İKİ

939 79 87
                                    

Canım okuyucum oy verip bölümü okumaya başlar mısınız? Sizleri seviyorem.

Uyarı: Bu bölümde +18 olaylar ve küfürler vardır.

Not: Vanessa ve Veronica'nın soyismi BLACK. Regulus Black'in kızları.

"Ne zaman susman gerektiğini öğretmeye geldim."

"Burada ne işin var dedim Draco? Düzgün cevap ver." Sesim titrek çıkmıştı. Akşamın bir saati odamda yatağımın üzerinde ne işi vardı bunun? Ayağa kalkarak bana yaklaştı.

"Birbirimize ilk isimle seslenecek kadar yakın değiliz." Dedi dibimde durarak. Bu yakınlığımız beni rahatsız ederek yanından geçtim ve bu sefer yatağa ben oturdum.

"Odamdan defol MALFOY!" Soyismini bastırarak söylemiştim. Ondan ayrılmam hoşuna gitmemiş gibi bana yaklaştı ve tepemde dikildi. Parmaklarıyla çenemi kavrayıp ona bakmamı sağladı.

"İstediğim yerde istediğim gibi bulunurum, Rogers." Bu sefer o ismimi bastırmıştı. Çenemdeki parmakları çenemi alev alev yakıyordu. Bu kadar etkilenmem normal miydi? Diğerlerine göre fazla libidosu yüksek bir insandım ama her önüme gelenle yatacak kadar da değildim. 

Draco çenemdeki elini yavaşça boynuma indirip boynumu kavradı ve bana doğru eğildi. Dudaklarımızın arasında 1 nefes mesafesi varla yok arasındaydı. Şu an onu öpmeyi deli gibi istiyor ama kendime hakim olmaya çalışıyordum. Lakin ben zihnime engel olamıyordum.

Onu öpmek için öne gittiğimde kendini çekiyor yerime döndüğümde tekrar dudaklarını yaklaştırıyordu. Benimle oynuyordu. Bu hoşuna gittiği belliydi.

"Benimle oynama!" Dedim zorlukla. Nefes alma ihtiyacım vardı ve onun dudaklarında soluklanmak istiyordum.

Draco bir eli boynumda biri eli belimde beni yatağa doğru ittirmişti. Sırtım yatağa değdiğinde anlamsız bir inleme dökülmüştü dudaklarımdan.

"Oyun istiyordun hani Rogers?" Dedi tepeden bana bakarak.

Beni kıvama getirmiş ama yanıma yaklaşmıyordu bile.

"Böyle oyun mu ol..." diyemeden bir bacağını bacaklarım arasına koymuş ellerini başımın kenarına yerleştirerek üzerime eğilmişti.

"Ne diyordun?" Diye sordu. Cevap veremedim donmuş gibi yüzüne bakıyordum o ise sadece gülümsüyordu.

Draco yüzündeki şerefsiz gülüşü ile kapıya doğru gitti.

"Ne yapıyorsun sen?" Diye bağırdım arkasından. Beni bu kıvama getirip gitme hakkını nereden buluyordu?

"Sana çeneni kapatmanı söylemiştim Rogers." Dedi.

"Siktir git Malfoy! DEFOL."

Sinirlerim tepeme çıkmıştı. Ondan nefret ediyordum. Bana son kez bakıp kapıdan dışarı çıktı. Uyuşmuş bedenimi yatağa bırakırken bacak aramda derin bir sızlama vardı. Kahretsin her şeyi mahvedip gitmişti.

Sinirle yataktan doğruldum. Bu çocuktan kesinlikle nefret ediyordum.

Ellerimi saçlarım arasından geçirip sinirle ayağa kalktım. Şerefsiz. Pislik. Göt.

Tamam sakin ol Elizabeth. Keşke annem güçlerimi kontrol edeceğimi inanıp güçlerimi sınırlandıracak büyü yapmasaydı ben onun kafasını patlatmaz mıydım? Sarı pipi seni. Hadım etmeliksin Malfoy.

İç sesimi zar zor susturup kenarda duran ışığı kapattım. Olan yorgunluğum sinirimden dolayı geçmişti ama uyumak olanları unutmak istiyordum. Yatağıma uzanıp kafamı rahatlatmaya çalışarak uykunun beni çekmesine izin verdim.

OBLİVİATE | Draco Malfoy Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin