Bu his çilekli dondurma yemek gibiydi. Ama öyle normal bir yeme şekli değildi bu. Küçükken dudaklarımı dondurmaya sürer gülerdim. Bu his o kadar hoşuma giderdi ki... Öyleydi sanırım. Ama bu benim ilk öpücüğümdü ve daha iyi olabilirdi,belki de bunların hiç biri olmadan sessizce ölebilirdim...
Üzerimden doğruldu ve kafasını öüne eğdi. Ben de hemen kalktım ve kapıya doğru ilerledim. Üzerimde hala Sehun'un pijaması vardı. Aslında sevinmiştim gibi ama çaktırmamak için kaşlarımı öyle bir çattım ki,gören de dayak atacağım sanır. Hemen kapıyı açıp çıktım.
Dışarıya çıktım sırıtmaya başlamıştım. Hoşuma gitmişti. Deli gibi sekerek eve girdim. Yeo kapıyı açınca ona sarıldım.
"Hangi dağda kurt öldü bebeğim" sırıttım koltuğa yayıldım. Şu an ona anlatsam bana sapık derdi buna eminim.
"Mutluyum," tatmin olmamıştı gelip yanıma oturdu ve koluma sert bir şekilde çimdik attı. Canım yanmamıştı çünkü umrumda değil. Onur odadan çıktı.
Yanına koştum daha ne olduğunu anlayamamıştı. Gözleri uyumaktan hafif şişmişti ve şu an çok şirin bir panda gibi duruyordu.
"Oyş, benim şipşirin pandam,"yanaklarını sıkıp sarıldım.
"N'oldu sana yine?"
"Aaa,illa birşey olması gerekmez," konuyu değiştirmek için aklıma gelen ilk şeyi sordum "Ya sen niye uyudun sabah? Biz uyuyunca sen ne yapacaksın?" homurdanır gibi bir ses çıkardı ve koltuğa oturdu ve yanını patpatladı. Yeo odasına gitmişti.
"Ayşegül,beni sen gittikten sonra kim aradı biliyor musun?" yüzü düşmüştü."Beni arayan kişi annendi," gözlerim dolmuştu. Elim titremeye başladı. Ayağa kalkım daha fazla dinlememek için o sırada Onur hışımla bağırdı."AYŞEGÜL OTUR!" zaten göz pınarımdan çıkmak için çırpınan damla düşmüştü. Yeo mutfaktan gelmişti çünkü Onur'un sesinin yüksekliği korkulacak türdendi. Koltuğa tekrar oturdum.
"Bak,annen beni aradı ve Türkiye'ye gelmeni istedi. Kore'ye gelmene kızdı ve artık yanında kalmanı istiyor.""Vay vay vay, Handan hanım beni yanına mı çağırmış? Hah emrini yerine mi getirmeliyim?! Onur sen benimle dlga mı geçiyorsun?!" Ayağa kalktım odama koştum. Bu arada kendi kendime bağırarak söyleniyordum. "Tabi ki beni görünce önce bir sarılır,ağlarız birlikte ve bir yerlere gider otururuz! Eğlenceli olur mu?!" Onur içeri gelmişti ben de bu sırada valizimi yatağın altından çıkardım."O kadından nefret ediyorum,bunu sen de biliyorsun! Bana acı vermek için mş yapıyorsun?!" Valizimi pantolon ve tişörtlerle doldurmuştum.
"Ayşegül,annen seni oraya temelli getirmemi istese de öyle yapmayacağım! Yalnız iki hafta bana güven!" Yatağın yanına çöktüm. Onur yanıma oturdu.
"O kadından nefret ediyorum..." bu cümleyi kaç defa söylediğimi bilmiyorum. Onur bana sarıldı. Başımı onun boynuna gizledim. Saçlarıma minik öpücükler kondurdu.
"İki hafta sonra tekrar buradayız" ayağa kalktık. Valizimi aldı ve odadan çıktık.
Uçaktan indik ve artık Türkiye'deydik. Onur valizleri aldı. Taksiye bindik ve eve geldik. Dayan Ayşegül yalnızca iki hafta...
BÖLÜM SONU...EVET KISA OLDU FAKAT BU KADAR YAZABİLDİM. KRİS VE LUHAN'IN EXO'DAN AYRILIŞI AKLIMA GELDİKÇE AĞLIYORUM VE MORALİM BOZULUYOR.NEYSE SİZİ SEVİYORUM...^_^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR KÜÇÜK KORE MESELESİ
DiversosYAŞADIĞIN ŞEHRİ DEĞİŞTİRMEK BAZEN İYİ GELİR. AYŞEGÜL DE TAM OLARAK BUNU YAPTI VE KUZENİNİN YANINA GİTTİ... PEKİ BAZEN ŞEHRİ DEĞİŞTİRMEK İYİ OLUR MU? YENİ BİR AŞK EN FAZLA NE KADAR İYİ GELİR? •°•°•°•TÜM HAKLARI SAKLIDIR•°•°•°• ~AYŞEGÜL~