𝐁𝐭𝐬 ☂︎ 𝐋𝐢𝐭𝐭𝐥𝐞 𝐑𝐞𝐚𝐜𝐭𝐢𝐨𝐧𝐬...

Üvey Abi 🔗 Jeon Jungkook

"Tamam anne, arkanızdayız."

Annem ve annemin çok sevdiği üvey babam ile tatile gelmiştik. Ah birde, aptal ama seksi bulduğum üvey abim...

Sırtımızda kamp çantaları ile yürüyerek ormanın içindeki eve doğru ilerliyorduk. Ne diye buraya gelmiştik bilmiyordum ama annemin dediğine göre kaynaşma tatiliymiş, weh...

Hepimiz verandaya dizilmiş, üvey babamın kapıyı açmasını bekliyorduk. Sonunda kapı açıldığında, annemler çantaları bırakıp bizi çağırmıştı.

"Çocuklar, bir saniyeliğine buraya gelin!"

"Of, tanrım!"

Ağrıyan ayaklarımı zorla sürüyerek üst kata çıkmış ve annemin kapısında durduğu odaya girmiştim. Arkamdan gelen kaslı ve son derece seksi olan üvey abim de göğsü, sırtıma değecek kadar yakın bir şekilde arkamda duruyordu.

"Pekala çocuklar, ikiniz bu odada kalacaksınız."

"Ne? Saçmalama anne."

"Beraber yatacaksınız demedim kızım, sadece aynı odada kalacaksınız dedim. Herkesin kendine ait bir yatağı var, hızlıca yerleşmeye bakın!"

Sinirle oflamış ve aşağı inerek çantamı alıp gelmiştim. Odaya girmiş ve duvar kenarındaki yatağa çantamı atmış ve fermuarını açmıştım.

Arkamdan kapanan kapı ile üvey abim olduğunu düşünerek bakmamıştım. Belime dolanan eller ile gözlerim sonuna kadar açılmıştı.

"Bu tatil ikimiz için de bir fırsat üvey kardeşim, ne dersin?..."

"Ne saçmalıyorsun?"

Elleri şortumdan içeri girmiş ve iç çamaşırımın üstünden klitorisime dokunmuştu. Dudağımı dişlemiş ve kolunu sıkıca tutmuştum.

"Birşey saçmalamıyorum güzelim. Sadece, bundan oldukça zevk aldığını biliyorum!"

Belimden tutup, yüzümü kendine çevirmiş ve dudaklarıma yaklaşıp sıcak nefesini üflemişti. Zaten onu arzularken, bir de bu yaptıkları...

"Sence de üvey abini arzulamak doğru bir şey mi?"

Aniden kucakladığı bedenim ile düşmemek adına kollarımı boynuna sarmıştım. Dudaklarını ısırarak bana bakıyor ve suratında ki gıcık sırıtış ile göğüslerimi süzüyordu.

Hiçbir şeyin doğruluğunu sorgulamak istememiş, direkt olarak ellerimi yanaklarına koyarak dudaklarımızı birleştirmiştim.

Üst dudağımı kavramış, sert bir şekilde emerken, bende alt dudağını emmeye başlamıştım.

Elleri kalçalarımı sıkarak şortumun üzerinden deliğimi okşamış, ağzımdan orta sesli bir inleme çıkmasını sağlamıştı.

"Şşş, annemlerin bizi duymasını istemeyiz değil mi? Ne de olsa üvey kardeşler sevişmezler?"

Bu dediğine sırıtmış ve kucağından inmek istediğimi belli edercesine bacaklarımı sallamıştım. Bunu anlayıp, bedenimi yere bırakmıştı.

O, ayakta beni izlerken, ben kapıya ilerlemiş ve kilidi iki kere çevirmiştim. Neden kilitlediğimizi sorduklarında verecek bir cevabımız yoktu ama şimdilik bu ikimizin de umrunda değil gibiydi.

Yeniden üvey abime doğru adımlamış ve göğsünden iterek cam kenarındaki, bana ait olan yatağa yatmasını sağlamıştım.

Üzerindeki oversize tişört, yatmasıyla birlikte göğüslerine yapışmış ve uçlarını belli etmişti. Şortumu yerle buluşturarak, iç çamaşırımla birlikte üzerindeki yerimi almıştım.

Parmak uçlarımı göğüs uçlarına sürtmüş ve dilini dudağımda gezdirerek, kalçamı bir kaç kez indirip kaldırmıştım.

Bu hareketim ile ellerini bacaklarıma atmış ve okşamıştı. Büyük ellerinin duruşu ve kolundaki dövmeler bile beni tahrik etmeye yeter ve artardı bile.

"Ah, kookie~ Seni sürmemin üvey kardeşliğimize bir zararı olur mu?"

İşaret parmağını çıplak bacağıma sürmüş ve ardından kalçama sert bir tokat atmıştı.

"Bence zararından çok yararı olur güzelim, ne dersin?"

"O halde, seni sürmekten zevk duyacağım Jeon..."

Eşofmanının iplerini çözüp, baksırını da beraberinde indirmiştim. Karnına çarpan penisi ile yutkunmuş ve gözlerime bakmıştı.

Bunu ikimizde sadece zevk için yapmadığımızı biliyorduk. Başından beri birbirimize karşı birşeyler hissettiğimizi anlayabiliyorduk.

"Y/n-"

Ne demek istediğini bildiğim için konuşmasına izin vermeden penisinin başını ağzıma almış ve ortama derin bir inleme sunmasını sağlamıştım.

Derin nefesler alıyor, elini nereye koyamaz bir şekilde havada tutuyordu. Bana kıyamaz bir şekilde benimle sevişmesi hoşuma gidiyordu.

Sıcak ve kızarmış ucu iyice emdikten sonra Jungkook'a bakmak adına başımı kaldırmıştım. Yutkunmuş ve belini hafif kaldırarak tişörtünü çıkarıp, odanın en köşesine atmıştı.

Eşit şartlar sağlamak adına ayağa kalkmış ve üzerimdeki herşeyi yerle buluşturmuştum.

Gözleri bedenimi -sanki daha önce binlerce kez yapmamış gibi- baştan aşağı dikkatlice süzmüştü.

Yeniden üstündeki yerimi almış ve sağ elimle penisini tutarak deliğime konumlamıştım. Hala tam olarak hazır hissetmesem de bunu hızlıca yapmak istiyordum.

Üzerine hafifçe oturmam ile acıyı hissetmiş ve başımı geriye atmıştım.

Jungkook sakinleştirmek adına bacaklarımı okşarken, tırnaklarımı dövmeli koluna batırmış ve onun da inleyerek, başını geriye atmasını sağlamıştım.

Ritmi hızlandırarak oturup kalkmaya başlamış ve ikimizin de zevkten delirmesini sağlamıştım.

Tırnaklarım hala kolunu tırmalarken, kasıkları ile çarpan vajinam ıslak sesler çıkmasına sebep oluyordu.

Ona baktığımda dudağını ısırarak gülümsemiş ve göğüslerimi süzmeye devam etmişti.

Kalçama tokat attıktan sonra daha da hızlanmam adına emir vermişti. Baş parmağı alt tarafıma doğru ilerlemiş ve ben zıplarken klitorisimi ovmaya başlamıştı.

Bacaklarım titremeye başladığında, tırnaklarımı olabilecek en sert şekilde koluna geçirmiştim. Seslice inlemiş ve sağ göğsüme sert bir şaplak atmıştı.

Kendimi sıkıp, sularımı fışkırtırken yavaşlamış ve ellerimi kaslı göğüslerine atarak, başımı geriye doğru bırakmıştım.

Jungkook da seslice inlemiş ve gittikçe daralan deliğim ile kendini içime bırakmıştı.

"Siktir, Y/n..."

Kendime geldiğimde, Jungkook'un baktığı yere dönerek ufak çaplı bir şok geçirmiştim. Kolu kanla kaplıydı...

Aniden beni altına alması ile çığlık atmış ve ellerimi göğsüne koymuştum.

"Kook?"

"Bu kesiklerin bedelini ödeyeceksin güzelim..."

○○○