𝐁𝐭𝐬 ☂︎ 𝐋𝐢𝐭𝐭𝐥𝐞 𝐑𝐞𝐚𝐜𝐭𝐢𝐨𝐧𝐬...

Kavga ¦ Jung Hoseok

"Hoseok, saçma-"

"O adamın sana baktığından adım gibi eminim. On dakika boyunca seni izledi ve benim görmediğimi zannetti. Sonra benim baktığımı farketti ve elini beline koydu. Onu orada sikmemek için kendimi zor tuttum. Böyle oruspu çocukları yüzünden sevgi-"

Hızlı hızlı olayı anlatıyor ve adama küfretmeye devam ediyordu. Aniden dudaklarını öpmüş ve susturmuştum.

"Sevgilim, biraz sakin ol tamam mı? Adam beni izlemiş olsa bile, bu sadece o anlık bir şeydi. Ama beni ömür boyu izleyecek olan ve belime dokunacak olan sensin. Ben sana aşığım ve sevgilim sensin. Tamam mı?"

Yeniden dudaklarımı dudaklarına sürtmüş ve alt dudağını emerek geri çekilmiştim.

Gözleri titreyerek kapanmış ve zorlukla fısıldayarak konuşmuştu.

"Tamam."

Bu masum haline gülümsemiş ve geri çekilmiştim. Mutfağa doğru gidecekken, Hoseok'un şişkin pantolonunu görmüştüm.

"Hoseok, sen?"

Elimle pantolonunun önünü göstermiş ve sorgular gözler ile bakmıştım. Elini ensesine atarak merdivenlere doğru yönelmişti.

"Ben, gitmeliyim. Duş alacağım."

Merdivenleri hızlıca çıkmış ve saniyeler içinde gözden kaybolmuştu.

Mutfağa gidip bir bardak su içmiş ve olanları idrak etmeye çalışmıştım. Banyodan sesler gelince, sevgilime yardım etmek üzere oraya yönelmiştim.

Kapıyı kilitlememesi işime gelmiş ve hızlıca içeri dalmama yardımcı olmuştu.

Bakışları beni bulmuş ve elini penisinden çekerek ismimi inlemişti.

"Y/n?"

Ona cevap vermemiş ve üzerimdeki her şeyi yere atarak duşakabine, sevgilimin yanına ilerlemiştim.

Çıplak ve kaslı göğsünden akan sular, aşırı seksi bir görüntü oluşturuyor ve gözlerimi üzerinden çekmeme engel oluyordu.

Sağ elimi boynuna sararak dudaklarını dudaklarım arasına almış ve onu ıslak bir öpüşmenin içine çekmiştim.

Sol elim boşta kalınca, kızarmış ve dik olan pensine sararak, yavaşça çekmeye başlamıştım.

Dudaklarımızın arasından kayıp giden suya aldırmıyor, ıslak öpüşmemize devam ediyorduk.

Baş parmağımı penis ucuna bastırınca, dudaklarıma doğru inlemiş ve alnını alnıma dayayarak fısıldamıştı.

"Lütfen, lütfen arkanı dön Y/n."

Arkamı dönmüş ve kalçamı ona sunarak öne doğru eğilmiştim.

Arka deliğime değen işaret parmağı ile kendimi kasmış ve mırıldanmıştım.

"Arkadan sevmediğimi biliyorsun?"

Beni duymadığını belli edercesine yeniden inlemiş ve penisini sıvazlayarak girişime dayamıştı.

Aniden içime ittiği penisi ile ellerimi duvara dayamış ve tırnaklarımın duvarı çizmesine izin vermiştim.

Tenin tene çarpma sesi ve inleme seslerimiz karışıp, ahenkli bir melodi oluşturuyordu.

Bu melodinin en güzel kısmı ise Hoseok'un adımı inleyen sesiydi...

"Y/n!"

"Seok-ah!"

"Ben, ben geliyorum sanırım."

"Hmhm..."

İçimdeki en derin yeri ezen penis ucu ile ikimiz de titremiş ve onun belimi tutan elleri ile kendimi serbest bırakmıştım.

Sıcak su vücutlarımızdan akıp giderken, dudakları omzumda gezinmiş ve kelebek öpücükler kondurmuştu.

"O kadar güzel bir kadınsın ki, sinirli halinden bile etkileniyorum..."