Ellerimin arasında gözyaşı döken bedene tebessüm etmiştim. Dağınık ve dalgalı sarı saçları ile oldukça tatlı duruyordu.
"Nolmuş benim bebeğime?.."
Koyu gri eşofmanının üzerinden penisine dokunmuş ve irkilmişti. Minik yaşları yanaklarından süzülüyordu.
"Mo-mommy, acıyor?"
"Oww, tanrım! Ne zamandır bu haldesin?"
"G-gittiğinden beri."
"Kahretsin Joon? Ben dün sabah gittim ve iki gündür bu halde bekliyor musun?"
Konuşmak yerine kafa sallamış ve burnunu çekmişti. Uzun bir süredir sertti ve kendine dokunmaması bir ödülü kazandığının habercisiydi.
"Hadi bakalım bebeğim~"
Anlamamış şekilde, kızarık gözlerle bakarken, omzundan bastırmış ve oturduğu gri koltukta geriye ittirmiştim. Kafasının altına kırlent yerleştirmiş, sonra da bacaklarımı açarak sertliğinin üzerine oturmuştum. Titremiş ve iki elini de kalçalarıma yerleştirmişti.
"Ağhm a-acıdı!"
"Şşt."
Dudağına parmağımı bastırmış ve sertliğine oturmadan, kalçamı havada tutarak bir öpüşme başlatmıştım. Ellerini başının üstünde tutmak öpüşürken sevdiğim bir şeydi. Bu yüzden ellerini başının üstünde tutuyordum.
Penisinin üzerine hafifçe oturuyordum çünkü gerçekten acıyor olmalıydı. Alt dudağını uzun bir süre emmiş, sıcak ve yumuşak olmasını sağlamıştım. Karışan salyalarımız, çenesine ve boynuna damlamıştı.
"Ödül zamanı küçüğüm!"
"Uh, M-mommy?"
'Ödül ne?' der gibi bakıyordu gözlerime. Dudağına hızlıca bir öpücük kondurmuş ve kucağından kalkarak koltuğun kenarına diz çökmüştüm. Eşofmanının ipini açmak için yönelince bile sıçramıştı. Çok hassastı.
"Kaldır belini Miniğim!"
Kalkan beli ile, baksırını ve eşofmanımı çıkartmıştım. Aman tanrım! O çok kırmızıydı ve akıtıyordu.
"Tanrım! Bir daha sakın bu kadar durma Joon!"
"A-ama bana kızardın?"
"Beni arayıp izin alsaydın, bir boşluk bulur ve sana yardım ederdim Miniğim. Anlaştık mı?"
"Uhh."
Kafa sallamıştı. Gözleri, penisi ile ağzım arasında Gidip geliyordu. Penisine sıcak nefesimi üflemiş ve sormuştum.
"İstiyor musun?"
"M-mmh!"
Sıcak dudaklarımı penisinin sızdıran başına sürtmüş ve minik öpücükler kondurmuştum. Ağzım yeterince akıntısı ile kayganlaşınca, onu sıcak ağzıma davet etmiştim.
"O-owmmh!"
Hem acıdığı, hemde zevk aldığı çıkardığı seslerden ve yüz ifadelerinden belli oluyordu. Yanaklarımda derinlik oluşana dek, onu sertçe emmiştim. Gözlerindeki yaşlar daha fazla akıyor, boynu ile kulağını ıslatıyordu.
"M-mommy b-bu muhteşem!"
"Hmmh..."
'Öyle mi?' Der gibi bir ses çıkarmış ve küçük bebeğimin koca penisini, sonuna kadar almıştım. Boğazıma değiyor ve salyalarımın dışarı çıkmasına sebep oluyordu.
Bir süre sonra salyalarımın beyaza dönmesi ile, ağzıma boşaldığını anlamıştım. Tadını özlediğim için buna kızamazdım.
"B-ben özür dilerim M-mommy?"
"Siktir et bebeğim."
Ayağa kalkmış ve üzerimdeki her şeyi çıkarmıştım. Karşısında; özgürce duran göğüslerim ve artık bacağımdan damlayan zevk suyum ile çırılçıplaktım.
Elini penisine sarmış, bir kaç kez çekmiş ve ucuna parmağı ile dokunmuştu. Bir kaç kez boşalması şarttı çünkü uzun süre dokunulmadığı için, hala sert ve doluydu.
Kendine dokunan eline vurmuş ve dik penisinin üzerine doğru bacağımı açarak oturmuştum. Henüz ucu girmesine rağmen, sesli bir inleme ile titremişti.
"AĞHH!"
"Joon sakin dav-"
Sözümü tamamlayamadan içime ve bacağıma fışkıran meni ile ağzımı açmıştım. Bu çok hızlı olmuştu.
"Bu çok hızlı değil miydi sence de?"
"E-ev-"
Kızarmış ve dik penisine vurmam ile çığlık atmıştı. Şuana kadar kızıp ceza vermemiştim ama bu biraz fazlaydı. İçimde bile değildi ve haber vermeden yapmıştı.
"Ç-çok acıyor, ağhm, M-mommy..."
"Kapa çeneni?"
"L-lütfen M-mommy, acıyor..."
Gittikçe artan göz yaşları, sinirimi biraz da olsa yatıştırmıştı. Ama tam olarak değil. Kolumdaki siyah toka ile sırıtmış ve çıkarmıştım. Penisinden geçirerek, penis yüzüğü elde etmiştim.
Başını geriye atmış ve çıplak kalçalarıma tutunmuştu. Yalvarır gözlerle bakarken, gittikçe kısılan sesi ile konuşuyordu.
"M-mommy, lütfen yapalım şunu..."
Cevap bile vermeden, yatan bedenin kasıklarına tutunmuş ve içime alarak bir süre beklemiştim. Prezervatif yoktu ve tüm sıcaklığımı hissederek, gözlerini tutamıyordu.
"M-mommy, çok güzelsin! Immh."
"Biliyorum bebeğim, çünkü seninim..."
Ellerimizi kenetlemiş ve zıplayarak hızımı artırmıştım. Kırmızı penisi, harika hissetmeme sebep oluyordu. Ellerimi ellerinden çekerek göğüs uçlarına tutunmuştum.
Yakın olduğu, açık ağzından belliydi. Dilini dudaklarında gezdiriyor ve hızlı nefes alıyordu. Hızlanmış ve içimdeki sıcak penisin ve bedenin titremesini izlemiştim. İçimi dolduran sıcaklık ile boşaldığını anlamıştım.
Yorgun düşen bedenim ile kucağından kalkıp, koltuğun diğer tarafına yatmıştım. Ayağa kalkan beden bana doğru gelmiş ve üstüme çıkarak, beni altta bırakmıştı.
"M-mommy, seni yordum mu? Özür dilerim?"
Boynundan çekmiş ve dudaklarını emerek onu sertçe öpmüştüm. Böyle sevimli durması, beni uzun bir süre uykusuz kalıp sevişmek için zorluyordu. Belki de bunu yapmalıydık.
Vajinama değen penisi ile alt tarafıma bakmış ve yutkunmuştum. Yanlarımda duran kol kasları ve alt tarafımda siyah toka geçirilmiş, kırmızı, büyük penisi ile gerçekten mükemmel bir görüntüydü.
Dudaklarına bir öpücük daha kondurmuş ve ellerim ile kaslarına tutunmuştum. Sesimin fısıltı gibi çıkmasına dikkat ederek konuşmuştum. Ardından da kulak memesini emmiş ve boynundan aşağı ıslak bir yol çizmiştim.
"Seninle bir şey yapacağız bebeğim!"
"N-ne yapacağız Mommy? Kötü bir şey mi?"
"Hayır Joon-ie. Sadece yaramazlık yapacağız ve Mommy'ni sabaha kadar sertçe becereceksin!.."
*Mommy; Annecik, annecim."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐁𝐭𝐬 ☂︎ 𝐋𝐢𝐭𝐭𝐥𝐞 𝐑𝐞𝐚𝐜𝐭𝐢𝐨𝐧𝐬...
Random𝙸̇𝚗𝚜𝚝𝚊𝚐𝚛𝚊𝚖𝚍𝚊𝚗 𝚙𝚊𝚢𝚕𝚊𝚜̧𝚝ェ𝚐̆ェ𝚖 𝚑𝚒𝚔𝚊𝚢𝚎𝚕𝚎𝚛𝚒𝚗 𝚠𝚊𝚝𝚝𝚙𝚊𝚍 𝚟𝚎𝚛𝚜𝚒𝚢𝚘𝚗𝚞𝚍𝚞𝚛. 𝙸̇𝚗𝚜𝚝𝚊𝚐𝚛𝚊𝚖: @𝚒𝚠𝚒𝚎𝚋𝚕𝚎88