Bölüm-17-İzmir

591 34 20
                                    


Media;Esma ,Suzan,Zeren bara giderken giyinişleriyle.

Bölüm şarkısı:Yalnızlıklar (media).

*************************************

Bu gün değişikliğimin ilk adımları benim için. Yeni hayatım olacaktı. İki insan olarak yaşayacaktım. Bir Avare bir de Zeren olarak. Zeren olarak babamdan intikamımı alacaktım Avare olarak da Ecevitten uzak durup Avareliğe yakışır şekilde yaşayacaktım. Ben buydum artık..Yüzünde her daim maskeyle dolanan bir kadındım. Ben kimim? Zeren mi Avare mi? Çok düşündüm bu soruyu bir haftada. Ve cevabını buldum..

Gerçekler değişmezdi ve gerçek şu ki ben Avareydim...

Lakabımı peder koymuş olmasına rağmen hep böyleydim. Ben dibine kadar sorumsuz ahlaksız başı boş ruhu çürük Avareydim. İşte ben buyum.

Kimsenin var edemediği fakat yok olmayan ahlaksız küçük bir kadındım. Her yerimden küf kokusu gelir benim yanlızdım ben.. Çok istesemde kimsesizdim. Umutlarımın son kırıntılarının üstünden tırla geçmişti Ecevit Kaplan.

Derin bir nefes aldım ve Suzana döndüm

"Bu son kutuydu hadi çıkalım." dedim. Suzanın yanıdan ayrımadığı bir kaç eşyası ve valizlerimizi almıştık yanımıza.

Kapının önünde duran taksiye bindik beraber. Suzana bir haftada alışmıştım. O sevgi gösterilerini sevmezdi.O da benim gibiydi aynı. Biz iki Avareydik bir evin içinde. 

Özlemek nedir bilmem ama yokluğunu hissedecektim bolunun. Aladağların, pederin barakasının, fakir semtlerin, ucuz kiralı evlerin, Ecevitle bize ait olduğunu düşündüğüm evin,acılarımın saklı olduğu o küçük odanın,sigara aldığım tekel bayiinin, içmeye gittiğim barakanın arkasındaki o güzel manzaralı yerin, karşımızda oturan fakir ailenin çocuklarının bana tuhaf bakışlaının, Ecevitin bana levla dediği odanın, seviştiğimiz yatağın, varlığını dahi umursamadığım okulun, arkadaş edindiğim sınıfın hiç olmazsa da yokluğunu çekecektim...

İzmir bir şehir olsada benim için başlangıç demekti. İzmir yeni hayat yeni insanlar ve yeni hatalar demekti benim için. Mutlu olmaya gitmiyordum o şehre intikamımı alıp yaşamayı öğrenmeye gidiyordum. Ama ben Avareydim ne değiştire bilirdim ki kendimden Ecevitin beni değiştirdiği kadar..

"Dur dur arabayı." dedim şöföre.

"Tamam abla." dedi. Koşarak barakaya gittim.Aladağların girişinde durdurmuştum arabayı. Koşarak mesafe biraz uzundu ama yol gözüme gelmedi hiç koştum hızla.Barakaya ulaşdığımda peder arka tarafta oturmuş sigara içiyordu.

Nefes nefese kalmıştım.Ellerimi dizlerime dayadım ve eğildim. Yorulmuştum. Peder nefes alış verişimin sesini duymuş olacakki benim olduğum tarafa döndü. Peder bana bakınca gülümsedim ve doğruldum.

"Bana veda etmeden gidersin sanmıştım." dedi gülümseyerek.

"Bilirsin vedalar bana göre değil..." dedim.

"O yüzden veda etmeye değil beş dakikalığına seni görmeye geldim." 

"İyiymiş." dedi. Öyle demştim ama ikimizde bunun veda olduğunu çok iyi biliyorduk.Veda etmemiştik bunca zaman birbirimize. Ne denir ikimizde bilmeyiz.Cahildik vedalar konusunda. Bize veda edecek kimse girmemişti hayatımıza.

"Maviş sen en değerlim hep değerlimsin biliyorsun dimi?" dedim.

"Biliyorum Avare kız." dedi.

"Bana ilk Avare dediğin günü hatırladın mı ne sümüklü bir kızdım ama en azından o zamanlar umutlarım vardı.." dedim.

"Unuturmuyum.İlk sen fark etmiştin varlığımı." dedi o günü anımsayarak.

AVAREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin