0.6

514 55 1
                                    

Harry Styles- Canyon Moon

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Harry Styles- Canyon Moon

0.6

''Kızım, su aldın mı yanına? Dur! Cüzdanın nerede? Çantanı oraya buraya atma, parana göz kulak ol. Aşkım sen de bavulu götür. Saati yaklaştı. Ayy, gidiyorsun.'' Annem otogara gelene kadar susmak bilmediği gibi şimdi de öyle çok bunaltıyordu ki Eren bana yiyecek bir şeyler almak bahanesiyle kulaklıklarını takıp gitmişti yanımızdan.

''Anne, sakin olur musun?'' Ellerim omuzlarına dolanırken bu durumdan oldukça memnun gülmeden edemiyordum. Geçen sene bu sıralarda yalnızdım bu otogarda, herkes dönüp birileriyle vedalaşırken de yalnızdım. Şimdiyse babam şoförle gereksiz bir samimiyet kurmuşken, annem hala eksiklerim olup olmadığını sorguluyordu her an bavulumu yolun ortasına döküp inceleyecekmişçesine.

''Sakinim ben. Unutma ama kızım bir şeyini.''

''Unutursam ziyaretime gelince getirirsiniz.''

''Getiririz.'' Annemin gülümsemesi gülümsememi biraz daha büyütürken kollarımı etrafına dolayıp belimi biraz bükerek eğilirken yanağımı göğsüne yaslamıştım.

''Abla, sınavın da iyi geçti. Ankara'ya gidebileceğine eminim ben, şimdiden konuş. Sonra bizim arkamızdan iş çevirdi diyecekler. Sanki bilmiyorsun huylarını.''

''Ya olmaz derlerse?''

''Kaçarsın.''

''Çok zekisin sen.'' Elimde tepsiyle daha fazla ağız dalaşına girmemek için gözlerimi Eren'in üzerinden çektim ve perdeyi çekip kapıyı açmasıyla balkona adımlayıp minik, gri masanın üzerine tepsiyi koydum. Anne ve babam kahvelerini alırken Eren ve kendim için yaptığım muzlu sütün birine uzandım.

''Ölecek miyiz, Lal? Biz söylemeden kahve yapmalar falan. Tezgâha koyup kendiniz alın bile demedin üstelik.''

''Tövbe de baba.''

''O zaman bir şey isteyeceksin?''

''Anne, kızını ne kadar da iyi tanıyorsun.'' Eren'in sırıtan yüzüne minik bir tokat attım. Dudaklarına götürdüğü bardaktan birkaç damla süt üzerine dökülürken bana kızgın bir bakış atmıştı.

''Ankara'da okumak istiyorum.'' Uzun bir sessizlik oldu. Babam kahvesini içmeye devam etti, ben sütümü bitirdim, annem büyük ihtimalle soğumuş olan kahvesini elinde tutmaktan vazgeçip tepsiye koydu. Eren'in gerginlikle salladığı bacağı bacağıma sürterken elimi dizine koydum.

''Neden?'' diye sordu sonunda annem. Sinirli değildi fakat herkesin üzerinde olan gerginlik onda en hat safhadaydı sanki.

''Yalan söylemek istemiyorum.''

BU GECE SENİ ÇİZDİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin