𝐘ı𝐥𝐚𝐧𝐥𝐚𝐫ı𝐧 𝐀𝐜ı 𝐃𝐢𝐥𝐢

14.Bölüm

Yeni bölüm geldii.
Hadi hemen okuyun 💜🐍

••••••••••••••

Odamın kapısı çalınca oturduğum sandalyeden kalktım ve kapıyı açtım. Kapıyı açtığımda karşımda Alin ve Pamir'i gördüm. Kenara çekilip geçmeleri için yolu açtım.

Odaya girdiklerinde Alin yatağın üstüne Pamir de az önce kalktığım sandalyeye oturdu. Ben de yatağa oturdum.

Alin" Alesta iyi misin? Dünden beri odandan çıkmadın. Bugün kahvaltıya da gelmedin." dedi.

"İyiyim Alin merak etme. Canım yemek yemek istemedi onun için gelmedim." dedim.

Pamir konuya dalarak "İncecik bir şeysin hala canım yemek yemek istemedi diyorsun. Hadi kalk yemekhaneye gidip bir şeyler yiyelim. Bak daha fazla zayıflarsan birilerinin dikkati kayabilir demedi deme." diyerek imalı bir şekilde güldü.

"Birileri?"

"Birileri işte."

"Pamir kimden bahsediyorsun?"

"Hadi ama illa söyleteceksin değil mi?" biraz bekledikten sonra "Barlas'ın işte"

"Barlas'ın dikkati neden benim üstümde olsun ya."

"Alestacım ciddi olamazsın değil mi? Çocuğun gözleri sürekli senin üstünde. Derslerde, yemek aralarında, tenefüste bile." dedi ve güldü.

"Yanlış görmüşsündür sen." dedim ve ayağa kalktım. "Hadi siz gidin ben gelirim derslerim bitince." dedim.

Alin de ayağa kalkıp kolumu tuttu. "Alesta yarın okulun balosu var. Düellodan sonra balo yapılıyor ve bu baloda düelloya kazanan kişi açıklanıyor. Bence sen birinci oldun. Bu yüzden bu balo senin için çok önemli. Çünkü her sene bu düelloyu kazananlar kalenin en üstündeki tekli odalara taşınabiliyorlar. Ve odalar gerçekten çok güzel ve kocaman. Yani güzelce hazırlanman gerekiyor."

Pamir "Barlas'ın odası da onlardan biri haberin olsun." dedi pis pis sırıttı.

"Pamir elimde kalırsın bak." dediğimde ellerini iki yanında kaldırıldı ve "Valla daha ağzımı açmayacağım." dedi.

Alin "Neyse hadi kalk bugün sana kıyafet bakmaya gidelim." dedi.

Şaşkın bir şekilde yüzüne baktım. "Nereye gideceğiz?" dedim.

Sanki çok saçma bir şey söylemişim gibi yüzüme baktı ve "Alışveriş merkezine tabii ki." dedi.

"Ama ya bizi bulurlarsa hani dışarı çıkmak tehlikeliydi?" diye sordum.

"Sadece bir kaç saatliğine ayrıca herkese çıkması için izin var. Zaten Pamir seni bulmamaları için büyü yapacak." dedi. Pamir'in büyücü olduğunu iki hafta önce öğrenmiştim. Ve hâlâ tuhaf geliyor.

Anladığımı belirtmek istercesine kafamı salladım. Alin Pamir'i sandalyeden kaldırıp "Hadi biz çıkalım sen giyin." dedi. Onlar dışarı çıktıktan sonra dolaptan aldığım kıyafetleri üzerime geçirdim. Telefonumu cebime atıp çantamı elime aldım ve odadan çıktım. Odayı kilitleyip köşede beni bekleyen Alin ve Pamir'in yanına geldim.

"Gidebiliriz." dedim. Birlikte okuldan çıktık. Bahçede bir sürü öğrenci vardı. "Herkes mi gidiyor?" diye sordum.

"Tabii. Dediğim gibi yarın önemli bir gün. Ve çok eğlenceli oluyor. Daha önce hiç baloya gittin mi?" diye sordu.

Başımı olumsuz anlamda salladım. "O zaman bunun ilk ve en güzel balo deneyimin olmasını sağlayalım." dedi ve gülümsedi.

Okulun kapısına geldiğimizde Pamir önümüze geçti ve "Büyüyü okuldan çıkmadan yapmam gerekiyor." dedi.