LOVE BUG -TAEKOOK

FİNAL

Jia,iki gündür Taehyung ve Jungkook'un evinde kalıyordu.Taehyung,Jia'yı eve getirdiği gün hekimi getirmiş ve kontrollerini yaptırmıştı.Hekim,Jia'nın durumunun beklediği kadar kötü olmadığını söylesede bir besin tablosu çıkarmış ve birkaç bitki çayı önermişti.Ayrıca vücudunda ki bu kırılmanın ise birkaç gün süreceğini söylemişti.Taehyung gereken şeyleri aldıktan sonra eve dönmüş ve kararan havayla birlikte yemek yapmaya koyulmuşlardı.Jungkook ile yemek yapmayı çok seviyordu.

"Seojun nerede Taehyung?"demişti Jungkook endişelenerek.Seojun haraketli bir çocuktu,tek başına bırakılamıyordu.

"Salonda,çıngırağıyla oynuyor."demişti Taehyung salata malzemelerini yıkarken.Jungkook ise içeri gidip Seojun'u mutfağa bırakmıştı.Hem gözleri önünde olacaktı hem de Jia'yı çıngırak sesiyle rahatsız etmemiş olacaktı.En kısa zamanda Seojun'a uygun bir mama sandalyesi yaptıracağını da aklına kazıdıktan sonra dana etli sebze çorbasını yapmaya koyulmuştu.Jia için sağlıklı şeyler hazırlamak istiyordu.

"Taehyung,sende çorba için sebzeleri doğrar mısın?Salatayı sonra yap."demişti Jungkook sevimlice gülüp doğradığı etleri ve sarımsağı tencereye atarken.Taş ocağının üzerine aldığı tencereyi sabitledikten sonra altını da yakmış ve pişmeye bırakmıştı.Şimdi barbunyalı pilavı hazırlayacaktı.

"Emir verince daha tatlı oluyorsun."demişti Taehyung yanına doğru gelen eşine sevgiyle bakarken.Sanki Jungkook'un güzelliği giderek daha çok artıyordu.

"O zaman sana hep emir vereceğim."demişti tezgah beziyle elini silerken.Sonrasında eşinin yanına ilerlemiş ve kulağına doğru fısıldamıştı.

"Özellikle de yatak odamızda."

"Gece altımda inleyip dururken de ver bakalım,emir verecek halin kalırsa tabiki."demişti Taehyung tezgahla kendi arasına alırken.Jungkook'un bu kadar cürretkar olması çıldırtıyordu onu.Saatlerce eşini kucağında sevmek ve yorgunluktan bayılana kadar bırakmak istemiyordu.

"Bana uyar aşkım."demişti Jungkook kollarını boynuna dolayıp dudaklarını öperken.Taehyung'a yatakta meydan okumayı seviyordu.

-

Jia yemeğini yiyip tekrar yukarı çıkmak istemişti.Ağrıları günden güne daha çok iyileşiyordu ama biraz kendisiyle kalmak istiyordu,psikolojik olarak toparlanmaya ihtiyacı vardı.

Jungkook her ne kadar ısrarcı olsa da Jia'yı ikna edememişti.Biraz aşağıda dursa ve onlarla sohbet etse havasının daha çok değişeceğini düşünüyordu ama Jia istemeyince ısrarcı olmamışlardı.İlerleyen saatlerde Jungkook meyve tabağı hazırlamış ve Jia'ya da götürmüştü.Kapıyı nazikçe tıklattıktan sonra Jia'nın izin vermesiyle açmış ve baş ucundaki komodinine bırakmıştı tabağını.Jia minnetle gülümseyip Jungkook'un desteğiyle doğrulmuştu.

"Bugün iyi hissediyor musun Jia?"demişti Jungkook izin alarak yatağına otururken.Kendisiyle konuşmasını çok istiyordu ama zorlamakta istemiyordu.

"Ben iyi hissetmediğini biliyorum ve bu süreci atlatmanı da çok istiyorum Jia ama eğer konuşmak istersen ben buradayım.Konu ne olursa olsun seni yargılamadan dinlemeye hazırım ben."demişti omzunu hafifçe sıkarak.Eski zamanlarından biliyordu Jungkook,içindeki derdi tuttukça büyürdü insanın.Kafasının büyük bir bölümüne hakimiyet kurar,her işinde her anında fırsat kollar yine belirirdi hayatında.Zehir gibi bir şeydi o sıkıntının içinde boğulup kimseye anlatamamak,seni anlayacak insanların olmaması.

Jungkook,artık içinde tutmuyordu dertlerini.Birkaç önemli şeyi bir süreliğine anlatamamıştı ama bunun da kendince sebepleri vardı elbette.Ama sonunda eşiyle paylaşabilmişti.Taehyung onun hayatındakii en önemli kişilerden biriydi.O evden onun sayesinde çıkmış,hayatı onun sayesinde değişmişti.Kendisini onunla sevmeye başlamış ve desteğini hep arkasında hissetmişti.Eşinin sevgisinden şüphe etmiyordu ve onu bu kadar sevdiği için ona minnettardı.