Jungkook'un saçları hala babasının parmakları arasındayken sertçe inledi ve elini babasının parmakları üzerine koydu.Suçu neydi onu bile bilmiyordu.
"Ben bir şey yapmadım!"demişti gözlerinden yaşlar süzülürken.O esnada annesi ve Soobin de içeri gelmişlerdi.
"Kes sesini kes!!Ne yaptın da Kim Taehyung'un seninle evlenmek istemesine sebep oldun"
Babasının ağzından çıkan sözlerden sonra Jungkook şokla yere bakmış ve bir süre bu düşünceye inanmak istememişti.Kim Taehyung'un ondan hoşlandığı falan yoktu.Eğer böyle bir şey olsaydı bunu kendisi fark ederdi.
"Öyle bir şey yok-"diyemeden babası ayağa kalkmış ve karnına tekmelerini geçirmeye başlamıştı.Jungkook kendini büzülü hale getirip tekmelerin etkisini azaltmaya çalışıyordu ama nafileydi,babası hiçbir şekilde durmuyordu.
"Madem öyle bir şey yoktu,babası niye gelip bana bu durumdan bahsetti."demişti tekmelerini durdururken.
Jungkook şaşkınlıkla kalakalırken gözlerini kapattı ve defalarca kez ölmeyi diledi.O bir şey yapmamıştı.
"Soobin varken senin gibi bir omega bozuntusuyla evlenmek istiyormuş.Sen kimsin ki?"demişti sopayla beline tekrardan vururken.Jungkook artık bağıracak gücü kendinde bulamazken ellerini karın boşluğuna sardı ve gözlerini kapatıp ağlamaya devam etti.Zaten ne söylerse söylesin onun düşüncelerini değiştiremeyecekti.Babası tekrardan sopayla vuracakken annesi önüne geçti ve babasını engelledi.
"Dur artık,öldüreceksin."
Annesi babasını geriye çekmiş ve sakinleştirmeye çalışmıştı.Bu yediği ilk dayak değildi ama yine de alışamıyordu işte acıya.
"Bundan sonra bu evden dışarıya adım atmayacaksın!!"demiş ve ceketini alıp evden çıkmıştı.
Jungkook karnındaki ağrıyla kendinden geçerken zorlukla yerden doğruldu.Bir an önce odasına gitmek ve içi dışına çıkana kadar ağlamak istiyordu.
"Jungkook,yardım edeyim sana."demişti annesi.Bu tavrına şaşırsada hayır diyemedi.Tek başına ayakta duramayacak kadar kötüydü.
Annesi kolunun altına girmiş ve belinden destekleyerek yavaşça merdivenlerden indirmişti.Annesi bu zamana kadar ona hiç destek olmamıştı,şimdi böyle davranması onu şaşırtmıştı.Sonunda kapının önüne geldikleri zaman annesi kapıyı yavaşça açtı ve içeri girip Jungkook'u yatağa yatırdı.
"B-biraz konuşabilir miyiz?"demişti çekinerek.Annesiyle daha önce hiç sohbet etmemişti,bu ilk olacaktı.
Bayan Jeon Jungkook'u yatırdıktan sonra yatağa oturdu ve onun kızaran suratına baktı.Jungkook'un kafası eğikti.
"Sen başlamadan ben başlayayım en iyisi."demişti sakin bir sesle.
"Sen işe gittikten sonra Taehyung ve babası bize geldiler.Biz en başta ev için konuşmaya geldiklerini düşündük ama babası senden bahsetti."
Jungkook pür dikkat annesini dinliyordu.Taehyungta garip hiçbir davranış sezmemişti.
"Taehyung'un senden hoşlandığını ve evlenmek istediğini anlattı.Baban net bir şey söylemedi ve bazı durumlardan bahsetti.Omega oluşundan falan."demişti annesi.
"Ben bilmiyordum.Yeni öğrendim."dedi ağlayarak.
Bayan Jeon iç çekti ve karşısında ağlayan çocuğuna baktı.Onun çok masum olduğunu biliyordu ama eşine bu durumu anlatmak epey zordu.O hep Soobin'i ön planda tutmuştu ve böylesi bir talih kuşunun Jungkook'un başına konması onu epey sinirlendirmişti.Ne de olsa köyün yöneticileriydiler,varlıklı ve kuvvetliydiler.Babası Jungkook yerine Soobin'i vermek istemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOVE BUG -TAEKOOK
Fanfic"Bay Kim,affınıza sığınarak söylemek isterim ki Jungkook bu evliliği istemiyor.Eğer arzu ederseniz oğlum-" "Size dün de söyledim.Benim istediğim kişi Jungkook."demişti Taehyung ayağa kalkarken. "Ama efendim o bir omega."demişti babası kafasını eğip...