LOVE BUG -TAEKOOK

Episode 36

"Taehyung,Seojun'u alabilir misin?Bahçedeki sebzeleri toplamam gerek."demişti Jungkook kucağında ki bebeğiyle Taehyung'un çalışma odasına girerken.

Seojun'un doğumundan aylar sonra yeni bir eve geçmişlerdi.Önceki evlerinden biraz daha büyüktü ve extra bir oda daha vardı,Taehyung burayı çalışması odasına dönüştürmüştü.Eşiyle ve çocuğuyla daha fazla vakit geçirmek için iş dosyalarının bir kısmını eve getirir olmuştu.Onlarla vakit geçirmeyi hiçbir şeye değişmezdi.

Şimdiki evlerine geçerlerken tüm eşyalarını da yenilemişlerdi,sadece Seojun'un odasını değiştirmemişlerdi,oğullarının eşyaları yeniydi zaten.Jungkook bu kısa sürede eve iyice alışmıştı,eski düzenini oturtmuştu.Bahçe düzeni onları biraz zorlasa da halletmişlerdi.Arka bahçeye çok güzel bir oturma köşesi yapmışlardı,çimler  yemyeşildi.Jungkook düzenli olarak sulamaya dikkat ediyordu.Ön bahçeye de bitki ve sebze ekmişlerdi.

"Olur güzelim."demişti Taehyung sandalyesinden kalkıp oğlunu kucağına alırken.Seojun gün geçtikçe daha da güzelleşiyordu ve Jungkook'a olan benzerliği daha çok gün yüzüne çıkmıştı.Taehyung bu durumdan hiç şikayetçi değildi elbette.

"Teşekkür ederim aşkım,hızlıca toplayıp geleceğim."demişti parmak uçlarında yükselip dudaklarından öperken.Taehyung'un onu yakalamasına müsaade etmeden kolundaki hasır sepetle koşa koşa aşağı inmişti.Taehyung onun bu şirin hallerine gülmüş ve oğluyla beraber yere oturmuştu.Seojun 13.ayını doldurmuştu ve emeklemenin yanında bir yerlere tutunarak yürümeye de başlamıştı.Taehyung ve Jungkook bu yüzden sık sık onunla pratik yapıyor ve kaslarını güçlendirmeye çalışıyorlardı.

Taehyung tombul bileklerinden tutmuş ve oğlunu ayağa kaldırıp kendisine doğru yürütmeye başlamıştı.Seojun dengesiz ve yavaş adımlarla kendisine doğru gelmiş,babasına kavuştuğu gibi yüzünü minik elleri arasına alıp yanağını yemeye çalışmıştı.Garip sesler çıkartarak babasının yanağını ıslatırken Taehyung huylanıp oğlunu geri çekmiş ve boynundan uzun uzun öpüp tekrar ayakta tutmuştu onu.Son birkaç aydır her şeyi ağzıyla keşfediyordu,buna babalarının yüzler de dahil.

"Ayakta dur bakalım oğlum."demişti ayaklarının yere iyice temas etmesini sağlarken.

"Aferin,şimdi gel babaya doğru."demiş ve bileklerini bırakıp kollarını açmıştı.Seojun gülüp çığlık atmış ve 3 adım attıktan sonra yalpalamıştı ama Taehyung hemen koltukaltlarından tutmuş ve sevinçle bağırmıştı.

"Aferin benim oğluma!"demişti yürümesine ilk kez şahit olurken.İlk adımlarını görmek,sevinçten gözlerini doldururken zorlukla doğruldu ve Seojun'u sırtından tutup ayağa kalktı ama kapı eşiğinden dolu gözlerle ona bakan Jungkook'u görünce kalakaldı.

"Oğlumuz ilk adımını attı."demişti Jungkook dolu gözlerine rağmen koşup oğluna sarılırken. "İnanamıyorum,Seojun artık büyüdü mü?"demişti hayretle Taehyung'a bakarken.

Taehyung onun bu şaşkın ve garip hallerine aşıktı.Söz konusu Seojun olduğu zaman Jungkook aşırı hassas ve garip oluyordu.Bu halleri Taehyung'u deli gibi keyiflendiriyordu.

"İnanamıyorum,oğlum artık yürüyor."demişti poposuna sevimlice vururken.

Taehyung yüzünü yemeye başlayan oğluyla gülmüş ve sandalyesine oturmuştu.Oturur oturmaz Seojun ağzını daha fazla açmış ve yüksek sesle mırıldanmaya başlamıştı.İkili bu duruma kahkahalarla gülerken Taehyung diğer dizine vurmuş ve Jungkook'u çağırmıştı.

Jungkook hemen eşinin yanına gidip dizine oturmuş ve bir kolunu boynuna dolarken diğerini de Seojun'a uzatmıştı ama oğlu babasını yemekten görememişti.