Bölüm 2 '' Benim artık bir kalbim olduğundan şüphem var.''

1.3K 81 4
                                    

      Kimlikte Zeren gerçekte Avareyim..20 yaşında hala lise okuyan ruhu çürük bir kızım. Bunun nedeni, ben sekiz yaşındayken annem öldü ve ben piskolojik tedavi ayrıca fiziksel tedavi aldım. Bu nedenle okula gitmedim çünkü babam anneme olan öfkesini kinini benim üzerimde dindiriyor.

Annem'in ölüm nedeni... Bunu söylemek kolay gelir insan oğluna fakat kelimenin kendisi bile lanetli duruyor.Sekiz harf bütün laneti taşıya bilirmi ölü bir ruhta? Ama bu kelime taşıyordu tam olarak; aldatmaktı.Babam'ı aldatmış olması.Her gece işe çıktığım da acıyı her zerrem de en ufak ayrıntısına kadar hissediyorum.Her o lanet işi yaptığım da bir başka insanın hakkına giriyorum.Her yaptığımda biraz daha çürüyüp yok oluyorum iyice...

Babam annem'i gözlerimin önünde öldürdü.  

Annemin sevdiği adamdan nefret ediyorum çünkü onun yüzüne çok çektim. Sen mezar da yatarken ben acı çektim. Söylesene Rabia kadın toprak rahat mı!

Babamın zorlamaları üzerine hergün boks,nişancılık duyuları geliştirme gibi birçok kursa gidiyorum. Ailemiz'in geliri ben değilim fakat hergün çalışıyorum.Ne iş yaptığıma gelirsek...

Aslında böyle söyleyince geceleri iş felan kulağa ahlaksız geliyor. Ama ben.. İstemeyerek bir hırsızım.Zorla bu işe mahkum ediliyorum. 

 Babam günlük olarak bana verdiği bir adres gidiyorum  ve ben o ev ya da işyeri herneyse oraya gidip hırsızlık yapıyorum.Evet doğru babası tarafından hırsızlık yaptırılan aciz bir insanım..

 Ayrıca bana verdiği adresleri annemin düşmanı , aynı zamanda eğitimcim olan  bir kadın aracılığıyla buluyor.Tam 6 sene 6 senedir çekiyorum ben bu çileyi.

Babam ruh hastası . Yani bence. Ondan nefret etmiyorum ama hakda vermiyorum. korkuyormuyum ? Önceden olsaydı evet fakat şimdi hayır korkmuyorum. Yaşamıyada sevmiyorum ölüm kurtuluşmu bilmem ama ölmek istiyorum.Yaşamak bana göre değil. İnsanın yaşaması için bir nedeni olmalı değil mi? Hayat işte olmayınca olmuyor. Başkalarını bilmem ama benim için ölüm, yaşarken ölmekten daha iyi yani kısacası kurtuluş...

Benim hayatımda sadece üç kural var.Babam'ın bana koyduğu üç kural;

1) Babam istediği zaman,istediği adrese gidip orada hırsızlık yapmak zorundayım yapmazsam bedelini ödemek zorundayım ki bu akla gelmeyecek kötü işkenceler.Ruhen de fiziken de verdiği zarar anlatılmaz fakat yaşanılmaz da. En son babamın yaptığı işkence gözümün önünden gitmiyor .

Dediğini yapmayıp itraz etmiştim. Direnmeye çalışmıştım. Olmadı yapamadım. İlk önce tişörtümü yırttı bana tecavüz edeceğini sanmıştım. Bu bir kızın hayatı boyunca alabileceği ruhen de fiziken de en büyük darbe. Çaresi olmayan tek yara. Ama sandığım gibi gelişmedi olaylar.

Göğüslerimin arasına ani ve aşırı can yakacak bir hareketle jileti iyice bastırdı daha sonra... Tuz kokusu ve kan kokusu birbirine harmanlanmıştı. Zehir gibi kokuyordu.Yarama bastırdığı tuz o yaşıma kadar aldığım en büyük ikinci fiziksel -ayrıca ruhumu etkileyen- yaraydı.

2) Bu hayattan kaçmam yasak! Babam isteyene kadar hergün hırsızlık yapıp vicdan azabı çekmek zorundayım.Tabikide kaçmayı denedim.Ama bu sefer yaptığının lekesi hala sırtımda duruyo hatta o zaman 16 yaşındaydı olduğım için bana yaptığı işkenceden dolayı yılmıştım.O gün başıma gelenler... 

*Bugün yine babam telefonuma bir adres gönderdi ve motoruma binip adresin yolunu tuttum. Bugün sondu boks kursuna diye çıkıp birikmiş paramı alıp İzmite anneannemin yanına gidip yeni bir hayata başlayacaktım.Umutlarım var benim.Annem gibi doktor olucam ben. Hem okul birincisiyimde olur benden doktor.

AVAREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin