı yere eğdim. "Sadece yanımda kal istiyordum " ellerini ellerime uzatınca ittim. "Dokunma bana. Ben odaya gidiyorum. Lanet içeceklerinizi yapın. Birazdan eşyaları alıp giderim"

Hızla mutfaktan çıktım. Koşar adımlarla odaya gittim. Kapıyı örtüp yatağa oturdum. Sırtımı yatak başlığına dayadım. "Şimdi şiş gözlerle akşamki programa nasıl katılacağım? Bana ne derler kim bilir" onun için ağlamıyorum. Hayır, hayır! Kendimi buna inandıracağım. Ben ona ağlamıyorum. 

Telefona gelen mesaj sesiyle elimi cebime attım. Sehun mesaj atmıştı. "Ben dans provasına gidiyorum. Kim Mun Hye aşağıda. Evden gitmene gerek yok çünlü ben bir kaç gün hyunglarımla kalırım. Sen kafanı toplayana kadar. Sana sebebini anlatacağım"  telefonu hızla duvara fırlattım. Telefon yere düşmüştü ve parkeden büyük bir ses geldi.

Elimi saçlarıma götürüp sessizce ağlayarak çekiştirmeye başladım. Sonra saçlarımı bıraktım ve dizlerimi kendime çektim. Kafamı dizlerime gömüp ağlamaya başladım. Kapının çalınmasıyla içeriye Kim Myun Hye denen sürtük girdi. Yatağın ucuna oturup bana bakmaya başladı.

"Bana söyledi... " neyi söylemişti? "Evli olduğunuzu ama beni görünce sanırım endişelendi" ona anlamsızca bakmaya başladım.

"Sen onun neyisin? " kız hafif sırıtarak bana bakmaya başladı.

"Tamam sana her şeyi baştan anlatacağım" yatakta bağdaş kurup daha rahat oturdu. "Biz küçükken Sehun'un evinin yanına taşınmıştık. Ben sokakta bisiklet sürerken düşmüştüm. Sehun benden iki yaş büyüktü ve benim düştüğümü görünce kolumdan tutup kaldırıma oturttu. " şimdi de çocukluk aşkıyla mı uğraşıyorum? Hasbinallah!  "Yaramı temizledi ve o günden sonra çok iyi arkadaş olduk. Bir gün beni sevdiğini söyledi ve çıkmaya başladık. Aradan bir yıl geçmeden taşındık ve telefonla görüşmeye başladık ama çıkmıyorduk. Ve şey ben onu asla unutmadım" duyduklarım şok olmama bayağı bi'yetti. Myun Hye ile şu ana kadar görüşmüştü ama bana bahsetmemişti. Bir de Sulli olayı var. Ben Sehun'a nasıl güveneceğim?

BİR KÜÇÜK KORE MESELESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin