Havuz 🔗 Kim Seokjin

1.9K 73 3
                                    

"Bebeğim, su çok güzel, gelsene!"

"Pekala, birazdan gelirim."

Elimdeki soğuk çayı bitirmiş ve bikinimi giymek üzere yatak odamıza doğru adımlamıştım.

Oldukça sıcak bir yaz günüydü ve Seokjin havuza atlayarak serinlemeyi tercih etmişti. Ve bende şimdi ona ayak uyduracaktım.

Siyah bikinimin iplerini bağlamış ve küçük adımlarla sevgilimin yanına doğru ilerlemiştim. Beni görür görmez gözleri ve ağzı yuvarlak bir hale bürünmüş, zorla yutkunmuştu.

"Fiziğin cidden beni bitiriyor Y/n."

"Öyle mi? Bu kadar iyi olduğunu bilmiyordum."

"Hadi be."

İkimizde bu yoldan çıkmış halimize gülmüş ve merdivene tutunarak sevgilimin yanına inmiştim. Suya girer girmez belimden tutmuş ve ayaklarımın yere değmesine engel olmuştu.

"Seok, indir beni de ayaklarım yere değsin."

"Kucağımda daha güzelsin bebeğim."

"Tanrım, bana yürümeyi kes!"

"Sana yürümüyorum güzelim, sadece içimdekileri açığa çıkarıyorum."

"Ne gibi mesela?"

"Mesela, şuan seni öpmek gibi?"

"Öpsene."

Bunu söylememi beklercesine ıslak dudaklarını kuru dudaklarıma bastırmıştı. Saçından damlayan sular göğüs aramdan kayıp giderken, bacak aramdaki gıdıklanma beni oldukça heyecanlandırıyordu.

Ellerimi ensesindeki saçlara atarak hafifçe çekiştirmiş ve ağzımın içine inlemesine neden olmuştum.

Kalçamdaki ellerini öyle bir sıkmıştı ki, parmak izinin çıktığına yemin edebilirdim.

Havuzun kenarına doğru ilerlemiş ve bedenimi duvara yaslayarak, öpücüklerini boynuma taşımıştı.

"Ahhh, tanrım..."

Tırnaklarımı omzuna batırmış ve dudaklarımı ısırarak başımı geriye atmıştım. Dişleri gittikçe daha sert oluyordu.

"Arkanı dön Y/n."

Omuzlarımdan tutarak hızlıca arkamı çevirmiş, uzun parmaklarını bikinimin iplerine atmıştı. Sırtımda oluşan rahatlama ile iplerin açıldığını anlamıştım.

Sırtımda hissettiğim sıcaklık ile başımı geriye atmıştım. Seokjin dilini omuzlarımda gezdiriyor, ellerini bikini altımdan içeri sokuyordu.

"Seok- ahhh..."

"Mmhhm..."

Bikini altımın iplerinin de gevşemesi ile suyun içinde kaybolmuştu. Tamamen çıplak bir şekilde karşısında duruyordum.

Kendi şortunu da çıkarması ile bunu gerçekten yapacağını anlamıştım. Tereddüt ederken onu omuzlarından ittirmiştim.

"Seok, ben-"

"Sence de artık zamanı gelmedi mi bebeğim? Söz veriyorum herşey hızlıca olup bitecek?"

"Ben, bilmiyorum."

"Söz veriyorum güzelim, çok dikkatli olacağım."

Kafamı hafifçe onaylar bir şekilde salladığımda ellerini göğüslerime çıkarmış ve hassas uçlarıyla oynamaya başlamıştı.

Bedenimi yeniden ters çevirmiş ve parmağını deliğimde gezdirmeye başlamıştı. İlk defa ilişkiye girecektik ve ben oldukça korkuyordum.

"Kendini kasma tamam mı? Acıdığında hemen içinden çıkacağım."

Dudaklarımı parçalamak istercesine dişlerimin arasına almış ve başımı boynuna gömmüştüm. Deliğime değen penis ucu ile hazırlandığını biliyordum.

Deliğimde hissettiğim yanma ile ucunu soktuğunu anlamıştım. Bu neden bu kadar yakıyor ve acıtıyordu?

"Tanrım, tanrım, çok acıyor!"

"Şşşh..."

Kalçamı ovan elleri ile hafif rahatlama gelse de kendini aniden içime itmesi ile daha çok acımıştı. Tırnaklarımla havuz kenarındaki taşları çiziyor, bağırmamak için çok büyük bir çaba sarfediyordum.

"Ah, Siktir! Şuna bir bak, etrafı nasıl da kirlettin!"

Kafamı çevirip baktığımda, suyun küçük bir kısmının kırmızı rengini aldığını görmüştüm. Seokjin ise daha çok bakmamam için başımı çevirmiş ve içime girip çıkmaya başlamıştı.

Kollarımı tutup, sırtımda birleştirmiş, böylece daha derine girip çıkmaya başlamıştı. Dudaklarım ısırmaktan uyuşmuş, bedenim kendinden bağımsız bir şekilde titremeye başlamıştı.

"S-Seok, ahhh..."

"Oh-ohh-ohh..."

Sağ elini göğüs ucuma atıp çekiştirmeye başlamış, vuruşlarına oldukça hızlı bir şekilde devam etmişti.

"Tanrım, titriyorsun, yoksa geliyor musun kızım? Hmm?"

"Evet, aman tanrım, çok hassas hissediyorum!"

Sonlara doğru sesim kısılmış, zaten kanla kirlenmiş olan suyu, ek olarak sularım ile de kirletmiştim.

Eğilip yanağımı ve boynumu boydan boya yalamış, kulağımın dibinde durarak fısıldamıştı.

"Aferim uslu kızıma, şimdi sıra bende!"

Sağ elini boynuma sarmış, sol elini bel oyuntuma atarak kalçamı aşağı ittirmeye başlamıştı.

"Tan-tanrım, Seok!"

"Geliyorum bebeğim!"

Son kez, sert bir vuruş yapmış ve omzumdan çekerek en derinime girmişti. Saçlarımı çekerek içime boşalmaya başlamış, titremesini durdurmak adına kalçamı sıkmıştı.

Parmak izlerinin belli olduğuna yemin edebilirdim. Kesinlikle beş parmağının izi de oradaydı.

"Bana dön güzelim."

Titreyen bacaklarımı zorlayarak ona dönmem ile belimden tutup kaldırmış, havuzun kenarında oturtmuştu.

"Biraz daha iyi misin?"

Başımı sallamış ve eğilip saçlarını öpmüştüm. Bana her şeyin en iyisini vermekte oldukça iyiydi.

"Teşekkür ederim."

"Rica ederim bebeğim, rica ederim. Sen her şeyin en güzeline layıksın..."

𝐁𝐭𝐬 ☂︎ 𝐋𝐢𝐭𝐭𝐥𝐞 𝐑𝐞𝐚𝐜𝐭𝐢𝐨𝐧𝐬...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin