Bölüm #23

494 17 13
                                    

"Merhaba Yoon. Eminim beni gördüğüne şaşırmışsındır. Bu videoyu neden çektiğimi ben bile bilmiyorum ama eğer bir neden istiyorsan Kore'ye geri dönmen için. Seninle çarpıştığımız gün ettiğim ağır sözler için özür dilerim. Yoon... Çok güzeldin ve ben normalde kaba birisi değilim. Sadece seni görünce farklı bir yanımın mucizevi bir şekilde ortaya çıktığını biliyorum. O arkadaşın... İsmi sanırım Orun muydu? "Ayşegül içten bir şekilde güldü. Orun demişti. "O'nun ölümüyle sarsıldığının farkındayım ama şey..." eli ensesine gitmişti ve Sehun yine utanmıştı. "Seni öptüğüm zaman yaralarını beraber saracağımızı söylemiştim ve özür dilerim o gün seni öpmüştüm. Yine de mutluydum çünkü belki de ilk öpücüğündü. Kimseye söyleme benim de ilkimdi" Ayşegül hem ağlayıp hem gülüyordu. "Senin ilk öpücüğünü aldığım için sadistçe gelebilir ama mutluyum. Ve dediğim gibi madem seninle arkadaşız o zaman izin ver ben senin iyileşmeni sağlayayım. Arkadaşların da çok iyi hem, tıpkı benim Hyunglarım gibi. Umarım buraya tekrar gelirsin. Umarım tekrar gülersin. Beni en azından arkadaşın olarak gör Yoon" Ayşegül gözündeki yaşları tek tek sildi.

*****

"Açmıyor hala" Yeo, elindeki telefonu umutsuzca masaya bıraktı. Kızlar derin bir iç çekti. Tam o sırada telefon çalmaya başladı. Yeo, telefonu aceleyle aldı ve hemen açtı.

"Alo! "

"Yeo, benim Berfin. Ayşegül Türkiye'den gelmek istemiyor ve sanırım psikoloğa görünmeli. İnan bana ne su içiyor, ne yemek yiyor. Sadece odasında tavanı dikizliyor. Elimden gelen bir şey yok ve... ve ben çok çabaladım. Bir saat ağlasa, bir saat deli gibi kahkaha atıyor"

Yeo, hoparlöre almıştı. Burcu'nun şimdiden gözü dolmuştu. "Berfin, biz onsuz n'aparız? Saçmalama!"

"Özür dilerim Yeo ve diğerleri ama olmuyor. Bitmiş resmen. Ben kapatmalıyım çünkü sanırım yine kriz geçiriyor" Berfin telefonu hızla kapattı. Ders saati olduğundan hepsi beş dakika sonra çalışma odasına gitti.

Burcu, yüzünü eliyle kapatmış, sırtını duvara yaslamıştı. Ağlıyordu. Burası hayaliydi ama arkadaşı olmadan, dostu olmadan hayallerinin boşluğu artıyordu. Xiumin kaşları çatık bir şekilde odaya girdi. Bu öğretmen olayı belki de en çok onu sinir etmişti. İçeri girdiğinde Burcu hâlâ ağlıyordu. Onu o şekilde görünce çatık kaşları, şaşırmışcasına havaya kalktı.

"Hey, sana n'oldu? "Burcu'nun yanına gidip oturdu.

"Sence düzelir mi? Ben onsuz nasıl ayakta durabilirim? Biz hep aile gibiydik. En zor günlerimizi birlikte geçirdik" Xiumin, Burcu'nun sevgilisi olduğunu düşünmüştü.

"Kimden bahsediyorsun? "

"Tabî ki Yoon'dan" kız elini yüzünden çekti ve ağladığını kanıtlayan gözlerini serbest bıraktı.

"Oh iyi! Yani şey... Düzelir umarım. Duyduğuma göre güçlü bir kız. Ama sen ağlamamalısın çünkü gözlerin çok fazla kızarıyor ve bu seni daha da çirkin yapar" deyip kahkaha attı.

*****

"Siz ne yaptınız Yeo?" Beyza Yeo'ya döndü. Provalarda ne olduğunu anlatıyorlardı.

"Ses çalıştık ve biraz da dans. Konuşmadık ve niyetim de yok" Kapının çalınmasıyla Burcu kapıya koştu. Kapıyı açtı ve gözleri kocaman oldu. -Forever D.O♡♡-

"A-ayşegül! " kollarını, boynuna doladı. "Pislik! Delirdiğini düşündüm."

Ayşegül içinden fısıldadı.'Şebeğim, saolsun'...

*****

Suho alaylı sırıtışıyla, genç kıza doğru yürüdü. Genç kız, kulaklğıyla duvara yaslanmış müzik dinliyordu. Gözlerini kapamıştı. Suho tam önünde durdu ve kulaklıklarını çekti.

"Wow! Türkiye'ye gittiğini duymuştum" genç kız kaşlarını çattı ve sinirle ona baktı. "Hey, böyle bakarsan daha çok etkilenirim" deyip kahkaha attı.

"Çek git başımdan! Seninle uğraşamam. Bi'de gelmiş bad boy havalarındasın" Suho tek elini kızın yanına koydu ve yaklaştı.

"Imm... Sahte bir bad boy olduğumu mu düşünüyorsun? Sana gerçekliğini kanıtlamalıyım değil mi? " deyip, gözlerini genç kızın dudaklarına dikti ve dudağını dişledi.

"Aklından bile geçirme! Bir idolün sapık olduğunun düşünülmesini istemeyizdeğil mi? " genç kız alayla sırıttı. Tam gidecekken kızın kolunu,genç adam tuttu. Suho'nun nefesi kızın boynundaydı.

"Bu idol sadece senin sapığın" sırıttı ve uzaklaştı.

*****

"Sehun, ben yoruldum"  Yoon mızmızlanarak Sehun'a döndü vemasum bakışlar attı.

"Tamam ama yarın daha fazla dans çalışmalıyız. Ve vücudunu esnetmeliyiz." Genç kız başını salladı ve yere uzandı. Dans etmekten, karnına ağrılar girmişti ve nefesi düzensiz çıkıyordu. Sehun da onun yanına uzandı. O, fazla yorulmamıştı ama kalbi boncuk bulmuş deli gibi çarpıyordu.

"Neden hızlı atıyor? " genç adam elini kalbine koydu.

"O kadar dans ettik. Normal bence" Sehun başını hayır anlamında salladı.

"Ben dans edince yorulmam aksine rahatlarım" genç kız endişeyle doğruldu. Genç adam, kızın elini kendi kalbine koydu.

"Bir dakika çarpıntı mı var? Kalp rahatsızlığın mı var? " genç adam kızın gözlerinin içine baktı.

"Seni görünce hızlanan bir kalp ne hastasıdır ki? "

-

-

-

-

BÖLÜM BİTTİİİİ..

LİNA BU BÖLÜM SANA ♥♥

IMM SUHO AZCIK UĞRAŞTI KIZLA...

BYE BYE...

BİR KÜÇÜK KORE MESELESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin